Boks şampiyonu Anthony Joshua ile yenilmez olmanın 10 yolu

GÜCÜNE İNAN
Dünya üzerindeki erkek çocuklarının çoğu gibi ben de spora futbol oynayarak başladım. Ama içimdeki güçlü görünme isteğini futbolla tatmin edemiyordum. O zamanlar boks ile ilgilenen kuzenim “önce gücüne inan, sonra güçlenirsin” dedi ve boksa başlamama vesile oldu. Altı ay sonra ilk maçıma çıktığımda daha 18 yaşındaydım.

EGONDAN SIYRIL
İlk başladığımda “büyük ve kötü bir adam olmalıyım” diyordum. Ama bu bakış açısı ile iyi bir sporcu olmak mümkün değil. Üç beş ay sonda yanlış yolda olduğumu anladım. Egomdan sıyrıldım, bir disiplin kazandım. Zaten dünyanın birçok yerinde boksörlere lisans, sokak arası kavgalarını azaltmak için veriliyor. Lisanslı boksörler sokak kavgasında birini yaraladıklarında ateşli silahla yaralamışlar gibi ceza alıyorlar. Yumruklarımızın silahtan bir farkı yok.

YAŞAM ŞEKLİNİ DEĞİŞTİR
Şu an 25 yaşındayım yedi yıldır dövüşüyorum ve yedi yıldır inanılmaz disiplinli bir hayat yaşıyorum. Olimpiyatlara hazırlanırken haftanın beş günü, günde dört farklı antrenman yaptım. İlk zamanlar vücudum hiç hazır değildi. Biri bana vurduğunda acıyordu, onlara karşılık veremiyordum. Üç yıl iki ayda şampiyonluğu kazandığım vücudu yaptım.

İLK SEN VUR
“Kanlı canlı bir insana nasıl oluyor da o kadar acımasızca yumruk atabiliyorsunuz?” Bu biz boksörlere en sık sorulan soru. Eldiveni giydiğim an beynim bunu düşünmüyor ki. Koç hep şunu diyor: “O ringe çıkacaksın ve o sana vurmadan sen ona vuracaksın, yoksa dayağı yersin.” Bunu hep uyguladım. Bu yüzden de hiç kötü dayak yemedim, hiç kaşım açılmadı, burnum kırılmadı. Başıma fazla yumruk yersem biraz başım ağrıyor o kadar. Ama benim açtığım kaşlar meşhur. Tek yumruğumla yarabiliyorum.

ARA VERME
Ben daha 15 yıl bu işi yapmayı düşünüyorum. Boksta ne kadar iyi olursam, o kadar iyi insan tanırım. Bana olimpiyatları kazandıran koçumla devam ediyoruz. Ben onun için her zaman en kötü boksçuyum ve daima beni daha iyi yapmak için çalışıyor. Limitlerimi çok iyi biliyor. Beni her gün oksijeni yüzde yüz değil, yüzde altmış olan bir odada çalıştırıyor. Bu beni daha kuvvetli yapıyor. Çok kilolu değilim. Boyum 1.99. Kilom 109. Ağır değilim bu yüzden çok atletiğim.

KIZ ARKADAŞ STRES YARATIR
Bu sporu yaparken çok fazla duygu karmaşasına gerek yok. Kız arkadaşım yok, çünkü hayatımda stres istemiyorum. Ben kazanmaya inanıyorum o kadar. İdolüm Rocky değil, Muhammed Ali ve Mike Tyson. Futbolda Cristiano Ronaldo’yu beğenirim.

BİR GÜN HERKESİ DÖVECEĞİM
Son 1.5 yılda yaptığım 13 maçın hepsini nakavtla kazandım. Tüm antrenörler beni Klitschko’yu yenecek adam olarak görüyor. Özellikle İngiltere çok inanıyor. En son maçımda bir gecede 450 milyon dolar ciro yapıldı. Benim kişisel olarak kazandığım para maç başına 100 bin ile 500 bin dolar arasında değişiyor. Ama şampiyon olduktan sonra minimum 2 milyon dolar. Dünya şampiyonu olduktan sonra ünvanımı korursam 5 ile 10 milyon dolar arası kazanacağım. Şu anda benden iyi Wladimir Klitschko ve Deontay Wilder var. Ama çok kısa sürede onlardan daha iyi olacağım. Yani bir gün mutlaka benden iyi olanları döveceğim.

KONSANTRASYON ÇOK ÖNEMLİ
Önce beynimi boşaltıyorum. Sonra rakibime odaklanıyorum. İlk raund, karşımdakinin hareketlerinin ritmini, müziğini çözmeye çalışıyorum. Ne zaman geri kaçıyor, kolunu kaç derecelik açıyla kaldırıyor, en çok hangi bölgeyi kapatıyor. Zayıflıklarını kaydediyorum ve ikinci raundan sonra saldırıya geçiyorum. Bir tek koçumun sesini duyuyorum. Başka hiçbir şeyin dikkatimi dağıtmasına izin vermem.

SPOR OLARAK GÖRME
“Bu kadar vahşi bir şey nasıl spor olabilir” diyorsunuz değil mi? Bu bir spor değil, bu yaşam şekli. İnsanların birbirini dövmesini izlemek için verilen paraları da oynanan bahisleri de anlamakta zorlandığım anlar oluyor.

TİPİNİ BOZ
Annem Nijeryalı, babam İrlandalı. Beni her gören “bu kadar yakışıklı boksör mü olur?” diyor. Gerçekten olmaz. Yakışıklı olmanın hiçbir avantajı yok. Sert olmak avantaj. Rakibine baktığın zaman tırstırmalısın. Ben sevimli sevimli bakınca korkmuyorlar.