COVID bize çok yakıştı

◊ Daha önce filmin COVID pandemisinden etkilendiğini söylemiştiniz. Kamera arkasında sanatçıların kendi kaygı ve korkularındaki mücadeleye de odaklanıyorsunuz. Bu pandemi sırasında olanlara dair bir

öz-yansıtma mıydı?

- Wes Anderson: COVID salgınının gerçekten yoğun olduğu dönemde senaryoyu yazıyorduk. Bunu deneyimlemeseydik, hikâyede bir karantina olmayabilirdi. Tüm bu sürecin doğaçlama kısmı da olduğunu hissediyorum, çünkü film hiçbir şeyin olmadığı bir ana dayanıyordu... Çekim süreci de COVID zamanındaydı. Hâlâ COVID protokolleri vardı ve bu durum gerçekten bize çok yakıştı. Benim açımdan çok iyi çalıştık. Birlikte kalmamızı ve uzun bir masada oturup akşam yemeği yemeyi seviyorum. Setimiz çok büyüktü. Elimizde olan şeylerden şikâyet etmek yerine onları iyi yönleriyle kullanmayı tercih ettik.

◊ Çok özel bir görsel-işitsel dil kullanıyorsunuz. Prodüksiyonun yüzde 90’ı ya CGI ve süper kahramanlar ya da ejderhalar... Gelecek nesle bakarken; başka bir Wes Anderson’ın var olma olasılığını nasıl görüyorsunuz?

- Wes Anderson: CGI tekniği, bir bakıma, oyuncular için yaratmak istediğim atmosferi sağlıyor... Ve bu durum, onu oynayan insanların deneyimini değiştiriyor. Scarlett bunun bir tiyatro oyununda olmak gibi olduğunu söylediğinde, bu bana iyi geliyor. Gerçek bir alan yaratmak için harcanan tüm bu çabaya değer. Eski tekniklere de ilgi duyuyorum. Çalışma şeklimiz muhtemelen şu anda yapılan çoğu filmden çok 1930’da çekilen bir filme benziyor. Bu, genç birini nasıl bilgilendirir, bilmiyorum. Bence artık insanlar çok az imkânla çok fazla şey yapma yeteneğine sahip ve ben film yapmaya başladığımda olmayan pek çok teknik var. Ve bir bakıma, bunun bir sonu yok.

TİYATRO PARÇALANMIŞ DÜNYAMIZI YENİDEN İNŞA EDECEK

◊ Filmde herkesin yakaladığı pek çok fantastik metafor vardı. Neden filminizde tiyatroyu kullanmaya karar verdiniz? Tiyatronun parçalanmış dünyamızı yeniden inşa etmemize yardımcı olabileceğini düşünüyor musunuz?

- Wes Anderson: Evet, gerçekten düşünüyorum. Bence hikâye anlatmak bizim için çok otomatik, oyun sahnelemek ise mükemmel bir şey. Sahne arkasında olmanın ve yarattığınız bu şeyi görmeyi bekleyen bir seyirciye sahip olmanın heyecanı benim için her zaman mutluluk verici.

◊ Jeffrey, bu konu hakkında neler söylemek istersiniz?

- Jeffrey Wright: Yönetmenlerin, özellikle de çok fazla oyunculuk yapmamış olanların, süreci ayrıntılı bir düzeyde anlamaları, takdir etmeleri ve hatta bir şekilde merak etmeleri bana alışılmadık geliyor. Ve bence Wes bunu yapıyor, yapabiliyor.

BU DENEYİM ÇOK TATMİN EDİCİ VE HEYECAN VERİCİYDİ

◊ Vizyonu çok sağlam olan Bay Anderson’ın zihnine dalmak nasıl bir duygu? Sizinle başlayalım Scarlett Johansson...

- Scarlett Johansson: Aşırı derecede yoğundu... Wes tüm ortamı yaratmıştı ve bu fiziksel, somut, kullanılabilir bir alandı. Yani bir bakıma, daha çok tiyatro yapmaya benziyor, çünkü tüm somut alana sahipsiniz. Wes çok canlı ve tiyatroda çalışıyormuşuz gibi hissettirdi. Bu sektörde o kadar uzun süre çalıştım ki, film ve oyunculuk yapmak bilinçaltımın bir uzantısı gibi. Bu deneyim de benim için çok tatmin edici ve heyecan vericiydi.

◊ Maya Hawke, sizce bu süreç nasıldı?

- Maya Hawke: Bence Scarlett çok güzel anlattı. Wes’in sette yarattığı hiyerarşi, hikâye anlatımı ve içinde bulunduğunuz alanın güzelliği ile birleştiğinde üzerinizde hiçbir baskı yokmuş gibi hissettiriyor. Çünkü etrafınızdaki dünyanın her parçası, birlikte hareket ettiğiniz ve etrafınızı saran insanlar ile söylediğiniz sözler arasında çok düzgün çalışıyor.

WES ANDERSON BİR ORKESTRA ŞEFİ

◊ Film, görsel yönü nedeniyle oldukça zor. Çekim kompozisyonu Wes Anderson için çok önemli. Sizce bu durum filmi daha zahmetli, daha zor mu yapıyor Bryan?

- Bryan Cranston: Kesinlikle, işi çok zorlaştırıyor. Yaptığımız işe odaklanmalıyız. Bana göre, Wes Anderson bir orkestra şefi ve hepimiz kendi enstrümanımızın icracılarıyız ve enstrümanımıza aşırı odaklanıyoruz. Nasıl bir araya geleceğini tam olarak bilmeden onu sunuyoruz.Ve kısaca filmin benim için anlamı, hayattan geçmemiz. Ne olacağını, hayatımızın ne kadar süreceğini, hayatımızda kimlerin olacağını, nasıl sonuçlanacağını tam olarak bilmiyoruz. Sadece hikâyeyi anlatmaya devam etmeliyiz, sadece ilerlemeye devam etmeli ve bir hikâye anlatıcısı olmalıyız.

HER ŞEYİ BİR ŞEKİLDE DÜZENE SOKUYOR

◊ Steven, Wes ile çalışmak hakkında bir şeyler eklemek ister misiniz?

- Steven Park: Wes, çekime başlamadan önce oyuncularla paylaşıyor, animasyon olan bu hareketli storyboard’daki tüm karakterleri seslendiriyor. Eğlenceli bir süreçti. Çektiği sahneler, film şeridinde tam olarak hayal ettiği şeylerdi. Bu yüzden Wes’in sette tam olarak ne istediğini biliyoruz. Bunu nasıl yapıyor gerçekten bilmiyorum. Dahice...

◊ Jeffrey, siz neler söyleyeceksiniz?

- Jeffrey Wright: Ben sette doğaçlama yapamam. Bir şema olmalı ve Wes’in atıfta bulunduğu şekliyle karikatürler bu şemaya hizmet ediyor. Yaptığı her şey çok ilginç. Hayran olduğum bir diğer konu ise her şeyi bir şekilde düzene sokuyor olması...

RÜYA GERÇEK OLDU

◊ Rupert, Wes Anderson size “Dans eden bir kovboy olmak ister misiniz?” diye sorduğunda nasıl tepki verdiniz?

- Rupert Friend: Wes, yapabileceğini bilmediğin şeyleri yapabileceğine seni inandırma gücüne sahip biri. Yani benim için bu kişilerden biri eşim Amy Mullins, diğeri de Wes Anderson’dır.O nedenle arayıp “Canlı müzik yapar mısın?” diye sorduğunda “Evet ama ben müzisyen değilim” dedim. “Yine de şarkıyı canlı çalabilir misin?” diye diretince ben de “Evet. Bunu yapabilirim” dedim.Wes’le ne zaman bir şey yapsak bu benim için yepyeni bir beceri oluyor. Sonra Sir George, Jarvis Cocker ve bu harika müzisyenlerle çalışmaya, bu topluluğu kurmaya ve Maya ile dans etmeye başladık. Demek istediğim, bir rüya gerçek oldu...

◊ Jason, bu sizin Wes Anderson ile ilk kez birlikte çalışmanız değil...

- Jason Schwartzman: Ona her zaman minnettarım... Tanıştığımızda 17 yaşındaydım. Bana gerçekten soru soran ve söylediklerimi önemseyen ilk kişi oydu. Hepimizin burada olmasının nedeni bu duygu, çünkü o hepimiz hakkında bir şeyler öğrenmek istiyor, merak ediyor ve bizde bazen bizim göremediğimiz şeyleri görüyor. Ama asla rahat ettirmiyor. Her şeyde yeni bir meydan okuma görüyor. Wes’in bir hayranı olarak, onu tanımanın harika bir yolunu bulduğum için çok mutluyum.

◊ Jason ile olan bu yolculuğunuzda sizin söylemek istediğiniz şeyler var mı?

- Wes Anderson: Uzun yıllar geçti. Düşünmek istediğimden daha uzun. Birlikte çok yakın çalıştık. Jason, bir sahnede olsun ya da olmasın, her gün kostümüyle sete benimle geldi. Benimle ve işin içinde kaldı.Her gün çalışmadan önce yaptığı, benim bilmediğim bir görev ritüeli olduğunu fark ettim. Oynadığı karakter için kesinlikle çok önemliydi, oynamasından çok zevk alıyordum. Ergenlik çağında olan, farkında bile olmadığım bir şekilde sanatına ve ortama hâkim olan bu kişiyi görebilmek çok özeldi.