Güncelleme Tarihi:
GERİ SAYIM BAŞLADI: HEDEF 17 YIL İÇİNDE İLK YERLEŞİMCİLERİ YOLLAMAK
Mars’ta üretebileceğimiz, elde edebileceğimiz her şey, Dünya’dan daha az şey yollamamız demek. Biliminsanları şu anda Mars’ta zaten var olan nelerden yararlanabileceğimizi araştırıyor. Bir koloni kurabilmek için beş temel ihtiyacımız var: Oksijen, su, yiyecek, sığınak ve enerji.
ATMOSFER: Mars’taki atmosferin şu andaki basıncı, Dünya’dakinin binde 6’sı.
SICAKLIK: Bir Mars yılı Dünya’nın iki katı sürdüğü için yazlar ve kışlar da iki misli uzunluğunda. Gece-gündüz, yaz-kış arasındaki sıcaklık aralıkları çok açık.
HACİM VE AĞIRLIK: Mars’ın hacmi dünyanın yüzde 15’i kadar. Newton kurallarına göre yerçekimi Dünya’dakinin yaklaşık üçte biri.
MESAFE: Yaşamı sağlayan suyun bir gezegende bulunabilmesi için Güneş’e en yakın ve en uzak sınır kuşakları var. Dünya bunun alt çizgisinde. Mars ise ‘su bulunabilir’ aralığın üst sınırında.
MARS TARLALARI: Ekolojistler içinde fosfor, nitrojen, potasyum ve demir bulunan mars arazilerinde tarım yapılabileceğine inanıyor. Sadece daha fazla suya ve nitrojene ihtiyacımız olacak.
BİR NEFES SIHHAT...Mars atmosferinde karbondioksit ibadullah. Daha iyi soluk alabilmek için yapılması gereken elektrik kullanarak karbondioksidi oksijen ve karbonmonokside ayırmak. Oksijenini al, kalanı geri sal gitsin...
İLETİŞİM: Haberleşme sadece radyo dalgalarıyla mümkün olabilecek. Bunun için de Mars’ta uydu sahibi olmamız gerek.
YERALTI YAŞAMI: Yüzeyin onlarca metre altında sanki metro istasyonundaymış gibi kurulacak yaşam alanları ve onları birbirine bağlayacak kanallar bizi özel giysilere ihtiyaç olmadan yüksek radyasyondan ve ani ısı değişimlerinden koruyacak.
** Mars’ın Güneş etrafında dönebilmesi için gereken süre 2 yıl.
** Mars’ın yerçekiminin Dünya’ya oranı: Yüzde 38
** Bir Mars yılının uzunluğu... Yani Güneş’in etrafını dönmesi için gereken zaman 687 gün.
** Mars ve Dünya birbirine en çok 55 milyon kilometre yaklaşıyor.
NEDEN İLK ADIM AY DEĞİL DE DİREKT MARS’A YERLEŞİYORUZ?
Dr. Jedidah Isler, ödüllü astrofizikçi
- Zaten ilk hedef Mars değil Ay. Bu önümüzdeki süre içinde aşama aşama yeni teknolojiler geliştirilmiş olacak. Mars’ı yapmak istediğimiz işin son sınırı olarak düşünmek lazım. Ondan önce Ay’da yerleşim gibi ara adımlar, ara denemeler olacak.
Mars’tan sonraki hedef neresi?
- Önce Ay’da, sonra Mars’ta yaşamayı başaralım, gerisine o zaman bakarız. Muhtemelen Güneş sisteminin dışı olur bu kez.
2033 NE KADAR GERÇEKÇİ?
Dr. Robert D. Braun, Colorado Üniversitesi’nde uzay mühendisliği profesörü
- Aslında son derece gerçekçi. Belki biliyorsunuz şu anda yedi ayrı devlet üç-dört yıl içinde Mars’a robot göndermek üzere hazırlık yapıyor. Mars’a insan göndermek için gereken teknolojiye şu anda sahibiz zaten. Yapılması gereken, bu işin boyutuna uyarlamak. İlk üssün kurulmasından sonra Mars ve Dünya’nın hizalandığı ve birbirine en yakın olduğu her 26 ayda bir yeni ekipman ve insan gücü gönderilebilir. Mars’ta altı kişiyle başlayacak ilk yaşamın ardından sayı zaman içinde yüzlere, binlere çıkacak.
Mars’a kitleler halinde göç için ne kadar zaman geçmesi gerekecek?
- Yaklaşık 40 yıl.
Daha çok varmış... Biz görür müyüz ki?
- Büyükannem 102 yaşında. Senin ülkenden benimkine gelmenin sadece denizyoluyla ulaşılabildiği dönemi de ilk ticari uçuşları da gördü. O yolculuk aylarca sürerdi ve insanlar ölürlerdi. Şimdi uçakla 7-8 saatte buradasın.
NEDEN BAŞKA GEZEGENLERE İHTİYACIMIZ VAR?
Robert Zubrin, Uluslararası Mars Derneği Başkanı
- Çünkü insanoğlu olarak eski kuralları unutup yenilerini yapabileceğimiz yerlere ihtiyacımız var. Amerika’nın keşfini düşünün. Buraya gelenler eskiyi geride bırakıp yeni bir başlangıç yapmak peşindeydi. Mars’a gitmek de böyle bir başlangıç olabilir.
Mars’ı kolonileştirmeyi insanlık tarihindeki başka neyle kıyaslayabiliriz? Sizin dediğiniz gibi Amerika’nın keşfi ya da tekerleğin bulunuşu olabilir mi?
- Bu, en çok Afrika’dan dünyaya yayılmamıza benziyor. Biz Afrika’dan yola çıkmış ama zekâsı sayesinde dünyanın en soğuk yerlerinde bile hayatta kalmayı başarmış tropikal hayvanlarız. Teknolojimiz olmadan şu tüysüz vücutlarımız bizi soğuk bir New York gecesinde hayatta tutamaz. Kenya civarında yerel bir türken, dünyanın her yanına yayılmış yüzlerce farklı dil konuşan, yüzlerce farklı topluluğu olan küresel bir türe dönüştük. Şu anda hazırlandığımız şey de tekgezegenli küresel bir türden, çokgezegenli bir uzay türüne geçmek.
Mars kime ait? Mülkiyet hakkı olacak mı?
- Orada faaliyette bulunan kurum ve devletler var. Ama Mars, en son aşamada oraya yerleşenlere, orayı evleri yapanlara yani Marslılara ait olacak. İster tek bir ulus olsunlar ister de 20 ayrı halk, Mars Marslılarındır...
Diğer halklar, devletler bunun nasıl parçası olacak?
- Her kim parçası olmak isterse. Türkiye mesela. 1996’da Mars’a gönderdiğimiz gözlem aracı 150 milyon dolar tutmuştu. Aşağı yukarı bir AVM parası.
Uzayda uydularımız var ama onları biz yapmıyoruz, satın aldığımız bir teknoloji.
- Tek başına olmasa bile ortak projelere katılabilir. Katılmalı da. Türk gençlerine dönüp “Uzay kâşifi olmak istiyorsan, başka ülkeye göç et” diyemezsiniz. “Hem Türkiye’de yaşayıp hem de uzay kaşifi olabilecekleri imkânları sağlamak lazım.” Bu arada bilmeniz gerek, Mars Derneği’nin Türkiye’de de şubesi var. Onlarla temasa geçmenizi isterim.
İlk yerleşimciler arasında dini inanışlar, etnik kökenler, cinsel tercihler nasıl temsil edilecek? Mesela Çinli yahut gay kontenjanı olacak mı?
- Her kesimden insan olacağı kesin. Ama asıl önemlisi kimin olmayacağı: Başka kimliklere karşı hoşgörüsüz kişileri Mars’a yollayamazsınız. Orada her kaynaktan gelebilecek yeteneklere ihtiyacımız olacak.
MARS’TA İLK MARSLI ÇOCUK NE ZAMAN DOĞACAK?
Mae Jemison, eski NASA astronotu ve araştırmacı
- Mars’ta çocuk yapmak konusunda iyi bir fikrimiz var mı emin değilim. Çünkü Mars’ta doğup büyümüş kuşakların kemikleri incelecek ve Dünya yerçekiminde yaşayamayacaklar. Yani anayurda asla geri dönemeyecekler. Benim uzay uçuşumda bazı kurbağa deneyleri yapmıştık. Embriyoları sıfır yerçekiminde normal gelişmişti. Ama biz insanlar mesela uzaydayken kemik ağırlığımızdan kaybediyoruz. Bu, etik olarak ne aradığımızla ilgili, cevabını çok tartışmamız gereken bir soru.
Siz de Mars’ta farklı bir evrimleşme bekliyor musunuz?
- “20 senede dinozor derisine sahip olacağız” demiyorum. Ama başta cildimizdeki bakteriler olmak üzere birçok şey değişime uğrayacak. Bazıları gelişip daha agresif olacak. Belki yeni hastalıklara neden olacaklar. Ama daha önce yapamadığımız şeyleri de yapabileceğiz. Çok daha yükseğe sıçrayabileceğimiz için muhtemelen basketbol kuralları değişecek!
Dönüşü olmayacak bir yolculuk... Kendinizi orada hayal edebiliyor musunuz?
- Tabii ki kendimi orada hayal edebiliyorum. Doğru bir fikir mi, değil mi hiç bilmiyorum ama bu çocukluğumdan beri rüyalarımı süslüyor. İster Daedalus isterse de başka bir mekik olsun, kendime bir koltuk bulmanın yollarını arıyorum. Bu da biraz hayal kırıklığına uğratıyor beni. Mars’ı düşününce akla ilk gelen elbette ki sevdiklerinizden ve Dünya’dan uzak olmak... Ama bu aynı zamanda insanlık için çok önemli bir keşif de olacak!
NEDEN DÜNYA DURURKEN BAŞKA VE ZOR GEZEGENLERE YERLEŞELİM Kİ?
Stephen Petranek-Yazar: ‘Mars’ta Nasıl Yaşayacağız?’
- İki milyon yıldır buradayız ama sonsuza kadar yeryüzünde yaşayamayız. Geçen yıl gördük ki ebola gibi bir virüs Dünya’daki soyumuzu tüketebilir. Ya da bugüne kadar çarpmamış bir asteroid Dünya’mızı yok edebilir. En iyi ihtimalle bir milyon yıla kadar Güneş’imiz ölmeye başlayacak. Ve genişleyerek Güneş sisteminde canlı cansız her şeyi yutacak. Onunla birlikte yok olmak istemiyorsak... Yani gitmezsek yok oluruz. Ama başka bir neden daha var...
Nedir?
- Teknolojimiz hayatımızı daha rahat yapmak için çalışıyor ama bir motivasyonumuz olmadığı ve onu bir şey iteklemediği sürece aynı kalıyor...
Bütün eforumuzu daha iyi buzdolapları, daha akıllı televizyonlar için kullanıyoruz...
- Aynen. Bugün kullandığımız cep telefonlarından internete birçok şeyin temelleri İkinci Dünya Savaşı’ndaki araştırmalar sırasında atıldı. Ama son 50 yıldır statik halde. Silkelenmek için böyle bir motivasyona ihtiyacımız var. Mars’a giderek sadece kendimize yeni bir yuva yaratmış olmayacağız, aynı zamanda yeni kuşaklara da büyük işler yapmak için ilham vereceğiz. İnsanoğlu Ay’da ilk yürüdüğü zaman insanlar “Vay canına! Bunu yaptıysak her şeyi başarabiliriz” diye düşünmüştü. Yeni büyük hayaller kurmalıyız. Amerika’ya ilk Avrupalı göçmenler ilk gemiyle 1621’de geldiler. 150 kişi kadarlardı. 30 yıl sonra 30 binden fazlaya çıkmıştı sayıları. Aynı şey Mars’a da olacak.