Güncelleme Tarihi:
Nasıl hazırlandılar?
Fotoğraf sanatçıları Bülent Özşeker, Edmon Sefer ve Yeşim Tetik’ten oluşan fotoğraf proje topluluğu ‘3f photo collective’, 2005’te Haluk Çobanoğlu yönetimindeki ‘Sur’ konulu eğitsel fotoğraf atölye çalışmasıyla bir araya geldiler. ‘Kentsel Dönüşüm Projesi’ adıyla şantiye alanına çevrilen ‘Süleymaniye’ semtine odaklanıp yaklaşık iki buçuk sene çalışıp 2008’de ‘Üçüncü Tepe’ adlı ilk bağımsız fotoğraf sergilerini açtılar. Her gelenin bir kıyısından tutup çektiği ve kendi değerleriyle yeniden yaratmaya çalıştığı İstanbul’da son senelerde artık birçok kişinin görmezlikten gelemeyeceği büyük bir değişim sürecine tanıklık eden ekip, bu endişeyle 2008 yılında İstanbul’un sur içini fotoğraflamaya yöneldi.
İstanbul’un çeperlerinde yer alan Mahmutpaşa, Laleli, Fındıkzade, Balat, Yedikule ve Fatih gibi yerlerde üç yıl boyunca fotoğraf çeken sanatçılar, İstanbul’un büyük değişimine tanıklık ettiler. Genellikle fotoğraf çekimlerine birlikte çıkan grup, öncesinde keşif gezileri yapıp işin sadece görsel boyutunu değil düşünsel altyapısını da oluşturmak için çeşitli kaynaklardan beslendiler. Çekim öncesi ve sonrasında Haluk Çobanoğlu ile fotoğraflar üstüne tartıştılar. Toplumu doğrudan ilgilendiren kentsel ve ona dair insani meselelerin, gelecek nesillerin görsel belleğinde yer edinmesini sağlamak için de projeyle aynı adı taşıyan ‘Hayali Şehir’ adlı bir fotoğraf albümü çıkarttılar.
Haluk Çabanoğlu editörlüğünde Espas Yayınları’ndan çıkan albüm, sosyolog Orhan Tekelioğlu’nun tarihi yarımadanın sosyokültürel geçmişi ve değişimi üzerine yazdığı yazıyla da desteklendi. Albümde yer alan fotoğraflar metropolün çeperi olarak tarif edilen, Orhan Tekelioğlu’nun deyimiyle tam da şehrin ortasında yer alan çeperde yaşayan insanların hallerini, âdetlerini, eğlenme biçimlerini ve hayatta kalma mücadelelerini yansıtıyor.
Sulukule, İstanbul, 2009 / Bülent Özşeker
Herkes yabancı, herkes yalnız, bir o kadar uzak, bir o kadar yakın, hayata yeniden tutunup var olabilmenin derin endişesiyle geleceğe dönük düşünceler içerisindeki bu eski semt sakininin ‘sessiz isyanı’ deklanşöre basmama neden oldu.
NiÅŸanca, Ä°stanbul, 2009 / YeÅŸim Tetik
NiÅŸanca’nın adı niÅŸan almaktan geliyor mu bilmem ama minik ellerine hiç yakışmayan ÅŸimdilik ‘oyuncak’ olan bu silahların, gerçek iÅŸlevlerini yerine getirir gibi birbirlerini niÅŸan alması belli ki bu yaÅŸlarda sevilen bir obje niteliÄŸini kazanıyor.Â
Sulukule, Ä°stanbul, 2009 / YeÅŸim Tetik
Her şeye rağmen hayat devam ediyor. Kim bilir belki de son sazlı sözlü düğün alayları Sulukule’nin son günlerinde. Enkaz arası sazlı sözlü, davul zurna eşliğinde kız tarafı erkek evine gitmekte.
Topkapı Surları, İstanbul, 2010 / Yeşim Tetik
Sur dibinin son sakinleriyle ağır bir sohbet...
Sarayburnu, İstanbul, 2010 / Bülent Özşeker
Çok sıcak bir yaz sabahı, keyif içinde güne başlangıç yapıp, topluca denize girmeye hazırlanan bir grubun kimilerine göre sıra dışı halleri bu kareyi çekmeme vesile oldu.
Balat, Ä°stanbul, 2010 / YeÅŸim Tetik
Kaosun içinde devam eden ve paylaşılan sevinçler...
Sulukule, Ä°stanbul, 2009 / YeÅŸim Tetik
Son bir hatıra fotoğrafı yerle bir olmuş Sulukule’nin harap sokaklarında. Geride bırakılmak zorunda kalmış yaşanmışlıklar fakat her şeye rağmen umutla geleceğe doğru atılacak yeni adımlar...
Mevlanakapı, İstanbul, 2009 / Edmon Sefer
Kara surları boyunca kurulan kullanılmış eÅŸya satışı yapılan pazardan bir kare. Ailesini bir ÅŸemsiye ile güneÅŸten koruyan orta yaÅŸlı satıcı, kukla maymunla ilgileniyor. Sur vasıtasıyla ‘olaÄŸan’ dünyadan izole olan, dağınıklık ve kir pas içindeki ortamda, adamdan yansıyan ÅŸefkat ve koruma, aile ile dayanışma duygusu, satıcının elden çıkartacağı eÅŸyaya bile özenle adeta sevgiyle yaklaÅŸması bu enstantanenin alınmasına sebep oldu. Â