Güzel olmayan yanlarınıza takmaktansa güzel olan noktalarınıza odaklanın

İlk kitabı "Ben size nasıl güzel olacağınızı göstereceğim", 2008 Haziran’da yayınlanacak. Goldenbaum, P&G’nin Olay markası elçisi olarak Türkiye’deydi.

Güzelliklerini dışarıya yansıtmayı bilen bir anne babanın çocuğu muydunuz?

- Hayır. Maalesef. Üstelik çocukluğum bu duruma üzülmekle geçti.

O halde siz gördüğünün tam tersini yapan bir çocuktunuz?

- Aynen öyle. Annem de babam da bana kendime nasıl güveneceğimi, güzelliğimi nasıl kazanacağımı anlatmadı. Devamlı bir araştırma halindeydim. Ne biliyorsam kendim buldum, öğrendim. Ve şimdi ben anneme kendi görüntüsünden mutlu olması gerektiğini anlatıyorum.

Anneniz babanız ne iş yapardı?

- Annem sekreterdi. Babamın da bir gece kulübü vardı. Travestiler sahneye çıkardı. Aşırı miktarda makyajın yapıldığı bir ortamdı. O yaşlarda makyajın nasıl yapılmaması gerektiğini öğrendim ve güzelliğin dıştan değil, içten gelen bir şey olduğunu anladım.

Sahne ışıkları sizi hiç çekmedi mi?

- Ben her zaman bir makyaj sanatçısı olmak istedim. Bizim travestilerin yaptığının makyaj olmadığının farkındaydım. Onların o palyaço suratlarını gördükçe hırslanırdım. Önce Almanya’da kuaförlük eğitimi aldım. Makyaj sanatını Londra’da öğrendim. Bir süre İspanya’da da çalıştım.

Farklı ülkelerde çalışmanın avantajları var mıydı?

- Tabii farklı kültürleri yakından tanıdım. Beyaz ten, pembe ten, sarı ten, siyah ten, her türlü kadına makyaj yaptım. Düz, kıvırcık, dalgalı, hafif dalgalı her türlü saçla da ilgilendim.

Koçluk kavramı bizim hayatımıza son beş yıldır girdi. Yaşam koçu, sağlık koçu, ses koçu... Şimdi siz de güzellik koçu olduğunuzu söylüyorsunuz. Bu tanımı ilk kullanan siz misiniz?

- Ben daha önce güzellik koçu olduğunu söyleyen biriyle tanışmadım. Bir anlamda öncülük yaptım. Benden sonra da güzellik koçları çıktı.

Güzellik koçu ne iş yapar?

- İşin özünde ben insanlara en güzel şekilde görünmelerinin yolunu gösteriyorum. Bunu cilt bakımı, makyaj, saç ve giyim konusunda rehberlik yaparak, vücuduna ve ruhuna yakışanları göstererek yapıyorum.

ALLAH’A ŞÜKREDİN

Yaptığınız işin en canlı kanıtı sizsiniz. Zayıf değilsiniz, pürüzsüz bir cildiniz yok, bacak boyunuz çok normal ama harika gözüküyorsunuz. Etrafınıza ışık saçıyorsunuz. Bunu nasıl başarıyorsunuz?

- Öncelikle sahip olduğunuz güzel şeylerin farkında olun. Ve bunları size verdiği için Allah’a şükredin. Güzel olmayan noktaların üzerinde durmaktansa, güzel olan noktalara odaklanırsanız hem kendi enerjinizi yükseltirsiniz hem de o negatif enerjileri atmış olursunuz. Ben böyle yapıyorum.

Peki nasıl olur da insan 24 saat içindeki güzelliği dışarı çıkartabilir. Sizin hiç mi moraliniz bozuk olmuyor? Bir gün bile kendinizi fare gibi hissetmiyor musunuz?

- Kesinlikle olmuyor dersem, yalan söylerim. Ama modumu sürekli yüksek tutmak için yaptığım şeyler var. Mesela evimde dört bir tarafa güzel gözüktüğüm fotoğraflarımı koydum. O fotoğraflara her baktığımda şükrediyorum. Sağa sola motivasyonumu yükseltecek mesajlar yazıyorum. Kendimi kötü hissettiğim zaman kendimle kavga etmek yerine bu ruh halinden çarçabuk nasıl çıkarımın yollarını arıyorum.

Size göre dekoltenin ölçüsü ne olmalı? Neremizi ne kadar açmalıyız?

- Dekoltenin ölçüsü kendinizi iyi hissettiğiniz kadardır. Mesela benim göğüs kısmım geniş olduğu için kapalı bir şey giydiğimde güzel gözükmüyor. Mümkün olduğu kadar V bir dekolte kullanıyorum. Göğüs çatalımın gözükmesinden hoşlanıyorum. O zaman kendimi daha güzel hissediyorum. Benim gibi göğüs dekoltesi sevenlere açıkta bıraktıkları yeri mutlaka nemlendirmelerini öneriyorum. Yüzünüze nasıl bakıyorsanız, dekoltenize de öyle bakmalısınız.

Hangisi daha zor? Makyaj ve cilt bakımını hiç bilmeyen sıradan bir kadın ile çalışmak mı? Yoksa profesyonel bir mankene güzellik koçluğu yapmak mı?

- Benim için ikisi de bir. İkisinin de kendine göre zor ve kolay yanları var. Ama ünlüler ve mankenler bana hep aynı soru ile gelir. Kendime ait bir stili nasıl yaratabilirim? Modayı daha iyi nasıl takip edebilirim gibi..

Kadınların geneli dış görünüşünden memnun değildir? Kendini seksi hissetmez. Özgüveni de yerinde olmadığı için ışıklar açıkken sevişmez. Bu dertten mustarip olanlara bir öneriniz var mı?

- Öncelikle onlar için üzüldüğümü söylemek istiyorum. Işıklar kapalıyken sevişmek kadar yazık bir şey yoktur. Vücudunuzu her ne olursa olsun sevmelisiniz. Kendinize her gün dokunmalısınız. Bedeninizi kremlerken nazik olmalısınız. Ben sıkılaştırıcı kremler kadar, ellerden vücuda yayılan pozitif enerjinin de işe yaradığını düşünüyorum.

ÜNLÜLERİN GÜZELLİK KOÇU SERENA GOLDENBAUM

Olay’ın Total Effects anti aging kremleri için Türkiye’ye geldim. Bu kremler yaşlanmanın 7 işaretinin önüne geçebiliyor. Çizgi ve kırışıklılar, gözenekler, lekeler, kuruluk, bozuk cilt yüzeyi, düzensiz cilt rengi ve solgun denk. Anti-aging kremleri kullanarak ciltteki yaşlanmanın bu yedi işareti ile savaşmanız mümkün.

POZ VERMEK ÇALIŞARAK ÖĞRENİLEBİLİR

"Ben fotojenik değilim" deyip fotoğraf makinesini görünce kaçacak delik arayanlara sesleniyorum. Kaşınız gözünüz mükemmel olmayabilir. Mankenler kadar sıska da olmayabilirsiniz. Ama bu güzel poz veremeyeceğiniz anlamına gelmiyor. Herkesin güzel çıktığı bir açı mutlaka var. Bunu deneye yanıla öğrenebilirsiniz. Boş zamanlarında kendi kendinizin fotoğrafını çekin. Nasıl mı? Öncelikle dik durun. Boynunuzu gergin tutun ki gıdınız çıkmasın. Başınızı hafif sağa ya da sola yatırın. Benim gibi kiloluysanız gövdenizi yan çevirin, daha ince gözükeceksiniz. Ben bunların hepsini çalışarak öğrendim. Tabii bunda fotoğrafçı bir kocam olmasının da payı büyük. İnanın mankenler de böyle yapıyor.

TÜRK KADINI İÇİN 10 ÖNERİ

Kendinizi sevin.

Sağlıklı beslenin. Her gün hamburger yemeyin. Meyve ve sebzelere ağırlık verin. Mineral ve vitamin tabletlerini tercih edebilirsiniz.

Su çok önemli. Günde iki litre minumum.

Gün boyu maruz kaldığınız kirlerle sakın ola yatağa girmeyin. Yatmadan önce mutlaka cildinizi temizleyin.

Temizlik işleminden sonra gözenekleri sıkılaştırmak için tonik sürmek şart.

Sabah, akşam nemlendirici kullanmalısınız. Nemlendirici kullanmadan dünyanın en profesyonel makyajını yapsanız bile güzel gözükmeyecektir.

Yüzünüzü yaz kış güneşten korumalısınız. En az 15 koruma faktörü öneriyorum.

Makyaj malzemelerinin içinde en gerekli olan allıktır. Allık sürerek yüzünüzdeki renk dağılımını dengeleyebilirsiniz.

Eğer cildinizde lekeler ve izler varsa fondöten kullanılmasını öneririm.

Hiçbir şey sürmeseniz bile maskara sürün. Bakışınız canlanacak, gözünüz büyüyecektir.