Güncelleme Tarihi:
‘Bu proje kadınları güçlendirmesini ve onları yalnız olmadıklarına inandırmak için… Her ne kadar ilişkilerinde memelerinden ötürü sıkıntılar yaşasalar da...’ Dodsworth Huffington Post’a verdiği röportajda ‘Bu proje benim memelerime olan bakışımı değiştirdi. Artık kendimi kadın olarak daha çok seviyorum’ diyor. Ve ekliyor: ‘Son zamanlarda sürekli bir meme bombardımanı altındayız. ‘Free the Nipple’ (Meme uçlarına özgürlük) akımından meme emzirmeli selfie’lere, Rihanna’nın memelerini paylaştığı dergi kapağı nedeniyle Instagram’dan çıkarılmasından No More Page 3 kampanyasına (The Sun gazetesinin üçüncü sayfasında sürekli üstsüz modeller olması üzerine 2012’de başlatılmış bir kampanya) sürekli haber okuyoruz. Memelerimiz; vücudumuzun basit bir parçası olmaktan çıktı. Memeler aynı zamanda ilişkileri, beden imajını ve yaşlanmayı tartışırken belirleyici. Kadın olmanın ne anlama geldiğinde de büyük rol sahibi.' diyor.
KADINLARI YENİDEN İNSANLAŞTIRMAK
' Her yerde kadınların göğüslerinin fotoğraflarını görüyoruz, ancak onlar gerçek değil. O fotoğraflar elde edilemeyecek bir ideal yaratıyor. Ben, dürüst fotoğrafçılık aracılığıyla kadınları yeniden ‘insanlaştırmak’ istedim' diyor.
Kitapta kendi memelerinin de fotoğrafına yer veren sanatçı, birçok kadının tecrübelerini anlatırken ağladığını söyledi. 100 fotoğrafı yan yana getirip oluşturduğu çalışmayı Dodsworth’ün eşi gördüğünde, 'Bunlar dergilerdekilere benzemiyor2 sözleriyle şaşkınlığını dile getirmiş. Fotoğrafçı, eşinin sözlerinin çalışmasının özeti olduğunu belirtiyor.
Kitabın gelirinden elde edilen ücret Meme Kanseri Vakfı’na gidecek.