Güncelleme Tarihi:
Kazancım dünyanın dört bir yanından dostlar
İBRAHİM BAYRAK
Emekli fen bilgisi öğretmeni İbrahim Bayrak (57), Amasya’nın Gümüşhacıköy ilçesindeki organik meyve bahçesinde 2005’ten bu yana eko-turistleri ağırlıyor. Buğday Derneği’nin Tarım Turizmi ve Takası (TaTuTa) projesinin en aktif çiftçisi. Başta Kanada, ABD, İsviçre, Fransa, Malezya, Çin, İsviçre’den olmak üzere bugüne kadar yaklaşık 100 kişi çiftliğinde 10-21 gün kaldı. Çalışma karşılığında herhangi bir ücret ödemeden tam pansiyon konaklıyor ya da sembolik bir ücret ödüyorlar.
Bayrak, 2000’de emekli olunca 10 dönümlük arazisinde elma, şeftali, ceviz, ayva yetiştirmeye başladı. 19 Mayıs Üniversitesi öğretim üyelerinden organik tarımı öğrendi. “2004’te organik tarım üzerine uzmanların katıldığı bir seminer düzenledik. Victor Ananias’la bu seminerde tanıştık. Ertesi yıl TaTuTa’ya katıldım” diyor. Gümüşhacıköy’de birkaç yılda organik tarım yapan çiftçilerin sayısı 25’e, toplam arazi 300 dönüme ulaştı. Fakat bu gelişme uzun ömürlü olmadığını söylüyor: “İlaçsız tarımda kimi zaman hiç ürün alamama riski de var. Örneğin iyi zamanda yılda 50 ton meyve yerine 30 ton meyveye razı oluyorum. Ayrıca ürünü pazarlama zorluğu çekiyoruz. Bu sebeple organik tarımı sürdüren 10 çiftçi kaldı.”
İbrahim Bayrak organik tarımı sürdürmeye kararlı. Önceki ay Leonardo Ömürboyu Öğrenme Programı kapsamında 10 çiftçi arkadaşıyla 15 gün boyunca Almanya, Fransa, Lüksemburg’da ekolojik çiftlikleri gezdi, bilgi alışverişinde bulundu. Bir yandan da yeni hayaller kurduğunu anlatıyor: “TaTuTa sayesinde dünyanın dört bir yanında 100’e yakın dostum oldu. İngilizcemi geliştirdim. Şimdi Amasya’da kırsal doğa turizmini başlatmayı planlıyorum.”
Bu yıl Tohum Takası için dört maratondayım
ZEKİ YEMEZ
Elektrik-elektronik mühendisi ve Açık Radyo programcısı Zeki Yemez (45), yaklaşık 10 yıl önce Victor Ananias kanalıyla Buğday Derneği’ne katıldı. Önce gönüllüleri arasında yer aldı, sonra üye oldu. Çevreci yaşamı savunan Yemez, Adım Adım projesi kapsamında iki yıldır Buğday Derneği’nin projelerini duyurmak, bağış toplamak için maraton koşuyor. Buğday, Adım Adım’ın desteklediği dört sivil toplum örgütünden biri. Geçen yıl derneğin TaTuTa projesi için bağış toplayan Adım Adım ekibi, bu yıl da Tohum Takası’nı duyurmak, destek sağlamak için çalışıyor. Yemez, Avrasya ve Antalya maratonlarında Tohum Takası için koştu. Nisan’da Paris’te, Ekim’de Amsterdam’da yine bu kampanyayı tanıtmak için 40’ar kilometre koşacak.
“Yılın ilk iki maratonundan önce 1200 kişiye elektronik postayla kampanyayı duyurup Buğday Derneği’nin takas projesi için bağışa davet ettim. Bunlardan 77’si bağışta bulundu. Adım Adım’dan diğer arkadaşlarımın da desteğiyle, bağışçıların sayısı daha da yükseldi. Tohum Takası’nı duyurmak, destek sağlamak için koşmak beni mutlu ediyor” diyor Yemez. Gelecek yıl gerekli izinler alınabilirse, bu proje için koşmayı sürdürecek.
Organik büfeyle başladım organik tarım hedefim
BAHRİ AKTUĞ
Kastamonu Cideli Bahri Aktuğ (43), İstanbul Şişli’deki Ekolojik Pazarı’nın organik büfecisi. Çayından meyve suyuna, menemeninden ekmeğine sattığı tüm ürünler organik. Dört yıl önce Buğday Derneği’nin gönüllüleriyle karşılaşmasının hayatında önemli bir değişikliğe yol açtığını söylüyor: “Sekiz yaşında babamla başladım pazarcılığa. 25 yıldır Şişli Pazarı’ndayım. Belediye seyyar satıcıları yasaklayınca bana da bu pazarda bekçilik teklif edilmişti, sonra büfeciliğe geçtim. Ekolojik Pazar kurulduğunda Buğday Derneği’nin gönüllüleriyle tanıştım. Büfemde organik ürünler satmaya başladım.”
Aktuğ bununla yetinmedi. Birder’ın “organik tarıma da başlamalısın” sözü üzerine köyü Alayazı’daki olanakları araştırdı. Su kaynakları ve tarım arazisi kısıtlı olduğu için ormandan toplanan ürünleri pazarlamaya karar verdi. “Orman Bölge Müdürlüğü’yle görüştüm, projemi gösterdim. Köylüye bu alandan toplatacağım ürünleri İstanbul’da pazarlayarak yerel ekonomiye katkıda bulunabileceğimi anlattım. Şişli’ye getirdiğim ilk ürün kestaneydi. Şimdi 25 türde ürüne çıktık” diyen Aktuğ, böğürtlen, mantar, dağüzümü, dikenucu, ısırgan, hatta yabani armut satıyor Ekolojik Pazar’da açtığı tezgâhta. Cumartesi Şişli’de, pazar günü Kartal’da. Kışınsa kurutulmuş nane, adaçayı, kekik, ıhlamurla yetiniyor.
TaTuTa çiftliği kuracağız
UMUT ÇAĞDAŞ ÇELEBİ
Elektronik mühendisi Umut Çağdaş Çelebi (33), geçen yaz mesleki eğitim için yurtdışına gitmeye hazırlanıyordu. Hayatını, kariyerini gözden geçirdi. İzin aldı. Çanakkale’nin Kazdağları’ndaki Buğday Derneği Çamtepe Ekolojik Yaşam Merkezi’ne ekolojik yaşam kursuna katılmak üzere geldi. Geliş o geliş...
“Askerlik hariç, İstanbul’dan uzun süreliğine hiç ayrılmamıştım. Fakat hep doğayı özlüyordum. Şehirdeki anıt ağaçlardan bazılarını arkadaş edinmiştim. Tatillerde mutlaka doğaya çıkıp kamp yapıyordum. Bir gün Kazdağları’nda yürüyüş yaparken Çamtepe’de ders veren Doçent Sinan Canan’la tanışmam dönüm noktası oldu. Canan’ın misafiri olarak dört günlük kursa katıldım. İstanbul’a dönüp istifa ettim, geçen kasımda Kazdağları’na yerleştim.”
Çelebi şu anda Çamtepe’nin gönüllü çalışanı. Geçen yıl burada tanıştığı Atlas Dergisi fotoğrafçısı Şebnem Eraş’la bu yaz evlenip tam anlamıyla Çamtepeli olacak: “Ekolojik bir çiftlik kurup TaTuTa projesine katılmak istiyoruz. Ayrıca bölgedeki çiftçileri organik tarım konusunda bilgilendireceğiz.”
Çamtepe’de uzmanların eşliğinde bitkilerden ilaç yapma (homeopati), gıda atıklarını komposta dönüştürme, doğa gözlemi, yoga, farkındalık, iletişim, permakültür, ekolojik yaşam konusunda atölye çalışmaları düzenleniyor. Felsefe, fizik söyleşileri yapılıyor. Her yaşa hitap eden, akademisyenlerin de ders verdiği bu çalışmalara yurtdışından da katılanlar oluyor. Örneğin geçen yıl ABD’den lise öğrencileri geldi.