J Lo: En güzel 45'lik

Jennifer Lopez, Marc Anthony ile acılı bir boşanma sürecinden sonra, genç sevgilisi Casper Smart’la ilişkisinde de aradığını bulamadı. Artık “Beni etkileyen biriyle tanıştığımda acele etmeyeceğim. Onun doğru insan olduğundan şüphe duymamam gerek. Sonra, birbirimize ‘mutluluk’ ekleyebiliriz” diyor.

Aşk hayatı dışında, J-Lo’nun kariyeri tüm cephelerde yükselişte. Haziran ayında ‘A.K.A.’ albümünü çıkardı ve sonrasında Iggy Azalea ile birlikte çalıştığı ‘Booty’ isimli videosuyla hayli yüksek bir performans gösterdi. Şu an 14’üncü sezonunda olan American Idol yarışmasında jürilik görevini devam ettiriyor. Ekim ayında yayımladığı ‘Gerçek Aşk’ isimli kitabında ise Marc Anthony ile boşanmasından bu yana inişli çıkışlı olan duygularıyla ilgili önemli ipuçları veriyor.

EROTİK GERİLİM FİLMİYLE DÖNÜŞ

Jennifer Lopez, 45 yaşında ve kendini hiç bu kadar sağlıklı hissetmediğini söylüyor.

Yıldız tüm bunların dışında, Rob Cohen’in yönettiği ‘The Boy Next Door’ isimli erotik gerilim filmiyle beyaz perdeye döndü. Claire (Jennifer Lopez), kocasının ihanetiyle başa çıkmaya çalışan bir lise öğretmeni.

Jennifer, bu günlerde çalışmayı hiç bırakmayacak gibi görünüyorsun.
(Gülüyor) Biliyorum, biliyorum. Ama ben bunu seviyorum. Zor zamanlar geçirdim ve bazen en iyi şey, kendinizi işinizin içine atmak, çocuklarınız için iyi bir anne olmak ve olan bitenle ilgili çok da endişe etmemektir.

Yeni kitabın ‘Gerçek Aşk’ta boşanmadan sonra yaşadığın zor günleri açıkça anlatıyorsun...
Bu tam anlamıyla bilinçaltımdakilerin dışarı vurulduğu bir deneyim oldu. Kitap yazmak, sizi her şey hakkında daha çok düşünmeye zorluyor. Kaçamazsınız ya da saklanamazsınız. Bu bana pozitif bir etki olarak döndü, çünkü kendi içimde gücü bulabildiğimi ve hayatımı geri alabildiğimi gördüm. Kendim hakkında çok şey öğrendim ve güçlüydüm. Çocuklarımla seyahate çıktım ve güzel bir deneyim edindim.

GERÇEK AŞK İÇİN ÖNCE KENDİNİ İYİ HİSSETMEK GEREKİR

Çocukların, hayatının büyük bir parçası. Onlara hayat hakkında ne tür şeyler öğretmek istiyorsun ve kendini nasıl bir anne olarak görüyorsun?
Onları, şefkatli, kibar ve cömert insanlar olarak büyütmek istiyorum. Ben çok çalışkan bir aileden geliyorum ve tüm hayatım boyunca kendime inanma isteğinin gücüne sahiptim. Biliyorum ki, çok çalışmak, seni hayatta istediğin yere getirir. Bence, çocuklarım da benim örneğimden çok şey öğrenerek, yardımsever, iyi, sevdiklerine dikkat eden ve amaçları için çok çalışan birer kişi olurlar. İyi bir hayatın anahtarı buna bağlı.

Gerçek aşkı yeniden bulma konusunda ne diyorsun?
Hiçbir şey için acele etmiyorum. Kendimle çok mutluyum. Hayatım için iyi seçimler yapıyorum ve daha güçlü, bilge birine dönüştüğümü hissediyorum. Öğrendim ki, biriyle ilgilenmeden önce, kendimi iyi hissetmek zorundayım. Bu, her şeyin temeli.

BU KADAR FİT OLMASININ SIRRI...

Yeni filmin ‘The Boy Next Door’un çekimleri nasıldı?
Oyunculuğu seviyorum ve bazı korkunç sahneleri olsa da, bu filmi çekmek, 'Parker’ı (bir önceki filmi) çekmekten daha kolaydı. Çünkü o zaman aklım boşanmadaydı ve pek iyi değildim.

Her zaman son derece güzel bir kadın olarak biliniyordun ama insanlar “Daha önce onu hiç bu kadar seksi görmemiştik” diyor.
Oh, wow! (Gülüyor) Söyledikleriniz için teşekkür ederim. 22 gündür vegan (diyet) beslenme programındaydım. İşte sırrım bu! Kendimi hiç bu kadar sağlıklı ve fit hissetmemiştim. Yediklerimi ve alışkanlıklarımı daha ciddiye almaya karar verdim. İyi beslenmenin her açıdan büyük faydası var.

Aşk hayatın nasıl gidiyor? Bize söyleyebileceğin bir şey var mı?
Şu an kimse yok. Bu sonsuza kadar böyle gitmeyecek. Karşıma harika birisi çıkacak!

Röportajın devamı Tempo dergisinin ocak sayısında…