Güncelleme Tarihi:
İnanılmaz Yalnızdı
Monroe'nun hayatı trajedi içindeydi. Bir zamanlar onu öldürmeye çalışan zihinsel rahatsızlığı olan bir anne tarafından terk edilmiş olan Monroe, 16 yaşındayken evlenmeden ve liseden ayrılmadan önce bir dizi evde büyüdü. İlişkileri sürdürmekte zorlandı ve birkaç kez boşandı. Belki de kendi sorunlu çocukluğundan dolayı, Monroe umutsuzca bir anne olmak istedi. Her şeye rağmen oldukça yalnız bir kadındı.
Â
Okumayı Severdi
Monroe, beyaz perdede sıklıkla salak bir sarışın rolünü oynamakla birlikte, derin entelektüelti. Ünlü yıldızın raflarında yer alan yüzlerce kitap vardı. Ve kitaplar da yalnızca şov için değildi. Ölümü sırasında, Monroe'nun Harper Lee'nin Bülbülü Öldürmek ve Leo Rosten'in Yüzbaşı Newman olmak üzere iki roman okuduğu öğrenildi.
Â
Yıllarca FBI Tarafından İzlendi
Kısmen siyasi görüşleri yüzünden FBI, Monroe'nun faaliyetlerini yıllarca izledi. Sola eğilimli oyun yazarı Arthur Miller'la olan evliliği şüpheli olarak da görüldü. FBI dosyaları yıllarca mühürlendi ve nihayet halka açıldığında ağır şekilde sansürlendi.
Â
Ölümüyle Alakalı Çok Sayıda Kanıt Yok Edildi
Önemli adli kanıtlar Monroe öldükten kısa süre sonra kayboldu. İşleri daha şüpheli hale getirmek için, ölüm gecesinden itibaren birçok önemli tanık çelişkili öyküler anlattı. Monroe'nun son günlerine dair biraz fikir veren diğer şeyler yok edildi.
Â
Mükemmel Bir Aşçıydı
Belki Monroe, bir yıldız yerine eş ve anne olsaydı daha mutlu olurdu. Hayatta daha basit şeylere dair kesinlikle özlemi vardı. Ölümünden sonra, evinde birçok yemek tarifi bulundu ve bir gün bir yemek kitabı yazmayı planladığı düşünülüyordu.
Â
SON 24 SAATTE YAÅžANANLAR