Güncelleme Tarihi:
Son albümü neden Ankara’da hazırladınız?
- Eski dönemlerimi, albümümün olmadığı zamanları hatırladım ve Ankara’ya gitmek istedim. Anılarımı ancak orada tazeleyebilirdim çünkü... Nitekim stüdyolarda yatıp kalktım. Sakallarım uzadı, tanınmaz hale geldim, o halde çalışmayı sürdürdüm. Sanatçı hayatı yaşamak yerine sürünmek istedim. Süründükçe güzel şeylerin ortaya çıktığını gördüm çünkü.
Şöhretin getirdikleri kötü mü?
- Biz işin tadını kaçırmaya başladık. Çok rahat yaşıyoruz ve duygusal anlamda artık kimse bizi yıpratamıyor. Mesela ben bir kadınla artık eskisi gibi birlikte olamıyorum. Çünkü bir şarkıcıyım ve o kadın beni tanıdığı için ilişkiye 1-0 önde başlıyor. Bu benim için dezavantaj. Tüm bunlar yaşamımı kısıtlıyor.
Bir önceki albüm döneminde son derece heyecansız ve karamsardınız. şimdi daha umutlu görünüyorsunuz...
- Çünkü o dönem yapabileceğim her şey bitmiş gibi geliyordu. Ama dediğim gibi Ankara’ya dönünce yapacağım daha çok şey olduğunu fark ettim. Mesela hep bir Türk sanat müziği parçası söylemek isterdim, bu isteğimi gerçekleştirdim ve albüme “Ah Bu şarkıların Gözü Kör Olsun”u koydum. Güzel tepkiler gelirse bir Türk sanat müziği albümü yapacağım.
Birçok kişi albümünü yaz sezonuna yetiştirmeye çalışırken siz beklediniz. Neden?
- Evet, erken çıkmam ve yaz başına yetişmem gerekirdi. Yazın millet evde oturup klip izlemiyor, ancak bir yerde denk gelirse bakıyor. O yüzden patlamaya daha zaman var.
Sizin şarkılarınızla yazı yakalayan şarkıcılar var ama değil mi?
- Tabii. Demet Akalın’a “Çanta”yı verdik mesela. Kibariye’yle de çok güzel bir şarkımız var.
KİMSENİN BAVULUMU TAŞIMASINA İZİN VERMEM
Fotoğraf çekimlerinde beğenmediğiniz müzik CD’lerini tuvalete atıp, sifonu çektiniz! Nereden geliyor bu özgüven?
- Bu yaz neredeyse bütün albümleri çöpe atmak istiyorum, çünkü samimi bulmadığım bir sürü çalışma var. Güneş tepenin arkasından doğunca, “Yaz geldi, albüm patlatayım” denmez! Yenisi, eskisi herkes bu şekilde albüm yapmak istiyor artık. Biz de o yüzden topladık tüm albümleri, toptan çöpe attık. Ben şarkının içinde duygu arıyorum, onlar da arasınlar biraz.
Ünlü oldunuz, şarkılarınız tuttu. Sanatçı egosu da malum... Peki siz egonuzu nasıl dizginleyebiliyorsunuz?
- Beni bir saraya kapatsan, uşaklarım olsa, o şekilde fazla yaşayamam! Uçağa binerken kimse benim bavulumu taşıyamaz. Taşımaya kalkana kızarım. Ben sakat falan değilim, Allah’a şükür güçlü bir adamım! Bir bavulu eline alıp yürümekte ne var ki! ınsanlığımı kaybederim o bavulu taşımazsam. ınsanlığımı kaybettikçe sanatçılığımı da kaybederim. O yüzden kimsenin onu benden almasına izin vermeyeceğim.
Şarkı söylemeye yeni başladığı halde özel gecelere yanlarında bodyguard’la katılan insanlar görüyoruz...
- şok! ınsanlar sapla samanı çok karıştırıyorlar son zamanlarda. Besteci bestecidir, yorumcu da yorumcudur. O bir auradır. Alakasız insanlara alakasız misyonlar yüklüyorlar. Dinleyesim ve izleyesim gelmiyor yani, çok itici geliyorlar bana. Piyasa güneşi görür görmez albüm patlatma amacıyla kendini ortaya atan isimlerle doldu.
ŞARKI YAZMAM İÇİN BANA HEP ACI LAZIM
Bodyguard’la dolaşanların yazdığı aşk şarkısı insanlara ne kadar samimi gelir sizce?
- Onlar bu tip şarkılar yazamazlar ki. Son dönemde çok tutan bestelerin hepsi eskiden yapılanlar zaten.
Size şarkı yazdıran var mı?
- şarkı yazdıran yok, ama güzel ilişkilerim oluyor. Uzun zamandır bir ilişkim vardı aslında, çok da güzel arkadaşlık yaptı bana. Ama her şey güzel gidince ne yazabilirim ki? “Çok mutluyum” diye bir şarkı yazabilirim ancak ama öyle şarkı da tutmaz!
Ne yani mutlu bir beraberlik yaşasanız, şarkı sözü yazamayacak mısınız?
- İşte o yüzden bana hep acı lazım!
Tan, bu piyasaya adım atarken ne umdu, ne buldu?
- Adım adım başarıya ulaşacağımı biliyordum. Bir kısmını aldım, bir kısmı için de hazır hissettikçe hamleleri yapıyorum. Yeni yeni palazlanıyorum bir bakıma...
Hiç hayal kırıklığı yaşamadınız mı peki?
- Bu piyasada kim kimin atındaysa ona deh diyor! Adam kayırma olayları yaşanıyor. Ama şizofrenik işler bunlar, yorulacaksın biraz tabii...
Sesiniz Tarkan gibi geldi kulağıma şarkıları dinlerken...
- Çıkış şarkım hakkında bu tarz yorumlar yapıldığı benim de kulağıma geldi. Ama olsun, ona benzetilmek beni rahatsız etmez. O çok kıymetli biri...
AğAÇLARA BAKIP SKEÇ YARATIYORUM
İlerisi için ne gibi planlarınız var?
- Kendi organizasyon şirketimi kurdum, adı da T Cetveli Organizasyon... Babam terziydi ve bir T cetveli vardı. Ondan esinlendim, Tan Cetveli yaptım. Başka projelerim de var; dizi ve reklam müzikleri yapabilirim örneğin. Belki yazdığım küçük skeçler de işe yarayabilir.
Skeç mi yazıyorsunuz?
- Başkaları gibi sıkıldığı zaman dışarıya çıkan, içip dağıtan, naralar atan bir adam değilim. Sıkıldığımda oturupkitap okurum, şifayı onlarda ararım. Çok canım sıkkınsa ağaca bakarım, ağacın üstünde kediler düşünürüm. O kedilerin birbirleriyle sohbetlerinden skeçler çıkarır eğlenirim. Böyle yaşamaktan çok mutluyum.