Güncelleme Tarihi:
Blind Beast (1969)
Yasuzo Masumura, Batı'da iyi tanınmayan ve daha fazla övgüyü hakeden Japon Yeni Dalga yönetmenlerinden biridir. Yönettiği 60 film arasında dramadan hicive, komediden korkuya bir çok tür bulunuyor. Fakat filmleri genellikle gro-erotik grotesk temaları, stilleri yansıtıyor ve arthouse estetiğini, melodram ve cinsellik ile karıştırıyor.
Masumura felsefe mezunu ancak zamanında Daiei stüdyosu için çalışmış, İtalya'da Fellini ve Antonioni altında film yapmayı öğrenmiş ve daha sonra Kenji Mizoguchi ve Kon Ichikawa'nın ikinci yönetmenliğini yapmış. Bu nedenle bu eğilimleri de kimse için şaşırtıcı değil.
Blind Beast, klasik korku edebi eserlerini yorumlamayı seven sanatçının oldukça karanlık bir filmi. Takıntılı bir kör heykeltraşın etrafında dönen hikayeye sapkın cinsellik ve Stockholm Sendromu gibi öğeler de girince film iyice rahatsız edici bir hal alıyor. Ancak aynı zamanda şiirsel ve şık olmayı da başarıyor.
Dünyayı Kurtaran Adam AKA Turkish Star Wars (1982)
Tüm dünyanın kült film listelerine girmeyi başarmış Dünyayı Kurtaran Adam’ı görmezden gelemeyiz. Gerçi o listelerde ‘Turkish E.T’ ‘ Turkish Exorcist’ ya da ‘Turkish Jaws’ gibi filmler de yer alıyor ama hiç biri Dünyayı Kurtaran Adam’ın mertebesine ulaşmış değil.
Cüneyt Arkın’ın müthiş galaksinin Battal Gazisi oyunculuğu, elleriyle kayaları kıran arkadaşları, zombiler, soba bacalarından yapılma robotlar ve George Lucas’ın haberi bile olmadan kullanılan Star Wars sahneleriyle bu film kült olmasın da hangi film olsun!
August Underground’s Mordum (2003)
Belgesel korku dalgasından birkaç yıl önce ve ‘Blair Witch Project’ efsanesinin sürpriz bir başarı elde etmesinden birkaç yol sonra yeraltı film yönetmenleri bu tür üzerinde yoğunlaşmaya başladı. Bu yönetmenlerin ellerinde ticari sinemanın karşısında oldukça düşük bütçeleri ama bir o kadar iyi hikayeleri vardı.
Yönetmen Fred Vogel August Underground üçlemesi ile bu Alana tepeleme bir giriş yaptı ve ortaya son derece gerçekçi ve rahatsız edici filmler çıkardı. Bir çiftin cinayetlerini kameraya almasını izlediğimiz film ikna ediciliği ve kirli kolajlarıyla son derece etkileyici bir hal alıyor. Kült mertebesine oturmasının nedeni ise kesinlikle bu gerçeklik.