İki farklı Steve Jobs: Biri zeki ama zalim; diğeri yetenekli ve çalışkan
Güncelleme Tarihi:
Ölümünden 4 yıl sonra, Apple'ın kurucusu Steve Jobs hala dünyanın merak ettiği bir isim. Bu sonbahar vizyona girecek iki büyük film, Jobs'ın hayatının ve kariyerinin bilinmeyenlerini anlatacak.
Oscar ödüllü belgesel yapımcısı Alex Gibney, 'Makinedeki Adam' adını verdiği belgeselde, Steve Jobs'ın halkın gözündeki imajını yerle bir edecek gibi görünüyor. Bu sonbahar vizyona girecek film, teknoloji gurusunu 'zeki ama zalim bir adam' olarak tanımlıyor. Jobs'ın ailesine, arkadaşlarına ve çalışanlarına karşı tuhaf davrandığını anlatan belgeselin sloganı da içeriğini özetliyor: "Cesur. Zeki. Zalim."
Belgeselde anlatılanlara göre Steve Jobs'un hayatta en çok istediği şey, bir Budist rahibi olmaktı ancak empatiden o kadar yoksundu ki, bu isteğini gerçekleştiremedi. İlk çocuğunu 4 yıl boyunca reddetti; hatta kısır olduğunu iddia etti ve babalık testini de geri çevirdi. Gerçek ancak yıllar sonra ortaya çıkabildi.
4 Eylül'de ABD'de vizyona girecek filmde gazetecilerle yapılan röportajlar, Jobs'ın eski arkadaşlarının söyledikleri, arşivlerdeki görüntüler ve bazı eski Apple çalışanlarının yorumları bulunuyor. Şimdiki Apple çalışanları ve Jobs'ın dul eşi Laurene ise bu filmde yer almayı reddetti.
Gibney ise filminde Jobs'a asla iftira atmak niyetinde olmadığını, yalnızca gerçekleri söylediğini vurguluyor.
Jobs, 2011 yılında pankreas kanserinden hayatını kaybettiğinde bir rock yıldızı gibi uğurlanmış, hayranları günlerce Apple'ın önünde beklemişti. Alex Gibney o günleri hatırlatarak, "Bu filmi
"Bir insana ya da bir ürüne karşı çok fazla tutku duyanlar, hiçbir eleştiriyi kabul etmiyor. Apple'ın Çin'deki çalışanlarına acınacak derecede düşük maaşlar verdiğini söyleyemeyecek miyiz? Apple'a hayran olsak bile, bunları tartışamayacak mıyız?"
Gibney, eğer Steve Jobs'a tek bir soru sorma hakkı olsaydı, "Senin hayattaki değerlerin nedir?" diye sormak istediğini söylüyor: "Çünkü sürekli değerlerden bahsederdi, değerler, değerler, Apple'ın değerleri... Ona, senin değerlerin nedir diye sormak isterdim. Lütfen bana kendi değerlerini anlat demek isterdim."
Filmin Türkiye'deki gösterim tarihi ise henüz belli değil.
OSCAR'A OYNUYOR
Steve Jobs'un hayatını anlatan kurgu bir film de ekim ayında vizyona girecek. 'Steve Jobs' adlı yapım, Hollywood'un en önemli isimlerini bir araya getiriyor: Oscar ödüllü bir yönetmen, Oscar ödüllü bir senarist, Oscar ödüllü başrol oyuncusu, Golden Globe ve Emmy adaylığı bulunan yardımcı oyuncular... '127 Saat' ve 'Milyoner' filmiyle milyonları etkileyen ve onlarca ödül kazanan Dany Boyle, filmin yönetmen koltuğunda... Brad Pitt'in oynadığı 'Kazanma Sanatı' ve Mark Zuckerberg'in hayatının anlatıldığı 'Sosyal Ağ' filmlerinin yazarı Aaron Sorkin, senaryoyu yazdı... 'Utanç', '12 Yıllık Esaret' filmlerinin oyuncusu Michael Fassbender, filmde Steve Jobs'u canlandırıyor. Eşi Laurene rolü ise, yine efsane bir isme; Kate Winslet'e emanet. Filmde diğer Apple kurucularından Steve Wozniak’ı ise son günlerde The Interview ile gündemde olan Seth Rogen canlandıracak. Filmin bu sağlam kadrosu, şimdiden Oscar'a oynayacağı yönünde işaret veriyor.
Daha önce de Leonardo Di Caprio ve Christian Bale gibi isimlerin Steve Jobs’u canlandırması gündeme gelmiş, ancak her iki isim de projeden çekilmişti. Ardından rolü ilk kabul den isim Christian Bale oldu ama o da kısa zaman sonra projede yer almaktan vazgeçti. Nihayetinde Steve Jobs'a Michael Fassbender'ın hayat vereceği kesinleşti.
Michael Fassbender, ekim ayında vizyona girecek filmde Steve Jobs olarak karşımıza çıkacak. Evet pek benzemiyorlar. Yapımcılar da bunun farkında. "Bizim amacımız Steve Jobs'a fotografik olarak benzeyen bir oyuncu bulmak değil; onun ruhuna eş bir ruhu canlandıracak birini bulmaktı" açıklamasını yaptılar.
Bu filmde Steve Jobs'un halkın önündeki imajı biraz daha perçinlenecek gibi görünüyor. Yardımsever, bilge, basit yaşayan, zeki, hayatı her yönüyle algılayabilen imaj; Steve Jobs'un artık birer slogan haline gelmiş sözleriyle perçinlenecek.
Steve Jobs'un hayatı daha önce Joshua Michael Stern'in imza attığı 2013 tarihli biyografik jOBS filminde beyazperdeye gelmişti. Ashton Kutcher'ın başarılı bir performans ile hayatta verdiği öykü daha ziyade gerçekliğe uygun olup olmaması yönünde tartışma yaratmıştı.