Güncelleme Tarihi:
“Anne olmaktan pişmanım” deme cesaretini gösteren kadınların sayısı gün geçtikçe artıyor. Evet, bunun için cesaret gerekiyor çünkü toplumsal normlarda bir annenin annelik gibi kutsal bir görevi geri çeviriyor olması onu kötü kalpli, çocuk tacizcisi, duygusuz ve burada daha ağıza alınmayacak tabirlerle anlatılan biri olarak görmeye yetiyor.
Geçtiğimiz yıl Marie Claire dergisinin Amerika baskısında konu üzerine hazırlanan gerçek annelerin pişmanlıklarının ele alındığı makaleye gelen tepkiler bu gerçeği gözler önüne sermeye yetiyor. Okuyucudan gelen birçok tepki, bu durumun fazla abartılmış ve gerçekleri yansıtmadığı yönünde. Oysa adı üstünde ‘gerçek’ hikaye.
"ÇOCUĞUMU SEVMİYOR DEĞİLİM, ANNELİĞİ SEVMİYORUM!"
Oysa ki bu tartışmada ya da söylemde annelik kavramına sıkıca bağlı insanların kaçırdığı ya da anlayamadığı bir durum söz konusu. Ebeveyn olmak konusunda sıkıntı yaşayan insanlar çocuklarına karşı duydukları sevgi hakkında olumsuz şeyler söylemiyorlar. Yani anne babalar çocuklarını seviyor, onların ihtiyaçlarını karşılamak için ellerinden geleni her ebeveyn kadar yapıyorlar. Onların anlatmak istediği tek şey; aslında buna hazır olmadıklarını anlamaları ve bunu cesur bir şekilde ifade etmeleri.
Keşke çocuk yapmasaydım; kendimle daha çok ilgilenebilirdim, hayalini kurduğum kitabı yazabilirdim, sırtıma bir çanta alıp dünyayı dolaşabilirdim, daha fazla uyuyabilirdim, daha fazla seks yapabilirdim gibi pişmanlıkları ardı ardına dizen bu ebevenylerin itiraflarının bulunduğu “I Regret Having Children” ve “The Mother Bliss Lie: Regretting Motherhood” adlarında Facebook grupları bulunuyor. Kendinde bu cesareti bulan ebeveynler bu sayfalarda fikirlerini paylaşıp kimseye itiraf edemediklerini burada birbirlerine anlatıyor.
SOSYAL MEDYANIN SÜPER ANNELERİ YENİ TOPLUM BASKISI
İşin bir de yeni medya boyutu bulunuyor. Çoğu ebeveyn çocuklarının en güzel zamanlarını ve en iyi pozlarını sosyal medyada paylaşırken aileler arasındaki toplum baskısı da kendini hissettiriyor. ‘En iyi anne’ ya da ‘En iyi baba’ olmak adına duyulan bu baskı bireyler üzerinde olumsuz etkilere neden oluyor. Ne dersiniz? Çocuğuyla var olmayı bir marifet haline getirmek, bazen ebeveyn olduğuna pişman olduğunu inkar etmekten farklı mı?