Güncelleme Tarihi:
Bir hayalden ibaret sandığımız yerler, bir ihtimal gerçekten var oldu mu? Hakiki bildiğimiz mekânlar yoksa düş gücünün ürünü mü? Gerçekle hayal, efsaneyle tarih arasındaki o belirsiz alan bugüne dek yüzlerce, binlerce kâşifi, filozofu, tarihçiyi peşinden sürükledi. Katıksız şüpheciler de bu mitlerin peşine takıldı, budalalar da... Kimisi neredeyse insanlık kadar eski bu serüvenlerin listesini, İtalyan felsefeci-yazar Umberto Eco’dan başkası çıkaramazdı.
ASYA’DAN DA BÜYÜK
Sayısız efsanevi toprak arasında hemen herkesin hayal gücünü harekete geçirmiş nadir örnek var. Bunlardan biri Atlantis. Eco, kıtasal kayma kuramının geçerli olabileceğini düşünüyor. Yani yaklaşık 225 yıl önce tek bir bütün olan karalar bölünmeye başladığında birçok bölge, yani birçok Atlantis su altında kalmış olabilir. İlginç olan, Platon’un da Herodot’un da Atlantisliler üzerine kafa patlatması. Örneğin Herodot’a göre, Atlantisliler “Kuzey Afrikalı, hiç rüya görmeyen, vejetaryen topluluklar.” Platon’a göreyse “Atlantis, okyanusta Libya ile Asya’nın toplamından büyük bir ada.”
NAZİLERİN ‘BUZDAN’ HAYALLERİ
‘Thule’ adının ilk defa Yunan kâşif Pyhtheas’ın gezi notlarında geçtiğini anlatıyor Eco. Kuzey Atlas Okyanusu’nda, güneşin hiç batmadığı bir ateş ve buz beldesi... Bugün Thule’nin Atlantis’in başkenti olduğuna inananlar da var; onu günümüz İzlanda’sı, Faroe Adaları ya da Shetland Adaları’yla özdeşleştiren de. Bu inanışlar arasında Eco’nun en çok üzerinde durduğu, Thule’yi arayan bazı grupların aslında ‘ari bir ırkın anayurdunu’ aramakla kafayı bozmuş olmaları. Tahmin edersiniz, bu grupların başında Naziler geliyor.
‘DÜNYANIN YEDİ HARİKASI’ GERÇEKTEN VAR OLDU MU?
Eco, antikçağ dünyasının efsanevi yerleri arasında, ‘Dünyanın Yedi Harikası’nı da sayıyor. Babil’in Asma Bahçeleri, Rodos Adası’nın limanına dikildiği söylenen dev bronz heykel (Rodos Heykeli), Mısır’daki İskenderiye Feneri, Olympia’daki Zeus Heykeli ve Gize’deki Keops Piramidi. Eco, bunların geleneğin aktardığı kadar harika olmasalar da gerçekten var olduklarını düşündürüyor.
Keops Piramidi’nin sırrıGünümüze ulaşan yegâne harika o. Gözümüzle görmemize karşın, modern çağlarda da hakkında türlü efsane türedi. Eco’nun anlattığına göre kendine ‘piramidolog’ adı veren birtakım insanlar, yalnızca gizem avcılarının hayalinde var olan bir tür paralel piramit düşlüyor.
BABİL’İN ASMA BAHÇELERİ
RODOS HEYKELİ
Eco, MS 23-79 tarihleri arasında yaşamış tarihçi Plinius’un ‘Doğa Tarihi’ kitabından aktarıyor. “Heykelin boyu 70 gezdi (yaklaşık 32 metre). Pek az kişinin kolları, heykelin başparmağını kuşatabilir, parmaklar da başka birçok heykelin tamamından büyüktür. On iki yılda yapıldığı ve 300 talente mal olduğu söyleniyor. Para, uzun süren Rodos kuşatmasından bezen Kral Demetrius’u, kuşatmayı kaldırdığında bıraktığı malzemelerin satışından elde edilmiş.”
İSKENDERİYE FENERİ
Jül Sezar’ın kaleme aldığı ‘İç Savaş’ isimli kitaptan: “Fener bir adada bulunur, çok yüksek bir kule olup, olağanüstü bir mimarinin ürünüdür ve adını adadan alır. İhmalkârlık ya da kötü hava koşulları nedeniyle biraz rotasının dışına çıkan her gemi ya da tekne, korsanlar gibi ada sakinlerince düzenli olarak yağmalanır.”
ROMANLAR YEGÂNE EVREN!