Güncelleme Tarihi:
Yazın az ağlayın
EĞER, Antalya gibi sıcak bir kentte yaşıyorsanız veya uzun süreli tatile geldiyseniz, benden size tavsiye; gözyaşlarınızı tasarruflu kullanın. Çünkü, yazın o kavurucu sıcağı, parlayan o güneş, sizin haberiniz bile olmadan gözyaşlarınızı buharlaştırıp, göz pınarlarınızı kurutuyor. Anlayacağınız, yazın gözyaşı dökmek için kendinizi fazla zorlayıp göz pınarlarınızı iyice kurutmayın.
Gözyaşı, ağlamanın dışında lens takanlar için de oldukça önemli... Sulu gözlü iseniz lens takmanızda bir zarar yok. Ancaaaak, kuru gözlerde problem var. Hele bir de mevsimlerden yaz ise durum daha da vahim. Çünkü, kuru gözlere takılan lensler, yanma ve batma gibi problemleri de beraberinde getiriyor. İşte, bu işin uzmanı göz doktoru Kemal Sağnak'ın söyledikleri;
‘‘Antalya'da yaşayanlar buharlaşmadan dolayı gözyaşlarını fazlaca tüketiyorlar. Gözyaşı azalınca, kornea tabakasına kolaylıkla hastalık bulaşıyor, şeffaf cam gibi olan kornea tabakası bir anda buzlu cama dönüşüyor. Bu da, gözü ışık geçirmez duruma getiriyor.’’
Lensler uzman kontrolünde takılmaz, kullanım tarifesine dikkat edilmezse, sorun daha da büyüyor. Hem de, ileri boyuta ulaştığında körlüğe bile yol açabilecek kadar büyük bir sorun ortaya çıkıyor.
Güneşin artık kendisini iyice hissettirdiği Antalya'da, Dr. Kemal Sağnak ile lensi, güneş gözlüğünü, kısaca insanların ruhunun penceresi gözü konuştuk.
Lens kullanımı Antalya'da ne durumda?
Antalya, turizm kenti olduğu için diğer illere göre kullanım oranı daha fazla. İnsanların yaşam düzeyleri daha yüksek. Kozmetik anlayışı farklı.
Erkekler mi, kadınlar mı daha çok kullanıyor?
En çok bayanlar.
Tercih ettikleri renk hangisi?
Tabii herkes, kendi tenine uygun olanı, kendi güzelliğini artırıcı olanı tercih ediyor. Genellikle de gri, mavi, yeşil.
Hiç siyah lens isteyen oldu mu?
Siyah lens isteyen pek olmadı. Ancak, siyah lens de var. O da gözün iris tabakasında bir bozukluk varsa tercih ediliyor. Tedavi edici özelliği nedeniyle siyah lens kullananlar var.
LENSİN ZARARI
Lensin bir zararı var mı?
Lens, bir uzman kontrolünde takılmazsa tabii ki sorunlar çıkıyor. Rastgele takılan lenslerde gözde keratik adı verilen bir hastalık oluşuyor. Eğer, hastalık ileri boyuta ulaşır tedavi edilmezse körlüğe yol açabilir.
Hijyenik olmayan lensleri nereden alıyorlar?
Lensler zaten steril şartlarda olmalı. Benim söylemek istediğim uzman denetiminde takılması. Yani, lens ve göz uyumu çok iyi saptanmalı. Kontakt lens, görme için çok önemli olan kornea tabakasının üzerine takılıyor. Uyumsuzluk gözde problem çıkarır. Bunun yanında, her göz kontakt lens takamaz. Mesela, bazı gözlerde gözyaşı salınımı yeterli değildir. Bu durumda, kesinlikle lens takılmaması gerekir.
Gözyaşının ne gibi fonksiyonu var?
Gözyaşı kayganlığı sağlayıp yanma, batma gibi problemleri önlüyor. Hele, Antalya gibi güneşi bol bir ilde buharlaşmaya bağlı olarak gözyaşları da buharlaşır. Durum böyle olunca, gözyaşları azalır ve göz batmaları, yanmaları daha çok yaşanır. Gözyaşı yeterli ama gözyaşı buharlaşması fazladır. Gözde salgılanan yaş normal de olsa, başka kentlerde yaşayan insanlara göre buharlaşma fazla olur. Yeterli üretim olmazsa sorun daha çok olur. Gözyaşı azalınca kornea tabakasına kolaylıkla hastalık bulaşır, şeffaf cam gibi olan kornea tabakası bir anda buzlu cama dönüşür. Işık geçirmez duruma gelir.
UYUM SORUNU
Sulu gözlülük bedensel bir rahatsızlık mı?
Normal insanda dakikada 2 milimetreküp gözyaşı üretimi olur. Sulugözlülük daha çok insanın psikosomatik durumu ile ilgili.
Lenslerin doktorlar tarafından mı takılması lazım?
Şu anda gözlemlerimiz o ki, bazı optiklerde optisyenler tarafından da takılıyor. Oysa, bu bir uzmanlık işidir. Onların kontakt lens ile gözün uyumu ile ilgili bir bilgiye sahip olduklarını zannetmiyorum. Kontakt lens o gözle uyum sağlıyor mu?.. Veya, o göz kontakt lens takmaya uygun mu?.. Buna dikkat ettiklerini zannetmiyorum.
En çok hangi numaraya kadar lens var?
0.25'ten başlar 15-20 numaraya kadar takılan lensler var
GÖZLÜKTEN FARKI
Fonksiyonel bakımından gözlük camıyla arasında bir farkı var mı?
Kontakt lens gerçeğe daha yakın gösterir. Gözlükte numara büyüdükçe objeleri normalden daha farklı görürsünüz. Eğer taktığınız gözlük numarası eksi ise objeleri küçük ve parlak görürsünüz. Artı ise büyük görürsünüz. Bundaki oran yüzde 25'tir. Kontakt lense geçişte bu derece yüzde 8'e iner. Kontakt lensin böyle bir avantajı olduğu gibi bir avantajı da görüş alanıdır. Gözlük taktığınız zaman görüş alanınız daralır. Halbuki kontakt lenste böyle bir durum yoktur. Başka bir avantajı ısıları... Farklı ortamlarda buharlaşma yapmaz. Gözlük camları gibi buğulanmaz. Bunlar kontakt lensin avantajları. Dezavantajları da var. Kullanıma dikkat edeceksiniz. Sabah takıp, akşam çıkaracaksınız. Solisyonlarına dikkat edeceksiniz. Haftada bir protein tableti temizliği yapacaksınız.
Lens zahmetli iş galiba?
Bir çeşit lens üretildi. Takıyorsunuz bir ay boyunca, gece gündüz gözünüzde kalıyor. Bir ay sonra çıkarıp atıyorsunuz. Bu da kontakt lenste son aşamalardan birisi. Öyle bir maddeyle yapılmış ki, gece gündüz gözünüzde kalsa bile gözün beslenmesi bozulmuyor. Şimdiye kadar alıştığımız lenslerde gece çıkarmamızın nedeni gözün gece beslenmesini sağlamaktı.
Fiyatlar ortalama nasıl?
Öyle çok çeşit var ki. Günlük, aylık, yıllık lensler var. Bir ay boyunca gözde kalan var. Renkliler var. Renklilerin de firmalara göre çeşitleri oluyor. 100-150 marktan 500-550 marka kadar değişen fiyatlardan lens bulmak mümkün.
HAYVANLARA LENS
Evcil hayvanlarına lens taktırmak isteyen çıkıyor mu?
Hiç rastlamadım. Ama, takılır neden olmasın.
Sokakta seyyarlarda satılan gözlükler alınmalı mı?
Farzedin üzerinize kıyafet alıyorsunuz. Yeterli paranız varsa seyyardan mı alırsınız, kaliteli bir firmanın ürününümü tercih edersiniz? İşte, gözlüğe de aynı felsefeyle bakabilirsiniz.
Gözlüğün asıl amacı ne olmalı?
Güneşe ve ultraviyole ışınlarına karşı koruyucu olmalı.
Her koyu renkli gözlük bu işlemi görür mü?
Tabii ki görür ama fark da olur.
Güneşten korunacağım derken, gözlere de zarar verilebilir mi?
Zarar görme değil de, gözün rahat etmesi olayı var. Öyle bir gözlük takarsınız ki gözünüzü yorar. Gözünüzü dinlendireceğim diye yormuş olursunuz. Kalite farkı burada ortaya çıkar.
KÖR RÜYA GÖRÜR MÜ?
Gözler yalan söylemez derler, gerçekten gözler yalan söylemez mi?
Gözler insanların duygularını aksettirir. İyi göz okumasını bilen insanın iç dünyasını gözlerinden okur. Bu bir altıncı his bence. Herkesin karşıdakinin bakışlarını okuması farklı olur. Hüzün ve sevinç insanın gözünden belli olur. Gözler ruhun dışarıya açılmış penceresidir denir.
Hayatında hiç nesne görmemiş doğuştan kör bir kişi, rüya görür mü?
Körlerin rüya görüp görmediğini bilmiyorum. Ancak, insanların öğrenmesinde görmenin büyük önemi var. Şu bir gerçek ki, bilinç altına itilen şeyler, uykuda bilinç alanına çıkar. Körler rüya görseler bile anlatamazlar. Çünkü, bu alanda öğretileri yoktur.
KİM KİMDİR
Dr. Kemal Sağnak
1957'de Sıvas'ta doğdu. İlk öğrenimini burada, orta öğretimini Ankara Çankaya Lisesi'nde tamamladı. 1979 Ankara Tıp Fakültesi mezunu. Uzmanlığı aldığı 1983 yılından bu yana, çeşitli illerde göz doktoru olarak görev yaptı. Halen, Antalya SSK Bölge Hastanesi'nde göz hastalıkları uzmanı olarak çalışıyor. Eşi de kendisini gibi doktor ve bir çocuk babası.