Hande gibi gelin istemem

Güncelleme Tarihi:

Hande gibi gelin istemem
OluÅŸturulma Tarihi: Eylül 26, 2006 00:00

Eski dizi ve program partneri Hande Ataizi ile "Bunu Yayında Söyle" adlı yeni bir programa başlayan Cem Davran, Kelebek'e şok açıklamalarda bulundu. Davran, Hande Ataizi'ni çok sevdiğini de sözlerine ekledi.

Haberin Devamı

Oğlum Hande’yle evleneceğim derse engellerim

Cem Davran, üç yıllık sessizliğini bir dizi ve şov programıyla bozdu. Gösteri dünyasının içinde olan, şov programları sunan ama Türkiye’deki yapılışından dolayı şovmenliği kabul etmeyen Davran, meslektaşları hakkında ilginç açıklamalarda bulundu.

n "Bunu Yayında Söyle"nin yaratıcısı sizmişsiniz. Nasıl ortaya çıktı bu format?

- Evet. Bu benim hayalimdi. Yaklaşık iki yıl önce tasarladım bu formatı. Hep kulisler merak edilir ya, oradan yola çıkarak hazırladım. Tabii Fatih Aksoy ve Hande Ataizi olmasa, bunu gerçekleştiremezdim.

n Peki... Cem Davran, bir "ÅŸovmen" mi?

- Kendimi hiçbir zaman "şovmen" olarak tanımlamam.

n Neden?

- Çünkü şovmenlik bambaşka bir içerikte kullanılıyor artık. Tamam bana şovmen denilmesinden rahatsızlık duymuyorum ama benim yaptığım daha aktüel bir şey.  Genelde espri kabiliyeti, sempatisi, pratik zekası, espri zamanlaması olan ve yayın akışını kurtaracak insanlar, hemen şovmen oluyor.  Bunların yanında teatral bir sunum, aktüel bir şeyler de gerekiyor.

Haberin Devamı

n İnternet ortamında en çok eleştirilen isimlerdensiniz. Mesela eskiden sizi çok beğenenler, yaptığınız şov programlarından dolayı sizden nefret eder olmuş. Çünkü çok sulu bulunuyorsunuz?

- İnternet ortamını sahte ve cesaretsiz buluyorum. İnsanın söyleyecek fikirlerinin olması, bunu söylemek istemesi doğaldır. İşin çirkin yani, bunu nickname kullanarak yapmaları. Bu korkaklıktır!  Benim için, "Mehmet Ali’nin başlattığı şaklabanlık düzeyinde sunucu" diyenler de oldu, "Orhan Boran gibi bir sunucu-şovmen" diyenler de... Tabii ki, benim tercih ettiğim, ikincisidir. Yaptığım da odur zaten. Ben, Mehmet Ali tarzında bir adam değilim.

M. ALÄ° BENÄ° SEVMEZ

n Nasıl bir adam değilsiniz?

- Çok farklıyız! Doğrusunu istersen, bazı mesleki benzerliklerimiz de yok değil. O da tiyatro kökenli, ben de. Onun da seslendirme kökeni var, benim de öyle. Algılamamızda yakınlık olabilir. Söylediklerim sakın yanlış anlaşılmasın. Ben Mehmet Ali’yi çok severim, çokta inanırım, çok yetenekli bulurum ve hoşuma da gider yaptıkları. Sadece itirazım şunadır; ben farklı bir şey yapıyorum, Mehmet Ali bambaşka bir şey yapıyor. Benzerliklerimiz olabilir ama farklı şeyler yapıyoruz. Kulvarımız farklı.

Haberin Devamı

n Nedir farklılığınız?

- Ben o kadar sınırlarda dolaşmıyorum. Dolaşamam da zaten, benim stilim o değil. Aslında ben böyle röportajlardan pek hoşlanmıyorum. Sonuçta Mehmet Ali benim arkadaşım. O benden pek hoşlaşmaz onu bilirim. Ama ben hakkikaten onu çok severim.

n Mehmet Ali Erbil, neden sizden hoşlanmıyor?

- Bilmiyorum ama onunla birlikte yaptığımız işler hep güzel olmuştur.

ÇAPKINLIK YAPTIM

n Peki... "Karım beni aldatırsa kapının önüne koyar, bir de döverim" demişsiniz. Hatırı sayılır bir maçosunuz?

- Böyle hissediyorum. Ama başıma böyle bir şey gelse nasıl tepki veririm bilmiyorum... Kadının aldatmasıyla, erkeğin aldatması aynı şey değildir. Maço bir tavır gibi algılanabilir bu söylediklerim. Ayrıca da evet, hatırı sayılır bir maçoyum! Varoluşun kendine ait bir dengesi vardır. Bu dengede cinsiyetlerin yerleri çok nettir. n Yani, ’Çapkınlık erkeklerin doğasında vardır, sağlıklı adam, çapkın olur’ mu diyorsunuz?

- Evet, saÄŸlıklı bir adam, çapkın olur. Ama yapar, yapmaz o ayrı. Bir bakış da çapkınlıktır. Çapkınlık yaptım mı, yaptım tabii. BilmediÄŸim, tanımadığım insanların özel hayatıma girmelerine, deyim yerindeyse "bekaretimi bozmalarına" izin vermedim. Özel hayatıma karıştırtmam hiç kimseyi. Ben, gece arkadaÅŸlarımla barlara giderim, gezerim, tozarım. Ä°steseler bana çok tuzak kurabilirlerdi. Ama ben buna izin vermedim. Benim ayarım var.  EÅŸime her ÅŸeyi açık söylerim; "ArkadaÅŸlarımla çıkıyorum, gece geç geleceÄŸim veya gelmeyeceÄŸim" derim. Ben kendime böyle bir hayat kurdum. Ben bir karar veririm, 6 ay evden çıkmam. Çocuklarıma ders çalıştırırım, evde tamir iÅŸi varsa onu yaparım. Ama kafam bozulursa arkadaÅŸlarla çıkar dolaşırım. Ben yaptığım herÅŸeyin bedelini kendi dünyamda ödedim.Â

Haberin Devamı

HANDE GÄ°BÄ° GELÄ°N OLMAZ

Hande’yi insan olarak çok seviyor ve önemsiyorum. Bence artık onun için kritik bir dönem başladı. 33 yaşında ve yeteri kadar hata yaptı. Biliyorum oyunun kuralı, kuralsızlıktır ama Hande kuralsızlığa boyun eğmeyecek kadar yeteneklidir. Bana her yerde Hande’nin sorulması çok normal. Çünkü yıllardır onu karımdan daha çok görüyorum. Hande, iyi bir evlilik yapmak, biraz bu dünyadan uzaklaşmak istedi ama başaramadı. Kehanette bulunmayayım ama bundan sonra yapması da zor. Ona da söylüyorum. Eğer günün birinde oğlum, "Hande Ataizi ile evleneceğim baba" diye gelse, kesinlikle engel olurum. Şaka bir yana bizim işimiz aile kızının yapacağı bir iş değil.

Haberin Devamı

HÜLYA DA YILMAZ DA AYDIN DEĞİL!

Yılmaz Erdoğan ve Hülya Avşar, bu ülke için çok hayati konularda, duygularını, düşüncülerini anlatan mektuplar yazdılar. İyi niyetli olduklarından kesinlikle kuşkum yok ama yaptıklarını doğru bulmuyorum.

Kimileri bunun bir aydın sorumluluğu olduğunu düşünebilir ama Yılmaz da, Hülya da ben de aydın falan değiliz. Biz sadece ünlüyüz!

Belki bu arkadaşlarım söylediklerime kızacaktır ama doğrusu bu. Şimdi burada ’aydın’ olmanın özelliklerini sıralamayayım. Fakat şu bir gerçek ki bizim gibi insanlarla bu tanımın örtüşmediği kesin. Yaptığım bir öz eleştiri değil, bir durum tespitidir.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!