Dünya ona ağlıyor!

Neler neler görmedi ki ‘Grey’s Anatomy’ fanları? Hastaneye elinde silahla girip doktorları sıradan geçiren öfkeli refakatçiler mi dersiniz, özel uçakla giderken kaza yapıp sağ çıkamayan önemli rollerdeki karakterler mi dersiniz, otobüs kazasında tanınmayacak hale gelerek yaralanan ve daha ilk sezondan ölüp yürekleri dağlayanlar mı dersiniz? Öyle ya da böyle 45 yaşındaki yönetmen, prodüktör ve baş yazar Shonda Rimes’ın en ünlü eseri ‘Grey’s Anatomy’ son 10 yıldır ekranların en gözde dizilerinden biriydi.

Dizinin yaratıcısı Shonda Rimes ve başrol Ellen Pompeo.

Emmy ve Altın Küre’leri götürmüş, başrolünü Ellen Pompeo (Meredith Grey) ve Patrick Dempsey’in (Derek Shepherd) paylaştığı hikâyede onlara büyük başarılar sağlamıştı. Seneler geçtikçe hastanede birileri ölmüş, yeni stajyerler gelmiş, yeni aşklar yaşanmış ve dizinin sürekliliği sağlanmaya çalışılmıştı. Tabii 11 sene boyunca aşk, entrika, dostluk, bağlılık, sadakat, ihanet falan gibi hemen her kavram defaatle sorgulanmış ve neredeyse içöi boşaltılmıştı. Lakin Grey’s Anatomy’de sevdiğimiz bir şey vardı: Dizi, eninde sonunda her mendebur durumun sonunda bir umut yeşerterek ekran başındaki gözü yaşlı ve büyük ölçüde kadınların oluşturduğu izleyicilere ‘hayatta iyi şeyler de oluyor’ mesajları veriyordu.

Patrick Dempsey- Derek Shepherd, kendisini 'Dr McDreamy' diye de tanıyoruz!

‘YAVRU VATAN’ PRIVATE PRACTICE

Derek'in eski karısı Addison rolündeki Kate Walsh.

Seattle’da geçen ‘Grey’s Anatomy’ öyle sevilip öyle yükselmişti ki, yan rollerdekilerin başrole evrildiği bir ‘yavru vatan’ daha oluşmuştu bir süre sonra: Private Practice. 2007 yılında yine aynı ekip tarafından yağmurlu Seattle ortamının tam tersi, Los Angeles’taki günlük güneşlik bir klinik içindeki daha ‘butik’ dertleri konu edinen bu dizide de Grey’s Anatomy’den şutlanan doktorlar başroldeydi. Yani aslında yakışıklı doktorumuz Shepherd’ın, hepimizin bildiği adıyla Dr McDreamy’nin eski karısı olan Addison’ın bir şekilde yoldan çekilmesi gerekiyordu. Addison Los Angeles’a taşındı, Meredith’in yolundan çekildi ve ayrı bir dizide Addison’ın yaşadıklarını da dikizleme fırsatımız oldu.

Elbette 11 sezondan sonra ‘Grey’s Anatomy’ için de TV dünyasının acımasız kuralları geçerli olmuştu: Sıkıldık ve bir yerde diziyi bıraktık. Artık bu doktorların başına gelmeyen kötülük kalmamıştı ve bir şekilde Meredith ve Derek birlikteydi. E tamamdı o zaman, bu kadarını bilmek bize yeterdi.

DİKKAT! BUNDAN SONRASI SPOILER!

Ancak dizinin 24 Nisan’daki son bölümünden sonra sosyal medya yeniden Grey’s Anatomy diye inlemeye başladı. Peki neden? Çünkü tüm kadınların hayallerini süsleyen beyin cerrahı Mc Dreamy kaza geçirdi ve bu sefer kurtulamadı. Dizinin birinci sezon birinci bölümünden başlayarak Meredith ve Derek’in aşkı geri dönüşlerle hatırlandı, yâd edildi. Ve 10 yıldır ‘Grey’s Anatomy’nin başrolü olan güzeller güzeli Derek öldü! Geriye ‘Shonda Rhimes, aklından zorun ne! Bize bunu nasıl yaparsın? Geceleri nasıl rahat uyuyorsun’ diye bağıran, sosyal medyayı seferber eden fanlar kaldı. Aslında fanlık müessesesi, birkaç hafta evvel One Direction’dan ayrılan Zayn’ı daha atlatamamışken, Derek’in ölümüyle çok büyük bir darbe daha aldı. Ama yıkılmadı. Shonda Rhimes’a ithafen şimdiden 26 bin imzaya ulaşan bir imza kampanyası başlatıldı ve ‘Her şey bir rüya olsun Shonda! Derek’i bize geri ver!’ denildi. Şimdi gözler yıllar sonra yeniden aynı dizide. 14 Mayıs 2015’te final bölümü yayınlanacak ve kim kazanacak göreceğiz: Kalbinden yaralı fanlar mı, Derek’i acımasızca elimizden alan zalım Shonda mı?