Güncelleme Tarihi:
“Hanımefendi, burası Milli Eğitim’e bağlı bir kuruluş. Burada öyle şey olmaz!” İnsan, telefonun ucundaki gergin hanımın bu cevabını duyunca acaba “Kursunuzda nü modelden çizim yapılıyor mu?” diye soracağıma yanlışlıkla başka bir şey mi sordum diye panikliyor. Neyse ki birkaç arama sonra duruma alışıyorsunuz:
Kursunuzda nü modelden çizim yapılıyor mu?
Yok, genelde gerek olmuyor.
***
Kursunuzda nü modelden çizim yapılıyor mu?
Ee, yöneticimiz şu an burada değil. Gelince o cevap versin.
***
Bölümünüzde nü modelden çizim yapılıyor mu?
Evet ama çok fazla nü durmuyorlar. Biraz kapatıyoruz. Bakanlıktan mı arıyorsunuz?
Her ne kadar yeterli sayıda olmadığı söylense de, Türkiye’deki belli başlı Güzel Sanatlar Fakülteleri’nde nü poz veren model bulunuyor. Hatta ünlü birkaç resim kursunda da... Ancak bu fakültelerin ve kursların yöneticileri bunun ‘yüksek sesle konuşulmasını’ pek istemiyor. Nedenini sorunca; hedef gösterilmekten, çalıştıkları yerin bazı gazetelerde ‘fuhuş yuvası’ olarak anılmasından ve sonunda da nü modelsiz kalmaktan korktuklarını anlatıyorlar yarım ağız.
SOBA YANIYOR MU DİYE KONTROL EDİYORUZ
Aralarında 20 yıla yakın zamandır nü modellik yapanlar var. Yaşlandıklarını sadece aynalara bakınca değil, öğrencilerin eskiz kâğıtlarına bakınca da görebiliyorlarmış. “Yıllar geçtikçe vücut otomatiğe bağlıyor” diyor biri: “Geliyoruz, soyunuyoruz, soba yanıyor mu diye kontrol ediyoruz (özellikle kışın yaşadıkları en büyük problem üşümek), duruyoruz, ders bitince de giyinip çıkıyoruz.” Yatarak verilen pozlarda hafiften kestirdikleri bile oluyormuş. Derken, biri geliyor, diğer modellere kıyasla çok genç, fiziği düzgün... “Ben mesleğime âşığım, sizinle seve seve konuşurum” diyor.
Bir devlet üniversitesinde nü modellik yapan 31 yaşındaki Asra Tin’le mesleğinin ‘felsefesini’ konuştuk. Bir başka kanaldan ulaştığımız Noyan Sama nü modelliği bırakmasına neden olan protestosunu anlattı. Pera Müzesi’ndeki serginin küratörü Doç. Dr. Ahu Antmen’e de Türkiye’de, sanatın gelişme sürecinde nü resmin yerini sorduk.
OKULDAKİ HERKES BEDENİMİ BENDEN DAHA İYİ BİLİYOR
Asra Tin - Nü model
Giderek muhafazakârlaşan bir coğrafyada, Türkiye gibi bir ülkede nü modellik yapmak ve bunun hakkında röportaj vermek diğerleri gibi sizi korkutmuyor. Neden?
- Çevremin üzerime yapıştırmış olduğu bir tedirginlik olsa da alışık olduğum bir hal bu. Bir şeylere meydan okuduğunuzda elbette toplu bilincin bir tepkisi olacaktır. Korkmuyorum çünkü dayatarak savunmuyorum hiçbir şeyi. Her bakış açısına, kültüre, algıya, yaşam tarzına saygı duyuyorum. Kimseye karşı değilim, kimse de benim karşımda duramaz.
Nü modellik yapmaya nasıl karar vermiştiniz?
- İstanbul’a üç-dört sene önce geldim. Ondan önce dokuz ay Antalya’da, dağda bir çadırda tek başıma yaşadım. Daha önce de yine tek başıma bir sene Hindistan’da kaldım. İstanbul’a uyum sağlamakta zorlandığım bir dönemdi. Bu okuldan bir arkadaşım “Neden modellik yapmıyorsun” dedi. Bu okulun önünden geçerken bir sorayım dedim. Tesadüf; o gün kontenjan açılmış...
GÜZELLİĞİNİZE DEĞİL DOĞANIZA BAKIYORLAR
CANLI MODELDEN ÇALIŞMAK SANAT EĞİTİMİNİN TEMELİDİR
Doç. Dr. Ahu Antmen - Sanat tarihçisi, ‘Üryan, Çıplak, Nü - Türk Resminde Bir Modernleşme Öyküsü’ sergisinin küratörü
Resim tarihimizde kayda değer ilk nü çalışmalar hangileri?
- 1922’den itibaren İbrahim Çallı, Namık İsmail, Melek Celal Sofu, Feyhaman Duran, Hikmet Onat gibi ressamların resimleri, yeni bir tür olarak nü resmin türler dağarcığına katıldığını gösteriyor.
Nü resimle Türkiye’nin modernleşmesi arasında nasıl bir bağ var?
- Türkiye’nin modernleşme sürecinde yağlıboya resim gibi Batı’ya özgü yeni bir sanatsal pratiğin gündeme gelmesi söz konusu, nü resimler bu sürecin bir uzantısı. İlk ressamların nü resme yönelişlerinde bu kültürü tüm yönleriyle Türkiye kültür-sanat ortamına taşımak gibi bir amaç var. Fakat Türkiye’de özellikle kadın bedeninin görünürlük biçimleri üzerindeki erkek egemen karar mekanizmaları düşünüldüğünde, elbette nü resim de salt sanatsal değil, ideolojik bir mesele olarak gündeme gelebiliyor.
Pera’daki sergiden...
1940’ların Türkiyesi’nde nü resim çok geniş bir kesim tarafından müstehcen sayılırken, sanat çevrelerinde bunun cinsellikten arındırılmış bir beden olduğu mesajını yaygınlaştırma çabası sezilir. Akademi arşivindeki bu fotoğrafta bir modelin herhangi bir nesneden farksız olduğu vurgulanır, divanda uzanmış iki sanatçının kayıtsızlığı dikkat çeker.
HÂLÂ NORMALLEŞMEYEN DURUM
2015 Türkiye’sinde nü ne kadar normal?
- 1882’de Sanayi-i Nefise Mektebi açıldığında da sorundu, açıkçası bugün de hassas bir konu olmaya devam ediyor. Oysa canlı modelden çalışmak sanat eğitiminin temelidir. Sanatçı için o beden anatomik bir unsurdur. Ama sokaktaki adamın bu algıyı geliştirebilmesi, elbette bir sanat kültürünü içselleştirebilmiş olmasıyla ilişkili. Nü resme bakıp çıplaklık değil; renk, biçim ve ifade görmek bir süreç gerektiriyor. Nü resim hep açık ya da örtük saldırılara maruz kalan bir tür. Osman Hamdi Bey’den günümüze uzanan süreçte hâlâ normalleşmeyen durum; konunun bugün dahi bir sanat meselesi değil, bir ahlak meselesi olarak görülmesinden kaynaklanıyor.
NÜ, AVRUPA’DA SANATIN OLMAZSA OLMAZI, TÜRKİYE’DEYSE LÜKS...
Noyan Sama - Eski nü model
Şu anda neden nü modellik yapamıyorsunuz?
- 2010’da Dokuz Eylül Güzel Sanatlar Fakültesi’nde yaptığım protestodan sonra ‘kamuya açık alanda hayâsızca hareketlerde bulunmak’ suçuyla yargılandım.
Ne eylemi yapmıştınız?
- 200 civarı gözleri kapalı öğrencinin önünde çıplak poz verdim. Nü çalışmalarıyla tanınan fotoğraf sanatçısı Niko Guido da eylemin fotoğraflarını çekti.
Neden böyle bir eylem yapmıştınız?
- Okul ilk önce ödeme yapamayacağını söyleyerek nü modellerin gelmemesini istemişti. 15’inci yüzyıldan beri Avrupa’da sanatın olmazsa olmazı nü modeller Türkiye’de lüks olarak görülüyor! O dönemde kardeşim de Güzel Sanatlar’da okuyordu. Temel eğitiminde nü modelsiz çalışma yapmasın diye herhangi bir ücret almaksızın sadece onun derslerine giriyordum. Okul yetkilileri buna da karşı çıktı. Bunu deşifre etmek istedim. Çünkü sorun bütçe falan değil, ülkeye kanser gibi yayılan gericiler.
Dava ne aşamada?
- 2016 sonuna kadar beklemeye alınmış durumda.
Şimdi ne iş yapıyorsunuz?
LVL-UP isimli bireysel kendini aşma seansları yapıyorum. Bir kitap, belgesel, sosyal network ve e-ticaret sistemi hazırlıyorum.
UTANÇ DEĞİL, GURUR VERİCİ
Çocukluğumdan beri ruhani çalışmalara ilgim olduğu için benim açımdan mükemmel bir meditasyondu nü modellik. Vücudumu formda tuttuğumdan çıplaklık benim için hiç utanç verici olmadı. Aksine öğrencilerin eğitiminde kullanılması gurur verici.