Güncelleme Tarihi:
◊ Yeni albümünüz “Koca Dünya” hayırlı olsun. Dört yıl aradan sonra, sevenlerinize yeniden albüm sürprizi yaptınız. Neler hissediyorsunuz; şimdiye kadar nasıl geri dönüşler aldınız?
- Yine yapmışsın yapacağını gibi tam da duymak istediğim tepkiler alıyorum çok şükür. Her albümün kendine has sound’u ve aranjesi olsun istedim ve dinleyicilerim hep de bir sonraki albümü merakla beklediler. Yaptığım müzik tarzına ve geleneksel ezgilere yeni tatların kıvamını tutturmak zor bir iştir ancak her defasında cesurca yenilikçi olmaya özen gösterdim. Bu da benim gibi özüne ve kültürüne hayran olan yeni dünyanın bize sunduğu nimetlerin değerini bilenlerin müzik çizgisi diye düşünüyorum.
◊ Şimdiye kadar, albümlerinizde birbirinden farklı müzik tarzlarında altyapılar duyduk. Caz, pop, Latin, funk derken, işin içine bu sefer de rap girdi ve Fuat Ergin’le düet yaptınız. Bir rapçi ile düet yapma fikri, nasıl ortaya çıktı?
- “Koca Dünya”, 40 yıl önce rahmetli babamın eşitsizliğe, adaletsizliğe, zalime, zulümlere tepki olarak bestelediği bir uzun hava. 3 yıl önce bu albümün repertuvar çalışmalarına başladığımda bu uzun havayı modernize edip albüme koymaya karar verdim.
Demo’sunu hazırlarken harika bir rif buldum, uzun havada ara nağme yerine bu rifin üzerine çok güzel sözler yazılırsa “rap”in o ara bölümlerini daha da güçlendireceğini düşündüm. Çünkü dünyada adaletsizliğe ve zulümlere söylenilecek o kadar çok söz var ki...
Kafamda uzun hava/rap’i tasarlarken bu rap’i hayranı olduğum rap’in de babası olan Fuat Ergin olursa ancak hakkını verebileceğimizi düşündüm. Düşündüğümün de üzerinde harika bir eser çıktı ortaya ki hem albümün adı oldu hem de klibimizi çektik “Koca Dünya”ya.
BATI MÜZİĞİNİN İÇİNDE DOĞMAM AVANTAJ
◊ Az önce bahsettiğimiz gibi, albümlerinizde çok geniş bir müzikal yelpaze var. Bu zenginliğin kaynağı nedir? Birlikte çalıştığınız müzisyenler mı, yoksa kendi birikiminiz mi?
- Belçika’da Batı müziğinin içinde doğup büyümenin avantajları. Etnik enstrümanlara ve elektronik müziğe yatkınım. Kısaca türlerin hepsini çok seviyorum ve onları, dozunda, ezgilerimize uyarlamaya çalışıyorum. Bu bir ekip işi tabii ki, bunun için aranjörünüz yani aşçınız çok yetenekli olmalı. Aranjörüm Mehmethan Dişbudak yüzlerce albüme ve çok farklı müzik türlerine imza atmış bir isim. Kafa kafaya verip dozunu ayarlıyoruz ama o pişiriyor. Dünya mutfağını bilen iyi bir aşçıyla çalışıyorum, şanslıyım.
HAYATIM BENDEN SONRA FİLM OLABİLİR
◊ Türkiye, sizi 96’daki ilk albümünüzle tanıdı ve çok sevdi. O zamandan günümüze kadar dünyada çok şey değişti. Peki, 2022’nin penceresinden baktığımızda, Kubat’ta şimdiye kadar nasıl değişimler olduğunu görüyorsunuz?
- Gerçekler ve durumlarla yüzleşerek kendimi hep güncellemeyi başardığımı düşünüyorum. Bu yüzden de yenilikçiliğe hep açığım ve müziğime yansıtıyorum. Sadece albüm ve hediyelik de olsa CD’si olsun diye diretenlerdenim. Bir sonrakinde bundan da kurtulacağım.
◊ Son dönemde şarkıcıların hayatlarını konu alan filmler çok konuşuluyor. Siz de hayatınızın anlatıldığı bir film yapılmasını ister miydiniz?
- Benden sonra olabilir. Sanatçı kayda değer bir iş yapmışsa sanat ve duruş adına, neden olmasın? Herkesin bir hikayesi vardır mutlaka.
◊ Yine geçmişe dönelim… Sanat hayatınızın her dönemine bir isim verseniz, şimdi hangi dönemi yaşadığınızı söylersiniz?
- Hamdım, piştim, yandım desem. Sanatımın “Yandım” çağındayım!
NEŞET ERTAŞ’IN YERİ BENDE AYRIDIR
◊ Her ozanın, halk müziği sevenlerin gönlünde ayrı bir yeri vardır. Peki, sizin gönlünüzü en çok hangi ozanların türküleri titretir?
- Bütün ozanlar çok değerlidir ama Mahzuni Şerif ve Neşet Ertaş’ın yeri apayrı bende. Mahzuni, Hakk’ı en güzel anlatan, Neşet ise aşkı yaşatan ozanlardır benim için.
◊ Müzik sektöründe 26 yılı geride bıraktınız. Hiçbir sansasyona adınız karışmadı, kavganız gürültünüz olmadı, paparazziler peşinizden koşmadı. Bunca yıl, sadece işinizle gündeme geldiniz ve gönüllere taht kurdunuz. Bunun sırrı nedir?
- Şüphesiz ki hatalarımız olmuştur insanız çünkü ancak özel hayatımı kameralar önünde yaşamayı tercih etmedim hiçbir zaman.
Birilerinin de örnek olması gerektiğini düşünüp biraz daha dikkat ettim attığım adımlara. Bu evet yorucu ama uzun vadede “iyi ki” dedirten bir durum.
◊ Mesleğinizle ilgili gerçekleştirmeyi beklediğiniz ya da başaramadığınız hayalleriniz var mı?
- Çok gayret gösteriyorum bulunduğum konumu korumak adına. Hayallerimi gerçekleştirdiğimi düşünüyorum ancak daha yapacağım çok müzik ve söylenecek çok sözüm var.
KIYAFETİYLE SINIRLARI ZORLAMAK İSTEYENLERE NE DİYEBİLİRİZ?
◊ Yine son dönemde çok konuşulan bir konu var ki, o da kadın şarkıcıların sahne kostümleri. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz? Sahnenin sınırları var mıdır, yoksa sahnede yapılan ya da giyilen her şey mübah mıdır?
- Sahne şovu diye bir şey var, eğlence müziği yapıyorsa, çılgın bir kişilikse ve kıyafetiyle sınırları zorlamak istiyorsa o isim, buna ne diyebiliriz ki? Beğenirsin veyabeğenmezsin, izlersin veya izlemezsin, bu kadar.