Almanya'dan gelen kuvvetli rüzgar

Çayoğlu, lise eğitimini ekonomi lisesinde tamamladıktan sonra aynı alanda devam etme kararı alıp Universitat Erlangen-Nürnberg’de Ekonomi okumuş. “Hesap kitap işleri her zaman ilgimi çekiyordu. Tıp okuyamazdım yani...” dediği üniversite eğitimi sırasında futbol oynamaktan, spora gitmekten, modellik yapmaktan ve arkadaşlarıyla tiyatro kulübü kurup oyunlar sahnelemekten de geri kalmamış. Oyunculuk hevesinin tohumlarının atıldığı üniversitedeki tiyatro kulübü için Çayoğlu, “Bir araya gelip oyunlar yazıp oynuyorduk. Ben oyun yazan değil oynayan taraftaydım. Çok hoşuma gidiyordu tiyatro ile uğraşmak” diyor.

Serkan Çayoğlu, bugün kızların olduğu kadar erkeklerin de (sözlüklerde, sosyal medyada yazılanlara istinaden) “işte budur” dediği bir isim. Hatta birçok kişiye göre Türkiye’deki esmer yakışıklısı jön eksikliğini doldurdu. Peki Çayoğlu’nun Almanya’da başlayan ve Türkiye’de zirveye ulaşan yolculuğu nasıl oldu? İşte cevabı...

Ekonomi okuyan bir öğrenci olarak üniversitede dersleriniz nasıldı?

En iyi öğrencisi değildim ama kesinlikle kötü de değildim. İyi öğrencilerdendim. Genel olarak işletme ile ilgili dersleri çok seviyordum. Özellikle rakamlarla ilgilenmeyi sevdiğim için controlling dersi bana göreydi. Makro ve mikro iktisadı o kadar sevemiyordum.

Türk olduğunuz için bir zorluk yaşadınız mı?

Almanya’da Türk’ler gibi birçok yabancı ülkeden gelen öğrenciler var. Orada Türk’ler Türk’lerle, Rus’lar Rus’larla, Alman’lar Alman’larla arkadaşlık kuruyorlar. Bende hiçbir zaman öyle bir şey olmadı. Annem ve babam sağ olsun hem Alman hem de Türk kültürü ile yetiştim. İki kültürden de kopmadım. Her kültürden arkadaş edinmeye dikkat ettim. Türkiye’ye yılda bir kez mutlaka geliyorduk.

Röportajın devamı için tıklayın.....