Güncelleme Tarihi:
Sizin için nasıl bir yıldı 2016? Yeni yıl kararları alındı mı?
- Kariyer anlamında büyük adımlar attığım bir sene oldu. ‘Bodrum Masalı’nın sevilerek izlenmesi, ‘Altın Kelebek’ ödülü, 2016’yı çok özel hatırlamamı sağlayacak. Yeni yılda kariyerimle, eğitimimle ilgili önemli kararlarım var. Adım adım ilerlemek istiyorum. Beklentim basit; gülümsediğimiz bir yıl olsun.
Kısa sürede yıldızınızın bu kadar parlayacağını hayal ediyor muydunuz?
- Kendimi başarılı hayal etmekten utanırım. O yüzden bu soruya “evet” cevabı verirsem yalan olur. Ama bu başarıyı elde etmek için ne gerekiyorsa yaptım, yapmaya da devam edeceğim.
2014’te güzellik yarışmasına katıldınız, ardından modellik ve oyunculuk yaptınız... Sizinki şöhret olma arzusu muydu?
- Hayır. 13 yaşımda “Aileme katkıda bulunmalıyım” diye çalışmaya başlamak istedim...
Anne ve babanızın mesleği neydi?
- Sivaslıyım ama Antalya’da büyüdüm. Annem edebiyat, babam sınıf öğretmeni. Çalışmama karşı çıktılar. “Önce okulunu bitir” dediler. Ama başlarını yiye yiye bir ajansa kaydoldum. 14 yaşımda podyum koreografileri yazıyordum. 15’imde öğretmenimin yönlendirmesiyle belediye konservatuvarına girdim. Üç sene tiyatrolarda rol aldım.
Madem oyunculuğa âşıktınız neden güzellik yarışmasına katıldınız?
- Oyunculuk için basamaktı. “Belki başka bir yerden kapı açarım” diye düşündüm. Yoksa benimki biraz çirkin ördek yavrusu hikâyesi. Okul zamanlarımda hiç popüler değildim, kendi halimdeydim. ‘İnek’ tabir edilen çalışkanlardandım. Boyum çok uzundu. Damaklı tellerim vardı. Konuşamıyordum bile... Kırmızı çerçeveli gözlükler falan... 16 yaşımdan sonra fiziğim şekillenmeye başladı.
ÇALIŞMAK BENİM KAÇIŞ NOKTAMDI
Eski Türkiye güzellerinden biri olarak sizden güzellik tüyoları üzerine bir şeyler bekliyorum ama siz 15 yaşında ‘Güneşi Annem Sanırdım’ isminde ilk şiir kitabınızı yazdınız...
- Kendimi çocukluğumdan beri ruhen olgun hissediyordum. İlk şiirimi dokuz yaşımda yazdım. Annem ve babam çalıştığı için benim kaçış noktam da çalışmaktı. Tenis, basketbol, voleybol, piyano, gitar, karate kurslarına gittim.
Bu kaçışta anne ve babanızın ayrılığının etkisi var mı?
- Hayır. Onlar sekiz yaşımdayken ayrıldı ama duruma kolay adapte oldum. Hatta boşanma süreçlerinde daha mutlu olacaklarını hissediyordum. Annemle kaldım ama babamla görüşmeye de devam ettim.
Başka evlilikler yaptılar mı?
- Hayır, ikisi de özgür ruh. Annem hippi. Erken emekli oldu. Hızması vardır, kafası bayağı farklı çalışır. Arkadaşım gibidir. Mesela Likya’yı tek başına sırtında bir kamp çantasıyla yürüyen bir kadındır.
Babanız peki?
- O 56 yaşında. Antalya’da ‘Asi Yaban Keçileri’ diye bir yürüyüş grubu var. Her hafta Antalya’da bir dağa tırmanıyorlar. Günde 17 kilometre yürüyorlar.
Güzellik yarışması yüzünden sektörde önyargıyla karşılaştınız mı?
- İnsanlar güzel bir kadının, hem güzel hem zeki hem de başarılı olabileceğine inanmıyor. Bunu gösterebilmek için ekstra çalışman gerek. Ben de boş zamanlarımda sürekli çalışıyorum. Dizi bittikten sonra Amerika’ya gidip oyunculuk eğitimi alacağım. Okulumu, derslerimi bile belirledim. İnsanın plan yapıp önünü görmesi iyidir.
Peki oyunculuk ve cinsellik denklemine bakışınız ne?
- Benim oyunculukta tek tabum her şeyin planlı ve programlı olarak ilerlemesi. Onun dışında bir sınırım yok. Zaten oyuncu kendini kapatmamalı.
SABIRLI OLMAYI ÖĞRENDİM
Çekimlerden dolayı dokuz aydır Bodrum’dasınız. Buranın ortamı sizde neleri değiştirdi?
- Antalya’da büyüdüğüm için havasına, denizine pek yabancılık çekmedim. Yeni uğraşlarla kendimde yeni şeyler keşfettim. Kendimle baş başa kalınca daha sabırlı ve kontrollü birine dönüştüm. Bir yandan yeni bir yabancı dil öğrenmeye başladım.
Kendi başınıza mı?
- Evet... Dil öğrenmeye ve papağan gibi duyduğumu ezberleyerek tekrarlamaya yeteneğim var. İngilizceyi de öyle öğrenmiştim. Şimdi telefonuma indirdiğim uygulamalarla İspanyolcayı çözüyorum. Bir yandan denemeler yazıyorum. Sylvia Plath ve Dostoyevski seviyorum. Yeni yazdığım kitabımda illüstrasyonlar, şiirler ve denemeler olacak. Aynı zamanda Bilgi Üniversitesi’nde ‘karşılaştırmalı edebiyat’ bölümünde okumaya da devam ediyorum.
OKAN HAYATA FARKLI PENCEREDEN BAKMAMI SAĞLADI
Rol arkadaşınız Şevval Sam’ın oğluyla birlikte olduğunuz haberleri çıktı.İşin aslı nedir?
- Tabii ki doğru değil. O 19 yaşında ve kardeşim gibi... Zaten Şevval’e de “anne” diyorum. Ayrıca bir yıldır da Okan Can Yantır’la birlikteyim.
Sizi çeken hangi özellikleri oldu?
- Enerjisi... Çok zeki. Her konu hakkında bilgisi var. Ondan çok şey öğreniyorum. Dört dil biliyor.
Aranızda 15 yaş fark var. Bu, ilişkinizi olumsuz etkilemiyor mu?
- Başlarda problem olur diye düşündüm ama kafamı o kadar açtı ve hayata farklı pencereden bakmamı sağladı ki mutluyum.
SÖYLEŞİNİN PERDE ARKASI
* Dilan Çiçek Deniz’le Aralık ayının yazdan kalma bir gününde ‘Bodrum Masalı’ çekimleri sırasında konakladıkları Turgutreis’teki otelde buluşuyoruz. Bütün ekip burada... Bu, 22 yaşındaki oyuncuyla üçüncü karşılaşmam. Bodrum’un sakinliği ve yeni aşkı ona yaramış gibi... Su gibi, güzel bir kadın. Planlı programlı olmak gibi bir takıntısı var. Röportaj sonrası için bile gününü planlamış. O arkadaşlarıyla Bodrum’un tadını çıkaran gençlerden değil; “En son ne zaman gece çıktığımı hatırlamıyorum. Asla o kafalarda olamadım. ” diyor. Sohbet bitince bu gece odasında gece ne okuyacak, ne izleyecek onları düşünmeye başlıyor.
Diğer isimler
2) BEREN GÖKYILDIZ
Star TV’de yayımlanan ‘Anne’ dizisinde çocuk oyuncu Beren Gökyıldız, Melek rolüyle ikinciliği zorlayan isim… Hürriyet Kelebek yazarı Cengiz Semercioğlu’nun 2016’nın en büyük sürprizi olarak tanımladığı 7 yaşındaki oyuncu, dramatik oyunculuğuyla tüm Türkiye’yi gözyaşına boğdu. Jürimiz küçük yaştaki oyuncunun performansını alkışlıyor. Posta TV eleştirmeni Mesut Yar’ın Beren Gökyıldız’a yorumu şöyle: “Soyadı gibi yıldız olarak doğmuş gibi geliyor bana. Canlandığı karakterle ekranda mevcut onlarca oyuncuya ders verebilecek bir potansiyele sahip. Kutluyorum kendisini!” Milliyet TV eleştirmeni Sina Koloğlu ise “Dizinin izlenmesinde büyük katkısı yanı sıra oyunculuğu ile başka projelerde de rahatlıkla adından söz ettireceğinin işaretini veriyor. Kendi yaşında yıldız olmaya aday” diyor.
3) CANER ŞAHİN
Babam ve Ailesi’nin öfke ve hırs dolu ‘Kadir Kayalar’ karakterini canlandıran Caner Şahin henüz ilk dizisi olmasına rağmen, tam bir patlama yaptı. Hürriyet Cumartesi TV Eleştirmeni Elçin Yahşi, Caner Şahin’in performansını şöyle değerlendiriyor: “ Sanki karakteri canlandırmıyor da kendini oynuyor gibi ateş saçıyor gözleri. Dizi ilerledikçe rolüne hakimiyeti arttı. İlk işinde bu kadar parlamak herkese nasip olmaz, belli ki daha çok izleyeceğiz kendisini.”
PARILDAYAN DİĞER YILDIZLAR
Bu sene televizyon ekranı ‘bol yıldız’ yaptı. Hâl böyleyken ilk üç için mücadele kıyasıya geçti. Özellikle üçüncülük için… Üçüncülüğü kılpayı kaçıran üç isim var. İkisi Kanal D’de yayımlanan Bodrum Masalı’ndan: ‘Ateş’i canlandıran Alperen Duymaz ve ‘Kelebek’ Hilmi Cem İntepe performanslarıyla neredeyse her jüri üyesinin listesinde yer aldı. Vatanım Sensin’de Cevdet ve Azize’nin küçük kızı Hilal, yani Miray Daner performansıyla beğenilen diğer bir isim.
CEREN ŞEHİRLİOĞLU: O genç neslin yeni ‘iyi kızı’
Güzellik yarışmalarından televizyon dünyasına transfer olan genç kızların gözünde çelik gibi bir yırtma hırsı olur bazen. Ama Dilan Çiçek Deniz işe değil çevreye pür dikkat, şöhretin ışığına uçan pervanelere benzeyen yaşıtlarından farklı. O bir ‘İşte Benim Stilim’ kızı değil. Ekrandaki genç kızlar arasında çok kendine özgü, Angelina Jolie’nin gençliğiyle Audrey Hepburn’ü birleştiren zarif bir masumiyetle ayrılıyor. Ceylan gözlü, uzun boyunlu, balerin adımlı. Bir yandan da dudakları, saçları şuh bir edayla masumiyetine meydan okuyor. Çocukluğundan beri tiyatroyla ilgileniyor. Oyunculuğu ciddiye alıyor. Bodrum Masalı’ndaki Su, tam onu belirleyen ekran imajına cuk oturan bir karakter. İçindeki şiirsel romantizmi, bohem ruhu, ateşli bir kararlılık ve doğruculukla birleştiriyor. O genç neslin yeni ‘iyi kızı’. Aynı güzellik yarışmasında (2014) birinciliği kaptırdığı Amine Gülşe gibi kedi seksiliği, Adriana Lima, Irina Shayk yakıcılığı yok. Karakterinin adına benzer, ‘Su’ gibi. Dilan Çiçek Deniz, kariyerinin henüz başında ama pek çok yaşıtından farklı bir disiplinle çalıştığını kanıtladı. Önümüzdeki yıllarda küçük yıldızlıktan büyükler ligine geçtiğini izleyebiliriz.
JÜRİ
Ekranella ve Hürriyet Cumartesi TV eleştirmeni Elçin Yahşi
Hürriyet Cumartesi TV eleştirmeni Ceren Şehirlioğlu
Hürriyet Kelebek yazarı Cengiz Semercioğlu
Posta gazetesi TV eleştirmeni Mesut Yar
Milliyet gazetesi TV Eleştirmeni Sina Koloğlu
Yönetmen, senaryo yazarı ve yapımcı Tomris Giritlioğlu
Akademisyen Orhan Tekelioğlu
Hürriyet yazarı Gülse Birsel
Hürriyet editörü ve sinema eleştirmeni Uğur Vardan
Hürriyet muhabiri Hakan Gence
Ranini TV yayın yönetmeni Rana Yıldız