Güncelleme Tarihi:
◊ Ufuk bey, “Benim Babam Bir Kahraman” filminiz vizyona girdi. Filme nasıl dahil oldunuz?
- Ben senaryonun yazım aşamasındayken senaristlerden Şükrü Üçpınar ile diyalog halindeydim. O zaman bahsetmişti. Akıllarında kalmış, “Ufuk ile yapalım bu işi” demişler. Senaryoyu gönderdiler. O şekilde dahil oldum.
- İyiydi, biraz ağladık. Travmaya sahip duygu yüklü sahneler bizi etkiledi. Komedi oynadığında onun eğlencesi kalıyor ama dram işlerinde insan duygusallaşıyor. Ben de gerçek hayatta iki çocuk babası olduğum için daha da etkilendim. Bir de kostümle oynadığım kısımlar zorladı. Mesela tuvalete gideceğim zaman kostümün tamamını çıkarmak zorunda kalıyordum. Sonuç itibarıyla içime sinen bir iş oldu.
◊ Filmde mesleği çöpçülük olan, hasta çocuğunu mutlu etmek için süper kahraman kılığına giren bir babayı canlandırıyorsunuz. Bıyıklı süper kahraman olmak nasıldı?
- Daha önce hiç bu tarz bir rolde yer almadım. Ama çok eğlenceliydi. Baba olmanın da verdiği duyguyla, çocuğu için bir insanın her şeyi yapabileceğini gördüm. Oynadığım rolle biraz kendimi bağdaştırmayı ve o olarak yaşamayı seviyorum.
TESADÜFLERE
İNANMIYORUM
◊ Bir röportajınızda “kolay ağlayamıyorum” demişsiniz. Bu hayatta sizi ne ağlatır?
- Çocuklarıma Allah korusun bir şey olursa; düşüncesi bile ağır geliyor. Bu dünyada insanların ağladıkları şeylerin hep kendi benliklerindeki boşluklardan kaynaklandığına inanıyorum. Filmlerde yarattığın o rolle benliğin yer değiştiriyor. Orada, o karakter olarak ağlıyorsun.
◊ Zeki Demirkubuz’un keşfiyle bu sektöre adım atmışsınız. Bir nevi tesadüf eseri. O ana kadar tesadüflere inanır mıydınız?
- Tesadüfe inanmıyorum.
◊ Peki ya o durum tesadüf değilse neydi?
- Tesadüf olan bir şey yok dünyada. Ben askerden önce evdeyken hiçbir yönetmenin filmini bilmeden DVD’sini alırdım, her gün evde odama kapanır film izlerdim. 21 yaşında askere gittim. Yan bölükteki arkadaşların aldığı filmleri izlemeye başladım. Çarşıya çıktığımızda 2-3 film toplayıp izlerdik. Bir anda 3 bin kişinin DVD sorumlusu oldum. Şunu demek istiyorum tesadüf yok, benim yürüdüğüm yolu benden iyi bilen biri var.
Kiminle karşılaşacağımı biliyor. Zeki abiden sonra Nuri Bilge Ceylan’la, sonra Semih Kaplanoğlu’yla 4 sene garsonluk yapmaya devam ederek yönetmenlerin çevresinde harmanlanacağımı, sonra “Ezel” dizisiyle popülerliğin geleceğini...
Bence hayatta yaşadığımız her şey biz sadece tekrar hatırlayalım diye var.
SENARYOYU OKURKEN AĞLAMAYA BAŞLADIM
◊ Mevzu çocuk olunca her yol mübah diyorsunuz. Kadın kılığına da girer miydiniz çocuk için?
- Çocuğumun eğer hayatını kurtaracaksa, onu başka bir yere taşıyacaksa kadın bile olurum. Kılığına girmeyi bırak...
◊ Canlandırdığınız karaktere de yakın bir babasınız o zaman...
- Evet, her türlü fedakarlığı yaparım çocuklarım için. Allah beni bununla sınamasın ama yaparım.
◊ Oğlunuzu canlandıran Mehmet Emin Güney ile ilk bir araya gelişiniz nasıldı?
- Mehmet Emin ile tanışmaya yönetmenimiz Orçun Benli ile gittim. Orada çocuğu gördüm. Bir cümle söyledi ve benim gözlerden yaşlar şıp şıp düştü.
◊ Ne dedi?
- Bir şey demesine gerek yok, sesini duyduğumda ağlamaya başladım. İlk okuma provasında da çocukla ilgili bir cümle söyleyediğimde yutkunamıyordum. Çocukları çok severim. Ama filmde çok çok üzüldüm. Daha oynama aşamasına geçmeden, senaryoyu okurken ağladım. Okuduğun şeyi hissediyorsun, hissettiğin şey seni başka yerlere götürüyor.
SEAN PENN’LE
OYNAMAK İSTİYORUM
◊ Hedefiniz nedir?
- Bir gün nasip olursa Sean Penn ile oynamak, onun gözlerine bakmak isterim. Sean Penn sevgimiz sorgulanamaz.
◊ Karşı karşıya gelseniz ne yaparsınız?
- Saygı duyduğum için edepli bir şekilde dururum yanında. Benim amacım kamera kayıt dediğinde gözüne bakmak. Şener Şen ve Olgun Şimşek’in de gözlerine bakarak oynamak isterim. Ne hissedeceğimi merak ediyorum.
◊ Başka projeler var mı yakın zamanda?
- “Güven Bana” adlı bir film çektik. Kasımda vizyonda. “Dayı 2” filmini yapacağız ve 2024’e de “Dağ 3”ü hazırlıyoruz.
◊ Çocuklarınız da filmin galasına geldi. Nasıl buldular?
- Çok beğendiler. Bir de galada başka çocuklu aileler de davetliydi. Çocuklar inanılmaz etkilendi. Bu çok hoşumuza gitti. Herkesin ailesiyle gidip izleyebileceği bir film.
AİLEM İÇİN MÜCADELE EDEN BİRİYİM
◊ Siz de çocuklarınızın kahramanı mısınız?
- Bir kızım, bir oğlum var. İletişimimiz her yaş evresinde değişiyor. Eksik kaldığımız yer de vardır belki, diğer insanlara nazaran fazlasını aktarabildiğimiz durumlar da... Ama ben her zaman onlara doğruyu söylemek için mücadele ettim. Hep doğruyu göstermeye çalıştım her baba gibi.
Onlar beni kahraman görüyor mudur bilmem. Ama bence her baba kahramandır. Eğer özel hastalığı, ruhsal bir durumu yoksa elindeki imkanının fazlalığıyla azlığıyla ölçülmez, hepsi birer kahramandır.
◊ Babalık, kahramanlık, sevgi ve güven kavramları filmde hakim. Sizde de bu özelliklerin hepsi hakim mi?
- Söz verip de yapamadığım şeyler olmuştur bugüne kadar. Ama ummadıkları şeyi başarıp onu da götürüp sunduğum olmuştur. Buradaki esas soru ben bir şeyler için uğraşıyor muyum? Ailem için mücadele eden, çalışan bir insanım.
◊ Genç mi baba oldunuz?
- 27 yaşında oldum.
◊ Bu zamana kadar sizi en çok zorlayıp da başardığınız ne oldu?
- İnsan kalabilme mücadelesine devam ediyorum.
MEHMET EMİN GÜNEY:
SIRADAKİ HEDEFİM KOMEDİ, BİR KERE DE YÜZÜMÜZ GÜLSÜN!
◊ Filme nasıl dahil oldun?
- Yaz tatilindeyken haber geldi. “Çocuk” adlı bir dizide rol almıştım orada fark etmişler, beğenmişler.
◊ Ufuk Bayraktar ile bir araya gelişiniz nasıldı?
- Onun hikayesi enteresan. Babam Ufuk Bayraktar’ın oynadığı bir filmi izlerken bize bu işle ilgili telefon geldi. Babam Ufuk abiyi çok sever ve onunla da tanışmak istiyordu. Bir araya geldiğimizde de çok güzel davrandı bana.
◊ Gala nasıldı senin için?
- İlk kez bir film galasındaydım. Neler olacağını bilmiyordum o yüzden çok heyecanlıydım. Herkes fotoğraf çektirmek istedi, o çok güzeldi.
◊ Kendi babanla ilişkin nasıldır?
- Babam komik ve eğlencelidir. Onunla birlikte gezmekten çok keyif alıyorum.
◊ Oyunculukla ilgili neler yapmak istiyorsun?
- Daha çok filmde oynamak istiyorum.
◊ Okul arkadaşların filmle ilgili neler dedi?
- Çok beğendiler, tebrik ettiler beni. Öğretmenlerim de aynı şekilde.
◊ İleride nasıl bir rolü oynamak istersin?
- Şu ana kadar dramda oynadım. O yüzden komedi isterim. Bir kere de yüzümüz gülsün!
◊ Oyunculuk dışında hobilerin var mı?
- Bağlama çalıyorum, babamdan öğrendim. Ayrıca şarkı da söylüyorum.