Güncelleme Tarihi:
1- 14 yaşınsa hamile bir kız olarak sokakta kalan Oprah, destek gruplarından yardım almak için devlet kurumlarına başvurur fakat şanssızlık yakasını bırakmaz. Bu gruplarda ona yer kalmamıştır ve aradığı desteği bulamaz.
2- Tam umudunu kestiği bir zamanda annesinden ayrı yaşıyan babasına ulaşır ve işlerin rengi değişir. Babasının desteği ile bir dönem huzura kavuşsa da doğum sırasında oluşan rahatsızlıklar yüzünden oğlunu kaybeder.
3- Bir süre bocalayan Oprah 17 yaşına geldiğinde kendine güvenini geri kazanmış ve güçlü biri olmuştur. Aynı yıl Tennesse'de katıldığı bir güzellik yarışmasını kazanır ve ilginin tadını alır.
4- Yaşı 19'a geldiğinde kendini başka bir şekilde ifade etmek istediğine karar verir ve ilk siyahi program sunucusu olarak Nashville'de işe başlar. Televizyonun kendisi için nefes alma şekline geldiğini söyleyen Oprah'ın yükselişi başladı.
5- Ardından Baltimore gibi daha büyük bir şehirde televizyonculuk kariyerine devam eder ve 'People are Talking' programının sunucusu olur. Bu program ile insanların sorunlarına daha fazla eğilmeye başlar.
6- 1984 yılında Chicago'da adı 'Oprah Winfrey Show' olan programına sonunda kavuşur. Kariyeri artık durdurulamaz şekilde yükselmektedir.
7- 1985 yılında ayrıca Steven Spielberg'in yönettiği 'The Color Purple' filmindeki rolüyle Oscar adayı olur. Bu filmden sonra TV programcılığına daha fazla eğilir.
8- 90larda artık Amerika'nın en çok izlenen sabah kuşağı programına sahiptir ve adı bir marka haline gelmiştir. Programında rock yıldızlarından politikacılara herkese yer vardır. Amerikan'ın en çok güvenilen isimlerinden biri haline gelmiştir.
9- Son yıllarda ise yapımcılık ve politika üzerine başarılı atılımlar yapan Oprah'ın adı bir sonraki seçimler için başkan adayları arasında anılmaktadır.