Havadar bir yere git, ÅŸarap iç, beni düÅŸün ve yaz

‘Bu kadından bu ses nasıl çıkıyor cümlesini’ her fırsatta söylettiren nadir isimlerden biri. ÇoÄŸunluk onu ‘Zenci gırtlaklı beyaz ÅŸarkıcı’ olarak tanıyor. 1998’den beri müzik piyasasının içinde olan Burcu GüneÅŸ, üçüncü albümü ‘Ay Åžahit’i piyasaya çıkardı. ‘28 yaşındayım ama bu yaşıma kadar sekiz hayat yaÅŸadım gibi geliyor. ÇocukluÄŸum, ergenliÄŸim, genç kızlığım, kadınlığım... Bu albümde kendi içimde yaÅŸadığım tüm hayatları anlatıyorum.’ GüneÅŸ, son kasetinde beste ve söz yazarı olarak da karşımıza çıkıyor. Çıkış parçası Ay Åžahit dahil olmak üzere sekiz beste yapmış. Nazan Öncel, Aysel Gürel, Mert Ekren gibi isimlerle de çalışan sanatçı, dünya gözüyle bir de Sezen Aksu ÅŸarkısı okumak istemiÅŸ ama kısmet olmamış. Minik Serçe ona beste vermemiÅŸ, yol göstermiÅŸ: ‘Sen üreten bir insansın. Yazdıkların güzel. Daha iyisini yazmak için, havadar bir yere git, bir kadeh de ÅŸarap iç.’ Burcu GüneÅŸ nasihatı dinlemiÅŸ ve ortaya Sezen Aksu ve Meral Okay’ın ortak hikayesini anlatan ‘Uyan’ isimli ÅŸarkı çıkmış. Albümde iki tane Nazan Öncel bestesi var. Nazan Öncel harika bir kadın. Birbirimize çok benziyoruz. Ben de onun gibi titiz ve mükemmeliyetçiyim. Zaten bana ‘Sen benim kızım mısın? Bazı ÅŸeyleri benden görüp yapıyor gibisin’ diyor.Müzik size babanızdan miras galiba?- Aynen öyle. Müzik benim genlerimde var. Babamın, amcamın ve babaannemin sesi çok güzeldi. Müzik dolu bir evde doÄŸdum. Babam gitarist ve solistti. Sürekli evde prova yapardı. Bütün hayatı müzikle geçti. BaÅŸka bir iÅŸi yoktu. Barlarda, otellerde, gece kulüplerinde sahneye çıkardı. Bu iÅŸle hayatını kazanıyordu. Babanıza aşık mısınız? - Babam benim müzik öğretmenim, beni ilk keÅŸfeden, bana müziÄŸi anlatan adam, ilk sahne partnerim; kısacası her ÅŸeyim. Sayesinde ilkokulda Chicago’lar falan dinliyordum. Ä°kinci albümümden sonra vefat etti. Aniden, kalp krizi geçirdi. Bana çok geniÅŸ bir müzik arÅŸivi miras bıraktı. Bugünlerimi görmesini çok isterdim. 98’de Ä°stanbul’a gelip albüm çıkardınız. Sizi kim, nasıl keÅŸfetti? - 93 yılında çalıştığım yerin patronuyla evlendim. 18 yaşındaydım. Üç yıl evli kaldım. BoÅŸanınca annemin yanına Ä°zmir’e yerleÅŸtim. Ä°zmir’de Efes Oteli, Envelo Bar gibi yerlerde caz söyledim. Bir yandan da reklam cıngılları seslendiriyordum. Bir demo kaset doldurup, Ä°stanbul’a Raks’a yolladım. Çok beÄŸenmiÅŸler. Koray SarıtaÅŸ, Nina Varon, Garo Mafyan tarafından Ä°stanbul’a çaÄŸrıldım. Ä°lk albümümü bu ekip hazırladı. Üçüncü albümünüzü çıkardınız, altı yıldır piyasadasınız. Ama size hálá yeni çıkmış ÅŸarkıcı muamelesi yapılıyor. Patlama diye tabir edilen o durum sizde yaÅŸanmadı. Neden?- Çünkü sadece iÅŸiyle gündemde olan bir insanım. Gece hayatım yok. Albümümü yaparken iki yıl kapanıyorum. Biraz içe dönük yaşıyorum. Bu albümde sekiz besteniz var. YorumculuÄŸunuz kadar besteciliÄŸiniz konusunda da iddialı mısınız? - Benim daha önceki albümde de dört sözüm, iki bestem vardı. Çok küçük yaÅŸtan itibaren yazıyorum. Ama daha yolun başındayım. Sezen Aksu ile nasıl tanıştınız? - Ä°stanbul’a geldiÄŸim ilk aylardı. Stüdyoda okuma yapıyordum. Sezen Aksu da oradaymış, ‘Kim bu kız’ diye içeri daldı. Åžarkıyı bitirene kadar öpücükler göndererek dinledi. Bitirince içeri girdi. Beni havaya kaldırıp, kucakladı. Aksu’dan beste almak istemiÅŸsiniz ama olmamış galiba? - Albüm çalışmaları sırasında ondan beste almak için gittim. Dünya gözüyle bir Sezen Aksu ÅŸarkısı okumak istedim. Yanımda albümün hazır olan ÅŸarkılarını da götürdüm, bayıldı. Karşısında üreten birini görünce mutlu oldu. Uyan ÅŸarkısının melodisini dinlediÄŸi zaman çok beÄŸendi. Bana ‘Sen tamamsın. Kendin yazabiliyorsun, devam et’ dedi. Belki de bende ilk söz yazmaya baÅŸladığı zamanlarki halini gördü. Bir de nasihat etti. ‘Havadar, manzaralı bir yere otur, bir kadeh ÅŸarap al. Beni düşün ve yaz.’ Tam da o günlerde gazetede Meral Okay ile yapılmış bir röportaj okudum. Uyan’ın sözlerini yazarken Sezen Aksu ve Meral Okay’ın ortak hikayesinden yola çıktım.Nasıl bir hikaye bu? - Herkes biliyor aslında. Åžarkıyı dinleseniz anlarsınız. Sözler şöyle: ‘Yıllar sonra / Hatıran kokun dün gibi yakın / Duam aÅŸkım bitmedi / Ayrı düştük / Aynı yüzde iki damla yaÅŸ gibi / Bazen gücüm yetmiyor /Sevgilim uyan gel / Ne olur bitsin bu hasret... Â