Güncelleme Tarihi:
Müzik
***
KORN
THE PATH OF TOTALITY
Roadrunner / EMI
Kaliforniyalı grubun sadece nu-metal’in değil tüm müzik tarihinin en devrimci gruplarından biri olduğunu ve vokalistleri Jonathan Davis’in de bir müzik dehası olduğunu düşünüyorum (Hayır, 13 yaşında değilim.) Korn; müziğe atgözlüğü ile bakan, vizyonu dar insanların seveceği bir grup olmadı hiçbir zaman ve olmamaya da devam ediyor. ‘The Path of Totality’ 10’uncu albümleri ve bizi ‘vuran’ son Korn albümü ‘Take a Look in the Mirror’dan beri yaptıkları en iyi şey. Skrillex, Datsik, Feed Me, Excision, 12th Planet, Flinch, Downlink, Kill the Noise ve Noisia adlı dubstep, drum & bass ve elektro house DJ’leriyle oluşturulan bu albüm, Korn müziğinin ne kadar zengin bir temele dayandığını bir kez daha kulaklar önüne seriyor. Uzun süredir vasata razı olan grubun aradığı kanı, son dönemlerin popüler tarzı dubstep’te bulmuş olması şaşırtıcı değil zira Korn’un var oluş sebebi zaten birtakım tarzları harmanlamaya dayanıyor. Sonuç itibariyle ‘The Path of Totality’, Korn’un öfkesine biraz sekte vursa da şahane elektronik tatlar içeriyor. ‘Ne kadar sert şeyler dinlediğini kanıtlama derdindekiler’ dışında herkese öneriyorum.
*****
RAMMSTEIN
MADE IN GERMANY 1995-2011
Universal / Avrupa Müzik
‘Boş CD yayımlasalar alırım.’ diyebileceğim Alman endüstriyel metal ilahları Rammstein, ilk best of toplaması ile karşımızda. Her toplama albümün kaderi olan ‘Şu şarkı neden yok?’, ‘Şu şarkı neden var?’ geyiğine bu seferlik girmeyip albümde asıl ilgimi çeken ve maalesef Türkiye’deki baskılarda henüz yer almayan ikinci CD hakkında yazmak istiyorum. Bu CD’de toplam 17 şarkı var ve hepsi Rammstein klasiklerine yapılmış remiksler. Bu remiksleri yapanlar arasında Faith No More, Tiamat’tan Johan Edlund, Clawfinger, Pet Shop Boys, Laibach, Meshuggah, Devin Townsend ve Hurts dikkat çekiyor. Johan Edlund’un ‘Stripped’e, Clawfinger’ın ‘Sonne’ye, Junkie XL’in ‘Feuer Frei!’a, Pet Shop Boys’un ‘Mein Teil’a, Emigrate’ten (Rammstein gitaristi Richard Z. Kruspe’nin yan projesi) Olsen Involtini’nin ‘Amerika’ya, Laibach’ın ‘Ohne Dich’e, Black Strobe’un ‘Keine Lust’a, Meshuggah’ın ‘Benzin’e, Scooter’ın ‘Pussy’ye ve Hurts’ün ‘Haifisch’e getirdiği yorum şahane. Vizyonu geniş müzisyenin hastasıyım. İlk CD’de yer alan yeni şarkı ‘Main Land’ ise iyi ama asıl dâhi yönetmen Jonas Akerlund tarafından çekilen klibini izleyin derim.
***
WISHBONE ASH
ELEGANT STEALTH
ZYX
1969 yılında, yani mesela ben daha portakalda vitamin bile değilken İngiltere’de kurulan Wishbone Ash, çift gitarlı melodik partisyonların mucidi gruplardandır. ‘70’li yıllardaki albümleri ile heavy metal’in doğuşu sürecinde birçok gruba, özellikle de Iron Maiden’a ilham kaynağı olmuştur. Grubun bugün, ‘Elegant Stealth’la birlikte toplam albüm sayısı 23’tür! (Toplamalar ve konser albümleri hariç...) Grup, 1970’ten 1989’a kadar neredeyse her yıl bir albüm çıkarmıştır. Tabii ortalama 2 yılda bir albüm yapınca işin niceliğinden çok niteliği tartışılır ama Wishbone Ash, kadrosunu pek sabit tutamasa da ilk albümden beri sabit kalan tek elemanı olan vokalist / gitarist Andy Powell önderliğinde kariyerinin 43’üncü yılında ayrıksı özelliklerinin çoğunu hâlâ koruyor. 11 şarkılık ‘Elegant Stealth’ adından da anlaşılacağı üzere elegant bir sertlik içeriyor. İnce ince örülmüş zarif rifler, görkemli bir gitar sound’u, akıp giden sololar ve sürükleyici besteler... Davulcu Ray Weston’ın yerini alan Joseph Crabtree son iki albümdür gruba gençlik aşısı enjekte etmiş gibi. Bu performans çoğu 20’lik grupta yok... Helal babalara...
***
KOLPA
YATAĞIN SOĞUK TARAFI
Pasaj Müzik
Takım elbise... Tamam... Derin bakışlar... Tamam... Objektife bakmayan bir ya da daha fazla grup elemanı... Tamam... Bol bol aşklı, kederli, kaderli, yalnızlıklı, ayrılıklı, geri dönmeli, terk etmeli, isyanlı, dertli şarkı sözü... Tamam... Türkiye’de ‘tutan’ popüler rock şarkısı formatını iyi bilen bir prodüktör... Tamam... Bir damar, bir de ‘eller havaya’ hit... Tamam... Tebrikler, başardınız. Türkiye’de herkesin diline pelesenk olacak gruplardan birisiniz artık. Ödülünüz, Facebook’ta çok paylaşılacak olan klipleriniz... Emre Aydın ve Seksendört kulvarının (acıya meyil içeren alaturka rock formatı) bu seneki lideri Kolpa olacak ve kulvarın iyisi bu albüm çok sevilecek. Albümle aynı adı taşıyan ve duyar duymaz prodüktör Haluk Kurosman imzası taşıdığını anladığım (Haluk, az önce bahsettiğim kulvarın Rick Rubin’idir.) şarkının radyoları esir alması şaşırtmamalı. Türkiye bunu seviyor. Eh, Haluk Kurosman da bunu çok iyi biliyor. Baştan sona formülize ama ticari başarı riski çok az bir kıyafet giydirmiş Kolpa’ya. Şimdi asıl soru, bakalım Kolpa taşıyabilecek mi bu kıyafeti? Şimdilik biraz bol duruyor gibi...
****
ÇEŞİTLİ SANATÇILAR
GÜHER & SÜHER PEKİNEL İLE DÜNYA SAHNELERİNDE GENÇ YETENEKLER
Lila Müzik
Sanat aşkı yaşta değil, kalptedir...
Yaşları 14 ile 23 arasında değişen ve sıra dışı yeteneğe sahip dokuz genç müzisyenin birlikte verdikleri ilk konserlerinin CD ve DVD kaydı olan bu albüm, gencecik sanatçıların müzikte ulaştıkları üstün seviyeyi kayıt altına alması bakımından önemli.
‘Dünya Sahnelerinde Genç Yetenekler’ projesi, ülkemizde dünya çapında sanatçıların yetişmesi amacıyla Güher ve Süher Pekinel’in öncülüğünde 2010 yılında başladı. Projenin amacı, önümüzdeki yıllarda isimlerini dünya sahnelerinde duyacağımız sıradışı yeteneklere sahip genç müzisyenlerin eğitimlerini, her biri kendi alanında isim yapmış, dünyanın en saygın pedagog ve müzisyenleriyle yapmalarını sağlamaktı. Bu çerçevede, işte bu CD & DVD’de dinleyeceğiniz Eren Aydoğan, Dorukhan Doruk, Veriko Tchumburidze, Elvin Hoxha, Yunus Tuncalı, Kıvanç Tire, Yusuf Çelik, Ege Banaz ve Yağızcan Keskin, Onduline Avrasya A.Ş. sponsorluğunda yürütülen ‘Dünya Sahnelerinde Genç Yetenekler’ projesi dâhilinde Türkiye’nin farklı şehirlerindeki konservatuarlardan bursiyer olarak seçildi. Şu anda eğitimlerini Viyana, Leipzig, Tel Aviv, Bremen, Zürih, Köln ve Brüksel’de sürdüren genç sanatçılar için, ülkemizin önde gelen orkestralarında ve üst düzey eğitim mevkilerinde yer almalarının yanı sıra, dünya çapında kariyer yapmaları hedeflendi. Bir yıl boyunca yurtdışında gördükleri eğitim sonucunda, katıldıkları master class ve uluslararası yarışmalarda kazanılan üç birincilik ışığında, bursiyerlerin gelişmelerini takip edebilmek ve başarılarını tüm müzikseverler ile paylaşabilmek arzusuyla, bir konser serisi düzenlendi. Geçen ekim ayında, İstanbul Cemal Reşit Rey, Ankara Bilkent ve İzmir Sabancı Kültür Sarayı’nda gerçekleştirilen konserlerde, Borusan Quartet üyesi viyola sanatçısı Efdal Altun konuk sanatçı olarak müzisyen ve eğitimci kimliği ile de projeye önemli değer kattı. Kısa bir süre zarfında konsere hazırlanan genç yetenekler beklentilerin üstünde olağanüstü bir performans sergileyerek, konser esnasında kaydedilen bu CD / DVD ile, başarılarını kanıtlamış oldular. Genç sanatçıların heyecan dolu performanslarını içeren ‘G&S Pekinel ile Dünya Sahnelerinde Genç Yetenekler’ CD ve DVD’si, Aralık 2011 sonu itibariyle tüm müzik marketlerde ve internette satışa sunuldu.
Ben açıkçası hem CD’yi dinlerken hem de DVD’yi izlerken heyecanlandım, sevindim, gururlandım ve ardından da sanat kavramı üzerine yine bol bol düşündüm... Yine hayallere, yine umutlara daldım...