Güncelleme Tarihi:
Kaygıyı kabul edin
Her çocuk öncelikle anlaşılmak ister. Bu nedenle böyle bir stress durumunun varlığını kesinlikle görmezden gelmeyin ve çocuğunuzu anladığınızı ona belli edin. Kaygı belirli sorumlulukların yerine getirilmesi için iyi bir uyarıcıdır. Ancak düzeyi artarsa sonuç beklenenden daha kötü olur çünkü panikle birlikte çocuğunuz yapması gereken şeyleri de yapamaz hale gelir. Bu nedenle biraz kaygının normal olduğunu ama fazlasının onu yıpratabileceğini çocuğunuza anlatın ve normalleştirmeye çalışın.
Zamanı yönetmesini öğretin
Sınav yaklaştıkça stres seviyesi de artar. Ve öğrenciler çoğunlukla sınavdan hemen önce çalışmaya başladıklarından bu süreci oldukça stresli bir şekilde geçirirler. Bunun olmasına izin vermemek sizin yönlendirmenizle olur. Çocuğunuzun sınav döneminde sınavlarına nasıl çalışacağını onunla birlikte planlayın ve son dakikaya bırakmasına izin vermeyin. Bunun kendisi için ne kadar iyi olacağını ona öğretmiş olursunuz.
Sınavın hayatın sonu olmadığını anlatın
Sınavdan kötü alan öğrenci dersleriyle birlikte kendisine olan sevginin ve saygının da düşeceğini düşünür. Bu nedenle de sınav kaygılı bir durum haline gelir. Bunun böyle olmadığını, karakteriyle bilgisinin aynı kefeye konulamayacağını ona tatlı bir dille anlatabilirsiniz. Sınav sonucunda çocuğunuzun kendisini yetersiz ve değersiz görmesinin önüne geçmek için sınavın neyi ölçmek için yapıldığını ona anlatmalısınız.
Sınav sonucuna kilitlenmeyin
Çocuğunuz sınavdan istediğiniz sonucu alamamış olabilir. Ancak bu sınav için çabaladığını görüyorsanız onu yine de takdir etmelisiniz. Bu çocuğunuzun başarısız olsa bile bir sonraki sınavda da şevkle çalışmasını sağlayacaktır. Çocuğunuzun gelecekteki başarısı şimdi k sınavlara bağlı değildir ve onun özgüvenini yüksek tutmak ilerisi için çok daha önemlidir.