Sadi ÖZDEMİR
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 13, 2008 00:00
İşçi bir babanın oğlu olarak hayata atılan Ali Rıza Akmaz, "Çalışan çocukların çok parası oluyordu ben de onlara özendim ve okulu bırakıp çıraklığa başladım. Kalıpçı ustası oldum, askerden dönünce çocukluk arkadaşımla kendi işimizi kurduk" diyor.
Akmaz’ın şirketi Özaltın Düğme, yılda 90 ton zamak işleyip konfeksiyon, çanta, ayakkabı firmalarına ’metal düğme ve toka ’ üretiyor.
BABASI fabrika işçisi olan Ali Rıza Akmaz’ın 1993’te, çocukluk arkadaşı İrfan Yıldırım ile ortak kurduğu iş büyüdü ve 15 yılda konfeksiyon, çanta, ayakkabı ve PVC pencere sanayicilerine metal düğme, aksesuar, yan sanayi parçaları üreten bir şirkete dönüştü. Babasının kendisini okutmak istediğini söyleyen Ali Rıza Akmaz, "Ancak çalışan çocukların çok parası oluyordu ben de onlara özendim ve okulu bırakıp çırak oldum. Kaportacıda, tornacıda çalıştım. Sonunda kalıpçı ustası oldum. Askerden dönünce de çocukluk arkadışımla kendi işimizi kurduk" diyor. Akmaz’ın şirketi Özaltın Düğme Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.’nde (Özaltın Düğme) 40 kişi çalışıyor ve firma yılda 90 ton zamak (bakır alüminyum karışımı metal) işliyor. 2007’de 1.3 milyon YTL ciro yapan firma bu yıl 2 milyon YTL ciro hedefi koydu. Ali Rıza Akmaz şöyle başlıyor girişimcilik öyküsünü anlatmaya: "1970 doğumluyum. Babamlar 1969’da Adapazarı’ndan İstanbul’a göçmüşler ve babam Levent’te bir fabrikada işçi olmuş. Ben orta birinci sınıfta okulu bıraktım. Çünkü, çalışan arkadaşlarımın çok parası oluyordu. Okumayacağım diye diretince önce bir kaportacıya verdiler. Orada 1.5 sene çalıştım. Daha sonra tornacıya girdim. İş çok tekdüze gelince 1 sene kadar çalışıp ordan da ayrılarak torna üzerine kalıpçılığa girdim. Askerliğe kadar kalıpçılıkta çalıştım ve usta oldum. Yetiştiğim yer çok iyi kalıpçıydı. "
Askerlik bitti iş kuralım
Askerlikten sonra kalıpçı ustası olarak bir firmaya girdiğini ancak bir süre sonra çocukluk arkadaşı İrfan Yıldırım’ın teklifi üzerine iş kurma kararı aldıklarını belirten Ali Rıza Akmaz, "İrfan bana, ’senin mesleğin var, ağabeyin de kalıpçı. Siz kalıp yapın ben pazarlamasını yapayım’ dedi ve başladık. İrfan, Mahmutpaşa’da tezgahtarlık yapıyordu ve satış konusunda çok iyiydi" diyor. Ali Rıza Akmaz şöyle devam ediyor: "Bir süre sonra Topçular’da 25 metrekarelik bir dükkan tuttuk. ’Nasıl dolduracağız’ diyorduk. Asma kata çok güzel bir ofis yaptık. Ürünü (metal düğme) yapıyor, dışarda kaplatıp toptancılara satıyorduk. Dışardaki işlere peşin ödüyorduk. Kaplamacı bizi ziyaret etmek istedi. Gelince ofisimize aldık. Adamın çok hoşuna gitti. ’Güzel ofisiniz varmış, siz işi bitirmişsiniz’ dedi ve aylık açık hesap çalışmayı önerdi."
Ceyo bizi keşfetti
Toptancılara ürün verirken, terlik sanayisinin ünlü markalarından Ceyo tarafından keşfedildiklerini anlatan Ali Rıza Akmaz, şöyle konuşuyor: "Ceyo bizi keşfetti. Bir gün Ceyo’dan aradılar ama Ceyo’nun ne olduğunu bile bilmiyorduk. Ceyo Türkiye’nin en iyi terlik firmalarından biriymiş. ’Terlik tokası yaptıracağız gelin görüşelim’ dediler. ’Gelemeyiz çok yoğunuz’ dedik. Bir daha aradılar ve adres aldılar, dükkana geldiler. Bize ’şu tokayı yapabilir misiniz’ dediler. ’Yaparız’ dedik ve kalıbını çıkarıp numuneyle Ceyo’ya gittim. ’Tamam’ dediler. ’5 bin çift üretin’ dediler. Mükemmel adetlerde üretim yaptık ve yapmaya da devam ediyoruz. Ceyo bizim için kaldıraç oldu."
Çırak Ali Rıza Akmaz nasıl fabrikatör oldu
Ali Rıza Akmaz, tornacı çırağı olarak başladı ve iyi bir kalıpçı ustası oldu.
Askerden gelince, kalıp imalatına ve metal düğme üretimine başladı.
Toptancılara ürün verirken, terlik sanayicisi Ceyo tarafından keşfedildi.
Metal düğmede en ididalı üreticilerden biri oldu, Merter’de showroom açtı.
Zamakta kalıpta iddialı konuma gelince pencere sanayicilerinin de zamak parçalarına kalıp yapmaya başladı.
Akmaz’ın şirketi 2007’de 1.3 milyon YTL ciro yaptı, bu yıl 2 milyon YTL bekliyor.
Şu anda 1750 metrekarelik bir tesiste üretim yapan firma, Taşoluk’da bir arsa aldı, yeni yatırım düşünüyor.
Pencereciye 60 ton zamak kullanıyoruz bu iş düğmeyi aşacak
ÖZALTIN Düğme’nin sahibi Ali Rıza Akmaz, şöyle devam ediyor: "Düğme, toka aksesuar için yılda 90 ton zamak kullanıyoruz. Son yıllarda fazladan 60 ton zamak da pencere sanayicileri için kullanmaya başladık. Bir gün Alman GU geldi ve pencere karşılıkları içindeki küçük bir zamak parçayı üretip üretemeyeceğimizi sordu. Kalıbını yaptık ve üretimi başardık. GU’ya üretimimizi diğer firmalar da duydular ve bize geldiler. Çünkü bu ürünün kalıbı çok ince ve hassas. Bu üretimimiz düğmeyi de geçecek gibi."