Güncelleme Tarihi:
Burcu Esmersoy, D-Smart dergisine konuştu. "Kendimi güzel buluyorum ama seksi değilim. Ruhumu güzel buluyorum. O benimle olan bir şey ve onun güzel olması benim için yeterli.
En güzel yerim ruhum
Katıldığı güzellik yarışmasıyla araladığı kapıyı, doğru tercihler yaparak ardına kadar açmayı başaran Burcu Esmersoy, tescilli güzelliğine rağmen son derece mütevazı... Esmersoy, D-Smart’a verdiği röportajda da bu mütevazılığı gözler önüne serdi, “Benim en güzel yerim ruhum” dedi...
*Miss International Dostluk Güzeli olduktan sonra hayatınızda neler değişti?
- Yarışma, hayatımın tamamen değişmesine neden oldu. Hayatıma yeni başlangıçlar ekledi. Programcılık ve sunuculuk hiç aklımda yoktu. Daha sonra Kanal D’den gelen teklifle bu sektöre ilk adımımı attım.
* Spikerliğe geçişinizden biraz bahsedebilir misiniz?
- Güzellik yarışmasına katıldım ama hiç modellik yapmadım. Kanal D’de yaptığım program sunuculuğundan sonra CNN Türk’e geçiş yaparken korkularım vardı. Çünkü spor haberlerini sunmak, erkek sunucuların hakimiyetindeydi. Başlangıçta beni korkutan bu oldu.
*Verdiğiniz birkaç poz yüzünden sunuculuk kariyeriniz tehlikeye girmiş. Bu, doğru mu?
- İşimi etkileyecek bir durumum hiç olmadı. Bu, tamamen internetteki haber kirliliği... Sadece bikinimle güneşlenirken sırtım açık çekilen bir pozum vardı. Bunu da tamamen çarptırarak “Üstsüz güneşleniyor” diye lanse ettiler. Tamamen yalan bir haberdi.
* Kendinizi hedeflediğiniz yerde görüyor musunuz?
- Hep NTV’de çalışmak istedim. Orası, sevdiğim ve sevildiğim yer. Bu yüzden başka bir yerde çalışmayı düşünmüyorum. Zamanla hedeflerime ulaşıyorum. Aynı hızda devam edeceğim.
*Geleceğe dair planlarınızda spikerlik dışında neler var?
- Yaptığım işle sevildiğimi düşünüyorum. Başka bir şey yapmak geçmiyor şu an aklımdan... Ekstra para kazanmak için beni mutlu etmeyen bir dalda olmayı da doğru bulmuyorum ayrıca...
*Tercihiniz, neden mankenlik değil de spikerlik oldu?
- Modelliğin beni mutlu etmeyeceğini anladım. ınsanların beni izlemesinden çok hoşlanmıyorum. Podyumda yürürken tüm gözlerin üzerimde olması, beni rahatsız ederdi.
* NTV’de “Yaz Gecesi” programını sundunuz.Bu proje nasıl gelişti?
- NTV’nin Genel Yayın Direktörü Ömer Özgüner, “Bu yaz insanların balkonlarında çaylarını yudumlarken keyifle seyredecekleri bir sohbet programı ortaya çıkaralım” dedi. Yaptığımız fikir alışverişlerinden sonra “Yaz Gecesi” diye keyifli bir format oluşturduk. Yaz gecelerinin güzelliğini yansıtan, gökyüzüyle müziğin bütünleştiği bir program oldu.
*Kış sezonunda da devam edecek mi?
- Hayır, çünkü yaz sezonuna uyarlanmış bir formattı. Ama önümüzdeki yaz sezonunda devam etmesini istiyoruz.
*Yeni bir projede yer alacak mısınız peki?
- Yine NTV ekranlarında, bu akşamdan itibaren her pazartesi Ercan Taner ile birlikte bir spor programı sunacağım.
*Programcılık ile sunuculuk arasındaki farklar neler?
- Herkes, önce işin mutfağını görmeli. Geçmişte program yapımcılığı deneyiminiz varsa sunuculuğa geçtiğinizde, birlikte çalıştığınız insanlara yardımcı olabiliyorsunuz. Programın hazırlanışını, sunulmadan önce hangi aşamalardan geçtiğini ve ne kadar emek sarf edildiğini anlayabiliyorsunuz. Ben bu işin hem prodüksiyon hem de montaj aşamasında bulundum.
*Her ay, All dergisi okuyucularından birine stil danışmanlığını yapıyorsunuz. Sizin moda tutkunuz ne düzeyde?
- İyi bir zevkim olduğunu düşünüyorum. Moda eğitimi almadım ve o sektörün içinden de gelmiyorum. Böyle bir iddiam yok. All dergisinin koordinatörü arkadaşım. Onun aracılığıyla gelen bir işti. Çok heyecanlandım ve kabul ettim. Derginin o bölümü için geri dönüşler olumlu. Tanıştığım insanları giydirirken yaşadıkları heyecanı izlemek, bana da keyif veriyor.
*Milliyet’in hazırladığı “Yaşayan 50 Seksi Kadın” listesinde yer aldınız. Size göre seksilik nedir? Siz kendinizi seksi buluyor musunuz?
- Güzel buluyorum ama seksi değilim.
*Vücudunuzda en güzel bulduğunuz yer neresi?
- Vücudumdan örnek vermek istersem bahaneler bulabilirim. Ben, ruhumu güzel buluyorum. O, benimle var olan bir şey ve onun güzel olması benim için yeterli.