Güncelleme Tarihi:
DUYGU Nebioğlu’nun Yeşilçam’ın usta isimlerinden Metin Akpınar’a açtığı babalık davası geçen günlerde karara bağlandı ve 35 yaşındaki genç kadının ünlü oyuncunun kızı olduğu kesinleşti. 62 yıldır Göksel Akpınar’la evli olan ve hiç çocuğu olmadığı sanılan Metin Akpınar’la ilgili yeni bir gerçek daha ortaya çıktı: Duygu Nebioğlu’nun Sevgi Nebioğlu Katırcı adında bir ikiz kardeşi vardı.
Kardeşi de dava açtı
Anaokulu öğretmeni olan Sevgi Nebioğlu Katırcı, iki çocuk annesi. Yani 81 yaşındaki Metin Akpınar sadece iki kız babası değil, aynı zamanda iki erkek çocuğunun da dedesi. Sevgi Nebioğlu Katırcı’nın da Metin Akpınar’a dava açtığı, ancak henüz sonuçlanmadığı öğrenildi.
Zeki Alasya'nın kızından yardım istedi
Duygu Nebioğlu, Metin Akpınar’a ulaşabilmek için bir dönem Zeki Alasya’nın kızı Zeynep Alasya’dan da yardım istediğini açıkladı: “Zeynep Alasya’dan telefonunu istedim. Babamı aradığımda açılmayan o telefonlarım iki dakika sonra açıldı ama bana kızıldı. Çalışanı ‘Sen neden bizi aramıyorsun da başkalarına aratıyorsun’ dedi.”
Adlarımızı kendimiz seçtik
Duygu Nebioğlu, “Kardeşimle Çocuk Esirgeme’den çıktıktan sonra koşulsuz sevgiyle büyüdük. Adlarımızı da biz kendimiz seçtik” dedi.
Mallarını sattı iddiası
Metin Akpınar hakkında ilginç bir iddia ortaya atıldı. Sanatçının ikiz çocukları olduğunu öğrendikten sonra tüm mal varlığını sattığı, bazılarını da yakınlarının üzerine geçirdiği öne sürüldü.
14 YILDIR BİLİYOR
Duygu Nebioğlu, bugüne dek yaşadığı süreci ve babalık davası açmasının nedenini Kanal D’de yayınlanan “Neler Oluyor Hayatta” programında Hakan Ural ile Nur Tuğba Namlı’ya anlattı.
“Annem Suphiye Orancı beni Çocuk Esirgeme’ye bırakmadı, bir bakıcı kadına bıraktı. Babamla iletişim kuramadığımız için haklarımı aramak istedim. İnanılmaz bir linç kampanyası başladı. Onu suçlamalarını hiçbir şekilde kabul etmiyorum. Sonuçta benim babamdır.”
Uzun uzun konuştuk
“1 yıl oldu dava açalı. Babamı çok ikna etmeye çalıştım. Biz onunla uzun uzun konuşmalar da yaptık. Elinde olmayan nedenlerle bazı şeylerin yaşandığını düşünüyorum. Bizi 14 yıldır biliyor. 14 yıl çok uzun bir süre.
Bizi kabul etmedi. ‘Vasiyetimi yazdım, ben öldükten sonra ne yaparsanız yapın’ dedi. Beni hep böyle ölümle, rahatsızlıklarıyla kontrol altında tutmaya çalıştı. Ben de sonsuz bir sevgiyle yaklaştığım için onu kaybetmek istemedim.
Senelerce onun için sessiz kaldım. Ben babamla basın açıklaması yapmayı, beni de kamuoyuna duyurmasını isterdim. Beni büyüten ailenin mal varlığı hayatımı sürdürmeme yeter. Yapmış olduğum şeyin nedeni para değil.”
Medya maymununa dönüşmek istemiyorum
Kendisine destek verenlere teşekkür eden Duygu Nebioğlu, sosyal medyada şu açıklamayı yaptı: “Medya maymununa dönüşmeyi kesinlikle istemiyorum. İnanılmaz şekilde yorgunum ve üzüldüğüm noktalardan dolayı bir süre geri durmaya devam edeceğim. Ayrıca bana mesaj atan o yürekli insanlara çok teşekkür ediyorum.”
Biyolojik annem sösylemiş
Duygu Nebioğlu, biyolojik annesinin yıllar önce Metin Akpınar’a çocukları olduğundan bahsettiğini, ancak sanatçının bu gerçeği reddettiğini de öne sürdü: “Annem ve babam bildiğim kadarıyla Antalya’da 1987 yılında karşılaşıyorlar. Metin babam tatile çıkarken bir tanışıklık olduğu söyleniyor. Biyolojik annem daha sonra bizim varlığımızdan bahsetmiş ama kendisi reddetmiş bu konuyu. Bilgisi vardı. İnsan nerede ne yaptığını bilir. Annem kendisinin stüdyosuna gitmiş, onunla görüşmeye çalışmış ama asistanı tarafından kovulmuş. Çok korktuğunu söyledi. Neyle korkutuldu, nasıl korkutuldu bunu hiç anlatmadı biyolojik annem. Ancak ben aynı korkuları da kendi içimde yaşadım.”
Babalar Günü’nde görüştük
Metin Akpınar’la çekilmiş bu fotoğrafını geçen yıl sosyal medyada paylaşan Duygu Nebioğlu, o günü şöyle anlattı: “Babalar Günü’nden bir gün önceydi. Kendisi bana vakit ayırdı. Çok güzel bir gün geçirdik, anı olarak kalsın istedim sayfamda.”
METİN AKPINAR İLK KEZ KONUŞTU: ÇOCUKLARIMIN ÇEKTİĞİ ACILARDAN ÇOK ÜZGÜNÜM
Metin Akpınar, sessizliğini gazeteci Candaş Tolga Işık’a yaptığı açıklama ile bozdu. Özetle şunları söyledi: “Bu duyuru son gelişmeler üzerine sevgili halkıma, sevenlere, kızanlara duyurudur. 36 yıl önce Antalya’da bir sanatsal etkinlikte tanıştığım kişiyle sadece bir gecelik beraberliğim oldu. Bu olaydan sonra bir daha ne görüştük ne de haberleştik. 24 yıl sonra, bir gün ikiz kardeşler bana ulaşıp babalarının ben olduğumu söylediler. Elbette çok şaşırdım ve sarsıldım. Kendilerini ilk tanıdığımdan itibaren çocuklarım olarak kabul ettim. Hepimiz açısından en sağlıklı şekilde ilişkimizi sürdürmek için karşılıklı çaba sarf ettik. Bunca yıldan sonra gelen bu haberin ardından onların beklediği ve umduğu baba olmam kolay değildi. 2023 yılına geldiğimizde aramızdaki bağı resmiyete kavuşturmayı tercih ettiler. İtirazım olmadı ve kamuoyunu meşgul eden dava süreci başladı. Hukuki prosedürler tamamlandıktan sonra 13 Ekim 2023 günü itibariyle Duygu benim nüfusuma geçti, hukuki işlem tamamlanınca kardeşi de geçecek.
‘Eşimden halkımdan özür diliyorum’
Varlıklarından haberdar olmadığım çocuklarımın çektiği acılardan dolayı çok üzgünüm. Ayrıca eşim Göksel Akpınar’ı üzdüğüm için özür diliyorum. En önemlisi anlamsız bir şekilde üzdüğüm halkımdan özür diliyorum. Ne yazık ki hayat geriye doğru yaşanmıyor.”