Güncelleme Tarihi:
1999’da Wachowski kardeşlerin müthiş hayal gücü ile hayata geçirdiği film Matrix insanların sadece düşünce olarak bulunduğu bir dijital dünyayı anlatıyordu. Aradan 15 yıl geçtikten sonra belki aynı ölçekte bir hayat yaratmasa da internet, mobil cihazlar, sosyal ağlar, elektronik işlemler, dijital kimlikler derken etrafımızda yeni bir dijital dünya oluştu. Bilimkurgunun belli noktalarda bilimle kesiştiği noktadayız.
Standart fizik ve mesafe kurallarının geçerli olmadığı bu dijital dünya yavaş yavaş kendi kültürünü de oluştururken şu anda en popüler eğlencesi ise League of Legends yada kısa adıyla LOL. Multi player Online Battle Arena (kısaca MOBA veya Türkçe tercümesiyle çevrimiçi çok oyunculu savaş arenası) oyun türünün en popüler örneği LOL. Aslında sadece türünün değil oyun dünyasının lideri. Adı üstünde: Bir arenada 5 oyuncu diğer 5 oyuncu ile savaş yapıyor. Temelde amaç rakibin kalesini düşürmek. Gerçek hayattaki en yakın örneği herhalde paintball. Ama dediğimiz gibi fizik kuralları sınırlamadığı için paintball’dan çok daha fazlası var. Beşer oyuncu her biri farklı yeteneklere ve özelliklere sahip 120 şampiyon arasından seçiyorlar oynayacakları karakterleri. Şampiyon denilenler de küçük sevimli tavşanlardan, tanımlamanın zor olduğu tuhaf canavarlara kadar değişen bir yelpazeye sahip. Hayal gücü bu değişik türleri aynı arenada buluşturabiliyor. Birbirleriyle yarıştırıyor. Karateciler, boksörler, komandolar, kılıç ustaları, sokak dövüşçüleri, askerler hatta değişik savaş veya dövüş makinaları arasından beşer tane seçip meydana çıkmaya benziyor. Değişik dövüş disiplinlerine sahip 120 şampiyon arasında birbirini en iyi tamamlayan, rakibe en ters gelecek takımları yaratmak ve elbette sonra bunu er meydanında uygulamak üzerine kurulu oyun.
Nasıl Thomas Anderson dendiği zaman size bir çağrışım yapmıyor ama Neo dendiğinde hemen aklınıza Keanu Reeves’in Matrix’teki karakteri geliyorsa bugün Henrik Hansen, Gu Seung-Bin, Jian Zi-Hao, Enrique Cedeno Martinez, Goa Di-Ping isimleri de pek çok kişi için bir şey ifade etmiyor. Ama eğer Froggen, Imp, Uzi, Xpeke veya Gogoing derseniz yani bu yıldızların dijital mahlaslarını söylerseniz milyonlarca hayranı olan Justin Bieber klasmanında sevgi seline maruz kalan LOL yıldızlarından bahsediyorsunuz demektir.
Bilinmezlik, yenilik, tahmin edilemezlik, alışkanlık eksikliği insanoğluna her zaman ilk olarak endişe ve korku vermiştir. Nelerin zararlı olabileceğini hesap edip, kötü senaryolar üzerine pozisyon alır insan doğası. Matrix de Artificial Intelligence da, Terminator serisi de, 2001, Blade Runner… hepsi benzer şekillerde yapay zekanın, dijital dünyanın riskleri, insanlığa zararlarını anlatan hikayeler aktardılar sinemada. Ancak onların hepsi birer bilimkurgu hikaye. İçinde yaşadığımız ise gerçek. Belki o projeksiyonların etkisi, belki içgüdüsel bir korunma refleksi ile şu an bile dijital dünyaya karşı bir küçümseme, kötüleme mevcut. Tabirlerde bile geçerli bu. Sanal dünya-gerçek dünya ayrımı en basit örnek. Biri hep hayal dünyasını çağrıştırıyor. Belki daha uygun tanımlama dijital-fiziki dünya olmalı. Çünkü o “sanal” tabiri ile biraz dudak bükülen bu dünyada milyonlarca gerçek insan var. LOL örneğinde ise dev bir eğlence ve geleneksel rekabetleri bile gölgeleyebilecek bir müsabaka ortamı. Froggen veya Imp belki dijital birer süper yıldız ama Henrik Hansen ve Gu Seung-Bin gerçek kişiler. Çok yetenekli, alanlarında daha iyiye gitmek için inanılmaz şekilde çalışan, o alanda başarılı oldukça maddi manevi çok büyük kazanımlar elde eden yıldızlar. Matrix değil belki ama LOL’un seçilmiş kişileri onlar. Ve sadece 5 yılda dijital dünyanın ve LOL’un geldiği noktaya bakınca artık çok çok daha fazla sayıda insanın mavi hapı denediğini görüyoruz.
TÜRKİYE DE YARIŞIN İÇİNDE
Türkiye, Riot Games’in çok önem verdiği bir ülke. Yerel ofisi, yerel sunucuları, yerel yayınları bulunan belli sayıdaki ülke arasında. Oyun tamamen Türkçe hale getirildi. Kendi internet televizyonu var. Oyuncu havuzu da açık ara en geniş oyun durumunda. Yavaş yavaş profesyonel takımlar ve oyuncular da ortaya çıkmaya başladı. Dark Passage bu yıl ilk kez elemelerden çıkıp Dünya Şampiyonası gruplarına katılmayı başardı. Gelecek yıl için şimdiden 4 profesyonel takım kurulmuş durumda. En ünlü Türk oyuncular Anıl Işık ile Asım Cihat Karakaya veya bilinen adlarıyla HolyPhoenix ile fabFabulous Avrupa takımlarından transfer teklifleri alıyor.
BABAMA NASIL ANLATIRIM?
Gao Di-Ping veya bilinen adıyla Gogoing Çin’in Nanchang şehrinde işçi bir ailenin oğlu. Dersleri kötü. Amiyane tabirle biraz serseri. Sürekli okuldan kaçıp internet kafelerde oyun oynuyor. Ailenin şiddet de içeren her tür önlemine karşın bırakmıyor bu tutkusunu. Adeta kafede yatıp kalkıyor. Artık dayanamayan babası “bir baltaya sap olamayacağından” korktuğu için çok sert bir yatılı okula yolluyor Gogoing’i. Ama o yine kaçıyor. Yakalanıyor. Şiddet görüyor ama bırakmıyor. En sonunda babası sert bir tokatın ardından ona bir daha eve gelmemesini bile söylüyor. Gogoing şu anda OMG takımının üst koridor oyuncusu. En keyif aldığı işi yaparak ailesinin hayal bile edemeyeceği bir kazancı var. Ailesi her maçını heyecanla izliyor. Kendi tabiriyle “Bu dünyaya neden geldim sanki? Ailem bile beni istemiyor” derken “Hayat çok güzel” diyerek gülümseyen, onbinlerce hayranına pek çok açıdan ilham veren bir gence dönüşmüş durumda. Eve çamurlu ayakkabıları ve kanayan diziyle gelen ve babasından azar işiten bir Metin Oktay, Lefter, Garrincha, Ardiles’in hikayesinden çok farklı değil öyle değil mi?
ŞAMPİYON SAMSUNG WHITE
Geçtiğimiz hafta League of Legends Dünya Şampiyonası’nın finali Güney Kore’nin Seul kentinde yapıldı. Seul Dünya Kupası Stadı’nda tam 40 bin biletli seyirci takip etti final maçını. Ekranları başında izleyenlerin ise 50 milyonun üzerinde olduğu tahmin ediliyor. Şampiyonada oynadığı 16 maçta sadece 1 kez mağlup olan, çoğu zaman rakiplerine sanki amatör oyuncularla karşılaşıyormuşçasına üstünlük sağlayan Güney Kore takımı Samsung White mutlak favori olarak çıktığı 5 maçlık final serisinin ilk iki maçında da Çin takımı Star Horn Royal Club’ı adeta denize döktü. Yine de oyundan düşmeyen Star Horn en azından 1 maç almayı başardı ama Samsung 4. maçta işi bitirdi ve 3-1’lik sonuçla şampiyonluğa ve 1 milyon dolarlık ödüler uzandı.
LOL ÇILGINLIĞI
70 milyon: Her ay oyunu oynayan tekil oyuncu sayısı.
32 milyon: Her gün oynayan tekil oyuncu sayısı.
10 oyun: Her saniye dünya üzerinde oynanan oyun.
1 milyar 300 milyon saat: Aylık oynanan oyunların toplam süresi.
35 milyon: 2013 dünya şampiyonası finalini izleyen seyirci sayısı.
Tüm bu rakamlar 2013 için geçerli. Her yıl katlanarak büyüyen oyun için yeni rakamları siz tahmin edin.