Güncelleme Tarihi:
SEVGİ VE ŞEFKAT ÜZERİNE BİR HİKAYE
Bolu Mengen’deki evinde; inekleri, kedileri ve köpekleriyle birlikte yaşıyor. Geçim kaynağı hayvancılık. İki yıl önce bir gün yine hayvanlarını otlatmak için ormanın kenarına geldi. O gün hayatının değişeceğinden bihaberdi. Yerde yeni doğmuş bir karaca yavrusu gördü. Bir süre annesinin gelmesini bekledi ancak gelen giden olmadı. Yapacak bir şey kalmamıştı, öleceğinden korktuğu yavruyu kucağına alıp eve getirdi.
Bazen tek bir an güveni, şefkati yansıtmaya yeter. O karaca ve 62 yaşındaki Nevzat Bayramoğlu arasındaki bağ da en iyi böyle ifade edilir. Karacanın, Nevzat Bey’i öperken görüldüğü pek çok fotoğrafı var. Çünkü onlar ormanın kıyısında karşılaştıkları o günden beri aileler. Eşi Nuran Hanım’la, “Göbeği bile bizim burada düştü” dedikleri yavruya iki yıl gözleri gibi baktılar. Bahçede ona özel hazırladıkları köşede uyuyor, diğer hayvanlarla oyunlar oynuyordu. Romatoid artrit hastası (eklemlerde iltihap şeklinde meydana gelen bir hastalık) olan Nevzat Bey’in yerinden kalkamadığı zamanlar oluyordu. İş bu ya, karaca yavrusu da sadece onun elinden mama yiyordu. Nuran Hanım eşini sürekli “Ne olur kalk, biraz direnç bul. Bu hayvan ölmemeli, yaşatalım” diye telkin etti her gün. Kasları eriyen, eklemleri tutmayan Nevzat Bey, karacanın ona olan düşkünlüğü sayesinde hayata tutundu.
“Bu benim hayatım, bu benim kaderim” diye düşündü ve karacanın ismini ‘Kader’ koydu...
RÜYA ANİDEN BİTTİ
İsmini kısa sürede öğrendi Kader, artık seslenince dönüp bakıyordu. İlk yıl, biberonla beslendi. Ona sabahları küçük küçük patates doğruyorlardı, çok seviyor diye. Nuran Hanım “Evladını nasıl doyurursun ya bizim durumumuz da aynen öyleydi” diye anlatıyor.
Kader, ilçede kısa sürede ‘ünlü’ oldu. Eti lezzetli olur diye satın almak isteyen vicdansızlar da oldu ancak ziyaretçilerin çoğu fotoğrafını çekmeye geliyordu. Bunlardan biri, Bayramoğlu çiftini Kader’i kapalı alanda baktıkları iddiasıyla ihbar etti. Sonrası hüzün... 15 gün önce Bolu Milli Parklar’dan gelip yavru karacayı aldılar. Önce Mengen’de hayvanların yanında, ayakları bağlı şekilde bir tam gün tuttular, sonra Düzce Efteni Gölü yakınında bir merkeze götürdüler. Nuran Hanım, “Gidip gördüğümüzde zor şartlardaydı” diyor: “Eşimi görünce tanıdı. Geldi onu yaladı, öptü. İkisi resmen karşılıklı ağladılar. İnanın, hayvan bile duygusallaştı. Hatta bakıcı bize ‘İyi ki geldiniz. Hayvan çok stresliydi, siz gelince biraz bir şey yedi’ dedi. Eşimin eliyle yedirdiği yem dışında hiçbir şey yememiş.”
Bayramoğlu çifti şimdi Milli Parklar’a gönderilen dilekçelerinin yanıtını bekliyor. Bu arada Nevzat Bey’in sağlığı üzüntüden dolayı kötüleşmiş. Nuran Hanım, sabahları yine ataklarının başladığını ve yürüyemediğini anlatıyor. Hem eşinin hem de Kader’in sağlığından endişeli. Sevgi ortamından uzak düşen hayvanların intihar ettiğini öğrenince de paniklemişler. Kader’in evine, diğer hayvanlarla, hür yaşadığı günlere dönmek istiyorlar. İstediği zaman ormana giden, canı istediğinde geri gelen; köpeklerle, kedilerle oynayan zamanlarına...
Son sözleri de şu: “Ava gidenlere, ‘Kader sesinize tepki verirse, vurmayın’ dediğimizde, ‘Karşımıza çıkarsa vururuz’ diyorlardı. Bundan endişeliydik. Tek amacımız onu yaşatmaktı. Hiçbir menfaat gözetmiyoruz. Onu evlat gibi büyüttük. Çocuğumuzu geri versinler.”
YAVRUMUZU GERİ VERİN
Kader’in ailesine teslim edilmesi için Change.org’da bir imza kampanyası başlatıldı. Kampanyayı başlatan Kemal Oğuzhan Tetik, Bayramoğlu ailesini küçüklüğünden beri tanıyor: “Kader’in evin bahçesinin dışına çıkması gayet kolaydı çünkü bahçe kapısı yerine kocaman bir açıklık vardı. Buradan çıkıp Nevzat Bey’in peşine takılarak onunla gezebiliyordu. Nevzat Bey’in elinden süt içiyor ve yemek yiyordu. Yüzünü yalıyor ve etrafında koşturarak oyunlar oynuyordu. Bahçede inşa edilen genişçe bir kulübede uyuyordu. Gece ya da gündüz fark etmeksizin dışarı çıkabiliyordu. Zaten, kapalı alanda tutuluyor gerekçesiyle ihbar edildiği gün, çiftlik alanı dışarısında dolaşırken yakalandı. İnsanlardan kaçmadığı için de kolayca tutulup götürüldü. Kasabada ve çevre köylerde yaşayan herkes, onun kapalı alanda tutulmadığını, ailenin büyük bir özveri gösterdiğini biliyor.”
Kampanyaya destek olmak için: change.org/kader
Düzce Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürü Sezgin Akay’ın cevabı şu: “Kader’i Düzce Efteni gölü kenarındaki yaban hayvanı rehabilitasyon merkezimize yerleştirdik. Burada iki adet dişi karacamız var. Kader de erkek. Yani bir aile oluşturduk. Bence bu hayvan için en iyisi en kısa zamanda tekrar yabanıl özelliklerini kazanması ve kendine bir aile kurması.”