Haftanın albümleri

Güncelleme Tarihi:

Haftanın albümleri
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 05, 2012 20:20

Haberin Devamı

ÇEŞİTLİ SANATÇILAR
MADE IN THE 80’S
Sony Music

Müzikte devrimlerin gerçekleştiği ‘80’li yılların parlak günlerine geri dönüyoruz! O yılları yaşayanların kayıtsız kalamayacağı, üstelik yeni neslin de aşina olduğu şarkılardan oluşan benzersiz bir albüm arşivlerdeki yerini alıyor. Michael Jackson’ın gençlik yıllarını sahnelerde beraber geçirdiği kardeşleri The Jacksons, George Michael’ın müzik hayatına başlarken kurduğu ve albüm satışları 30 milyonu bulan grubu Wham!, Latin pop müziğin kraliçe tacını Miami Sound Machine topluluğundayken alarak solo kariyerindeki farklı çalışmalarıyla dünyaca tanınan Gloria Estefan, unutulmaz şarkıların grubu Boney M, geçtiğimiz aylarda aramızdan ayrılan ölümsüz ses Whitney Houston, akıllardan silinmeyen hit şarkılarıyla o dönemleri yaşatan isimler; Modern Talking, Samantha Fox, Cyndi Lauper, The Bangles ve Men at Work bu albümde! Ayrıca ‘70’lerin disko zamanlarından bugüne aralıksız müzik yapan efsaneler; Earth, Wind & Fire, Oddysey, Hall & Oates, bugün kitleleri pistlerde coşturan elektronik dans müzik tarzının ortaya çıkmasına sebep olan Italio Disco ve Euro dans akımlarının öncüleri; Gazebo, Ivan, Spagna, Fox the Fox ile Time Bandits de unutulmaz şarkılarıyla bu toplamadalar. 2 CD, toplam 35 şarkı, karşı konulmaz eğlence...

Haberin Devamı

INNA MODJA
LOVE REVOLUTION
Warner / SCPP / EMI

Haftada 5 albüm kritikliyor olmanın (Ayrıca Blue Jean ve Headbang için yazdıklarımı saymıyorum.) getirilerinden biri; göz önünde olan albümlerin, sanatçıların ve grupların dışında kalanları da, rafların ‘çok satanlar’ kısmında olmayanları da, pek kimseler tarafından konuşulmayan gizli cevherleri de keşfedebilme şansına sahip olmaktır. Üstelik böyle zamanlarda dinlenen şeyden daha çok keyif alındığını düşünüyorum. Müzik biraz bencil bir tepki yaratır dinleyen üzerinde. Fazla paylaşıldığında, çok fazla kişi tarafından bilindiğinde eski değeri kalmaz. Önemli olan; bu bencillikle iyi olanı kötü görme refleksinden kurtulabilmektir. İyi bir şey popüler olsa da, olmasa da iyidir kısacası. Gelelim Inna Modja’ya... Kendisi de benim için yeni keşiflerden biri oldu. Uzun süre kendi kendime mırıldandım şarkılarını. 1984 Mali doğumlu siyahî güzel, Fransa çıkışlı bu ikinci albümüyle kaliteli bir pop performansına imza atmış. Biraz Alanise Morisette, biraz Natasha Bedingfield, biraz Lily Allen ve biraz da Amy Macdonald’ın birleşimini düşünün... Kafanızda oluşan ses kuşağı manzarası kişisel zevkinize sesleniyorsa bu albümü seveceksiniz. Toplam 14 şarkının yer aldığı ‘Love Revolution’ bence tam bir ‘yaza merhaba’ albümü.

Haberin Devamı

MUSTAFA CECELİ
ES!
DMC

Yeni nesil, Mustafa Ceceli’yi bir pop şarkıcısı olarak tanıyor daha çok. Aslında o yıllardır işin mutfağındaydı. Kenan Doğulu’nun ‘Demedi Deme’ (2003) albümündeki ‘Aklım Karıştı’ şarkısının düzenlemesi ona aittir mesela. Zaten o şarkıda yaptığı başarılı düzenleme sonrasında Sezen Aksu’ya kadar uzanan müzik yolculuğu başlamıştı. Sezen Aksu’ya hem albümlerinde hem de sahnede eşlik etmeye başlayan Ceceli’nin imza attığı aranjeler büyük ilgi gördü. Zaten bugüne kadar Tarkan, Ajda Pekkan, Sertab Erener, Nilüfer, Aşkın Nur Yengi, Emre Altuğ, Nil Karaibrahimgil, Emre Aydın, Murat Boz ve pek çok sanatçının albümlerinde aranjör olarak çalıştı. 2009’da çıkardığı ilk solo albümüyle ise sesiyle de iddialı olduğunu göstermek istiyordu. Gösterdi de. Türkiye’deki düşük kaliteli pop müzik sahnesinde son birkaç yıldır çıtayı yükseltmeye çalışan tavrıyla takdirimizi kazandı Ceceli. Şimdi ikinci albümünde de aynı tavrı devam ettiriyor. Vıcık vıcık, ‘İyi ki gittin, kurtuldum senden!’ kafası dışında Türkçe pop olabileceğine inanmayanları bu albüme alalım. Üstelik tekdüze olmayan besteler, eşlik edilesi nakaratlara sahip düzenlemeler ve benim özellikle dikkatimi çeken enstrümantal zenginlik de cabası. İyi Türkçe pop arayana...

Haberin Devamı

DENİZ
İKSİR
Taşoda / Ellipsis

Deniz Pazarcıoğlu müzikle iç içe büyüyenlerden. İlkokula başlayana kadar gırgır sapından yaptığı mikrofon ve oyuncak gitarla evde konserler verirmiş. Sahneye ilk olarak 1986’da adım atmış ve bir daha da kopmamış müzikten. Ortaokul yıllarında The Beatles’ı tanıyıp John Lennon’ı idolü yapan Deniz, kendini bir süre şiire vermiş ama bakmış melodisiz olmuyor, beste yapmaya başlamış. Üniversite hayatı, ardından yoğun bir iş hayatı derken, ‘İksir’ onun yıllar sonra hayalini gerçekleştirdiği ilk albümü. Aşk ve ayrılık üzerine yazılmış (Türkiye’de çıkan albümlerin %90’ında olduğu gibi!) duygusal şarkılardan oluşan albümdeki 8 şarkının sözü ve müziği Deniz’e ait. İlk klip şarkısı ‘Kederimi Bana Bırak’ı ise Mustafa Kemal Öztürk ile birlikte yapmış. Gelelim yorumlarıma... Açıkçası bu şarkı sözleriyle karşılaşınca alerjim tutuyor. Daha önce birçok defa dile getirdiğim üzere; aşk ve ayrılık şarkılarından fazlasıyla sıkılmış birisi olarak, bari en azından klişe olmayan cümleler istiyorum ama o bile nadir çıkıyor karşıma. Aşkı anlatmak için sadece 12-13 kelime kullanma hakkı varmış gibi davranıyor herkes. Müzikal olarak da vasat bir durum söz konusu. Bir özgünlük, bir kanca, bir heyecan yok. Sıradan bir pop-rock albümü...

Haberin Devamı

SERTAB ERENER
EY ŞÛH-İ SERTAB
GNL / DMC

Böyle kariyere, böyle deneyler normal

1992’de çıkardığı ve Uzay Heparı, Sezen Aksu, Garo Mafyan üçlüsüyle kotardığı ilk albümü ‘Sakin Ol!’ ile Türkçe pop tarihinin en eşsiz çıkışlarından birini yapmıştı Sertab. ‘Aldırma Deli Gönlüm’, ‘Ateşle Barut’, ‘Yalnızlık Senfonisi’ ve ‘Unutamadım’ gibi şarkılarla yeni bir dönem açmıştı adeta. Ardından 1994’te gelen ‘Lâ’l’de ise ilk albümdeki başarısının (2 milyonun üzerinde satmıştı ‘Sakin Ol!’) tesadüfî olmadığını kanıtlamıştı. Bu sefer yanına Levent Yüksel’i de alıp melankoliyi iyice artırmakla kalmamış; ‘Sevdam Ağlıyor’, ‘Rüya’, ‘Gel Barışalım Artık’ ve ‘Lâ’l’ (Bu şarkı aslında 12 Mart belgeseli için bestelenmiş ve Deniz Gezmiş’e ithaf edilmiştir) ile bugün hâlâ dönüp dönüp dinlediğimiz unutulmaz, eskimez, eşsiz şarkılara ses vermişti. Takvim yaprakları 1997’yi gösterdiğinde çıkan ‘Sertab Gibi’de ise fotoğraf karesine, o sıralar Pentagram’ın gitaristliğini yapan Demir Demirkan da girmiş ve ortaya ‘Aslolan Aşktır’, ‘İncelikler Yüzünden’, ‘Seyrüsefer’ ve ‘Aaa’ gibi pırlantalar çıkmıştı. Şu çok net ki ‘Sakin Ol!’, ‘Lâ’l’ ve ‘Sertab Gibi’ ayarında üç albümü 5 yıl içinde çıkarabilecek kimse yok bugünün Türkçe pop camiasında. Sertab dâhil... Tabii 1999 tarihli ‘Sertab Erener’ albümünü de es geçmeyelim. Özellikle ‘Vur Yüreğim’, ‘Yanarım’, ‘Aşk’ ve ‘Zor Kadın’ dörtlüsüyle kimilerine göre bir önceki ‘Sertab Gibi’den bile daha iyi bir albümdür.
Operadan popa birçok müzik türünün altından kalkabilen sesiyle 5 milyona yakın albüm satışı, Jose Carreras ve Ricky Martin gibi dünyaca ünlü isimlerle düet, Eurovision birinciliği, İngilizce albüm (2004 - ‘No Boundaries’) derken Sertab bugünlere kadar geldi. Albüm bazında sanırım her daim ‘90’lardaki işlerini özleyeceğiz diye düşünmeye başladığımda ise, 2010’da ‘Rengârenk’ albümünü çıkardı ve o özlediğimiz Sertab’a kavuşmanın sevincini yaşadık.
Şimdi sırada bambaşka bir projesi var; Türk sanat müziği klasiklerini yorumluyor Sertab. Üstelik sesini, özenle seçilen bu şarkıların makamlarına uydurmak için çok kasmadan, akışına bırakıp içinden geldiği gibi kullanarak. Albümün kartoneti şahane. Sertab’ın muhteşem fotoğrafları ve şarkıların sözlerinin yanı sıra, eser sahiplerinin hayat özetleri ve albümde çalınan bazı tarihi çalgıların resimli anlatımları var. Çok iyi düşünülmüş. Albümü alacaklar için uyarımı yapayım, son şarkıya geldiğinizde bir büyük devirmiş olacaksınız. Ona göre hazırlayın ortamı...

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!