Güncelleme Tarihi:
Bir genç kız kuşağı düşünün: Çocukluğunu elinde Barbie gibi kusursuz vücut hatlarına, saçlara, kıyafetlere sahip oyuncak bebeklerle geçiriyor. Biraz büyüdüğünde televizyonda karşısına mahmur güzel ‘Aurora’, tek pabuçlu ‘Sindrella’, ‘Denizkızı Ariel’ gibi masal kahramanı güzelliğinde, pürüzsüz cildiyle hep gülen, sonunda mutlaka sevdiği adama kavuşan prensesler çıkıyor. Bu kadarıyla da bitmiyor. Yaş aldıkça önüne ‘fantezi’ objesi olarak görülen Pirelli takvimi kızları, ‘Sports Illustrated’ kapaklarını süsleyen bikini güzelleri geliyor.
Neyse ki devir hafiften değişti, kalıplar dönüştü, gücünü kusursuz kadın imajından alan tüm figürler yerini daha idealist, daha feminist, bol bol ‘farklılığını saklama, kutla/ bedenine çok takılma, rahatça yaşa’ mesajı yayanlara bıraktı: Yakın dönemde yeni sürüm, kıvrımlı, etnik kökenli Barbie’ler geldi; Pirelli takvimini bir anda kilolarıyla ve yaşıyla barışık kadınlar süsledi. ‘Sports Illustrated’ kapağına Ashley Graham gibi ‘kilolarıyla barışık’ bir model geçti; 90’ların sonlarına doğru ‘Mulan’ gibi Çinli bir savaşçı figürle etnik gruplara göz kırarak ve ‘Tangled’, ‘Brave’, ‘Frozen’ ile daha güçlü/daha feminist bir söyleme girerek imaj esneten Disney bu kez tam topa girdi, ‘etnik’ olmayı, erkek olmadan tek başına durmayı kutlarcasına, tarihinde ilk kez Latin kökenli, hayatında aşka/erkeğe yer olmayan bir prenses yarattı: Elena!
BAŞKA BİR DÜNYA: ÇOK RENKLİ, ÇOK CANLI
Elena’nın ‘asil’ aile üyelerini gösteren tablo stüdyonun duvarını süslüyor.
Değişim, Los Angeles’taki, Hollywood sırtlarındaki ofisten belli. Disney prenseslerinin sıfırdan programlanıp tasarlandığı bir tür laboratuvar burası ve tamamı Elena’ya ayrılmış geniş kat, hiç de öyle Disney pembeliğinde, cici biciliğinde değil; aksine çokkültürlü, çoksesli. Amaç pembe bulutların üzerinde bir hayal dünyası yaratmak değil farklı olmanın, çeşitli etnik kökenlerden gelmenin kutlandığı var olmayan bir ülke yaratmak.
TEK BAŞINA DA GÜÇLÜSÜN!
Elena’yı yaratan yapımcı Craig Berber ve başyazar Silvia Olivas “Kızların kendilerinden bir parça bulacağı bir hikâye olmasına dikkat ettik” diyorlar.
Elena’nın yaşadığı krallık Avanor’u tasarlamak üzere Meksika, Küba, Şili, Peru, Porto Riko, Arjantin, Panama, İspanya, Brezilya gibi Latin kökenli/soslu tüm ülkelerden bir parça renk, obje, kumaş, müzik –hatta lezzet- toplanmış, Elena’nın yazar ve çizer takımına ilham vermesi için boydan boya resimleri etrafta asılı.
Çizer Ritsuko Notani, Elena’yı tasarlarken bol bol Latin kökenli sergi gezdiğini, film izlediğini anlatıyor.
“Her şey hikâyeyle başlıyor” diyor Elena’yı yaratan yapımcı Craig Berber. Evde üç oğlanı, işteyse iki Disney prensesi olan (diğeri ‘Sofia the First’) beş çocuk babası; sesinden belli, belki de Hollywood’un en naif ve heyecanlı adamı: “Kızların kendilerini bir parça bulacağı; annelerin de iç rahatlığıyla çocuklarının izlemelerine izin verebileceği bir hikâye olmasına dikkat ettik.” Hikâyedeki her ana damar, genç Disney izleyicisine gidecek bir mesajla bağlantılı.
Baş yazarı Silvia Olivas ile birlikte çözüyoruz:Elena’nın yaşı ve tecrübesi henüz krallığının başına geçmeye yetmiyor (verdiği mesaj: sabırlı ol, bekle) ama halkını korumaya kararlı (sorumluluk sahibi ol, liderlik özelliğini keşfet).
Sihirli güçleri ve arkadaşları olmasına rağmen (hayal gücünü parlat), birlikte yaşadığı büyükannesi ve büyükbabasından mutlaka yardım alıyor (her daim aileden destek almaya hazır ol) ve yeri geldiğinde önceliği onlara veriyor (aileyi ihmal etme).
Hikâye dışında kalanlara (Aşk, erkek arkadaş, güzel olmak) bakarak en önemli mesajı da çıkarıyor, yeni slogan niyetine asıyoruz: “Hayallerindeki hayata, mutluluğa kavuşmak için prense ihtiyacın yok. Nasıl göründüğün önemli değil. Tek başına her zaman güçlüsün.”
MÜSLÜMAN DISNEY PRENSESİ OLUR MU?
Müzik ve dans, Latin dünyasında olduğu gibi Elena’nın krallığı olan Avalor’da da ön planda. Emmy ödüllü müzik ekibi, her bölüm için sıfırdan sözler yazıyor, şarkılar besteliyor.
‘Shrek’, ‘Kung Fu Panda’ gibi yapımlarda çalışmış Diane Ikemiyashiro, Disney Junior kanalının direktörü; bir başka deyişle televizyona hangi içeriğin çıkacağına karar veren isim. “Bundan sonra ne gelir?” sorusuna karşılık farklı kültürlere sahip çıkmanın, çocuklara erken yaşlarda bu dünyalara dair ipuçları vermenin öneminden bahsediyor; Afro-Amerikan ya da Müslüman, doğru hikâye çıktığı sürece her farklı etnikten prenseslerin yakında Disney dünyasına katılıp renk katabileceğini söylüyor.