Güncelleme Tarihi:
Henüz 32 yaşındasınız. Son beş yılda Keith Richards’dan Robert De Niro’ya en önemli isimlerle çekim yaptınız... Fazla tecrübeniz yokken bu isimleri nasıl ikna ettiniz?
Ben moda ve dergicilik dünyasında yetişmiş biriyim. Neredeyse 15 yıldır sektörün en ünlü fotoğrafçılarına asistanlık yapıyorum. Aslında fotoğrafçı olmak da istemiyordum. Bu işi hobi olarak götürürüm, gerçek işim de film çekmek olur diye düşünüyordum. Tam ta tersi oldu. 2007’den beri fotoğrafçılığa daha çok eğildim. Chopard ve Istanbul ‘74’le yaptığımız bu sergi de retrospektif havasında, ses getiren 16 işimi sergiliyoruz.
Kariyerinizde dönüm noktası hangisi sizce?
Keith Richards’la 2009’da L’Uomo Vogue için kapak çekimi yaptık. İnsanlara belki de ilk kez ikonik isimleri çekebileceğimi gösterdim. Karşılığında çok iyi tepkiler aldım. Özgüven patlaması yaşadım!
COURTNEY LOVE'I ÇOK ÇEKİCİ BULUYORDUM,
ÇEKİMİMİZ SEKSİYDİ
Yaptığınız en seksi çekim neydi?
Birkaç tane var aslında. Courtney Love’la yaptığım çekim çok seksiydi mesela. Zaten onu ve onun dünyasını çok çekici buluyordum. Çekim yapana kadar onu tanımıyordum ama. O yüzden de kendimi rahat da hissetmiyordum. Çekim boyunca onu çözmeye çalıştım. Erkek olarak bir kadını çözmeye çalışma meselesini de çok seksi buluyorum zaten... Her kadınla olan çekimim bir şekilde seksi... Ama seksapeli bir tarz olarak yakalamayı seviyorum kadını soymaktansa. Bu yüzden Erykah Badu ile olan çekim de Daphne Guinness’le olan da seksi... Tabii kız arkadaşım Lana’yı unutmayalım.
Peki ama hangisi? Bir yıldır birlikte olduğunuz Lana Del Rey’le iki çekim yaptınız. ‘Ultraviolence’ klibini de çektiniz. Klibin de seksapel dozajı yüksek....
Ama demin bahsettiğim ‘seksi çekim’ o değil. Yakın olduğun biriyle uzun zaman çalışmak her zaman daha zor. Bu konuda oldukça sağlam bir tecrübem var, ne de olsa yıllardır annemle çalışıyorum.
Sevgilinizle ilişkinizden bahsedelim...
Yedi ay onun için New York’tan Los Angeles’a taşındım. Açıkçası sadece kışın kalırım, sonrasında New York’a geri dönerim ya da bakarız işte diye düşünüyordum...
Aşkınız düşündüğünüzdenkuvvetli çıktı yani...
Öyle diyebiliriz. Los Angeles’ta sakin, izole bir hayatımız var. Kendi dünyamızdayız. İş için de ideal, zaten tüm oyuncular, müzisyenler Los Angeles’ta. Benim de işim onlarla... İşimizi halledip, yine kendi kabuğumuza çekilebiliyoruz. Kaldığımız ev de çok göz önünde değil, huzur veriyor. Sörf yapıyoruz, motorla geziyoruz.
Ama ikiniz de aşırı yoğunsunuz. Nasıl birbirinize zaman ayırıyorsunuz?
Seçim yapmak zorunda kalıyoruz çoğu zaman. Bazen işlerimizi birlikte zaman geçirebilmek için iptal ediyoruz. Ya da ikimize göre planlıyoruz. Mesela son turnesinde onunla birlikteydim. Bazı şeylerin yürümesini istiyorsanız fedakârlık yapıyorsunuz.
Tanınan bir fotoğrafçısınız, aileniz ünlü, kız arkadaşınız yıldız, paparazziler peşinizde. Hiç bunalmıyor musunuz?
Sosyal hayatımız kalmadı. Çünkü kendimizi korumak zorundayız. Partiye, davete filan katılmıyoruz. İnsanlar zorladığında da sallıyorum, “Seyahatteyim”filan diyorum.
Carezzoni’nin objektifinden Lana Del Rey.