Güneş lekeleriyle yaşamak zorunda değilsiniz

Güncelleme Tarihi:

Güneş lekeleriyle yaşamak zorunda değilsiniz
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 10, 2007 00:00

Cildinizdeki kahverengi lekeleri, güneşin kötü hatırası olarak yaşam boyu taşımak zorunda değilsiniz. Henüz bu lekeleri tamamen ortadan kaldıran bir yöntem veya ilaç geliştirilemedi. Ancak en azından lekenin rengini açan, soyan, başetmenizde yardımcı çok sayıda kozmetik alternatif mevcut. Krem, serum, maske ve başka mekanik yöntemlerden kendinize ve lekenize uygun olanı seçebilirsiniz.

Lekelere karşı geliştirilen yöntem ve ürünlerin çoğunluğunun cildi erken yaşlanmaktan koruma ve gençleştirme etkileri de bulunuyor. Lekelerin tedavisinde sabırlı olmak şart. İstediğiniz sonucu almak zaman alacaktır. Bir de zamanlama önemli. Güneşin yakıcı etkisinin sürdüğü yaz aylarının hemen ardından başlamanızda yarar var.

Cilt hastalıkları uzmanı Doç. Dr. Alev Eken, lekeleri soldurmak için renk açıcı kozmetik ürünlerin kullanılabileceğini söylüyor. Renk açıcı kremler adı altında pek çok ürünü piyasada bulmak mümkün. Lekelere karşı geliştirilen renk açıcı kozmetik ürünlerin etkilerinin değerlendirilebilmesi için en az 2-3 ay kullanılması gerekiyor.

RENKLERİ KOYULAŞMADAN HAREKETE GEÇİN

Kahverengi lekelerin tedavi edilmemesi halinde renkleri koyulaşıyor. Bu da tedavinin yararını azaltıyor. Doç. Dr. Eken, "Tedavide ilk basamak güneşten korunmayla birlikte lekenin sebebini araştırmak. Leke tedavisinin temeli güneşten korunma. Ayrıca kozmetik ürünler ile hormon ve güneşe duyarlılığı artıran ilaç kullanımının sınırlandırılması da gerekiyor" diyor. Ciltteki güneş lekelerini solduran kozmetik ürünleri, 15 faktörün üzerinde güneş koruyucuları ve kimyasal peelingle birlikte kullanmak etkiyi artırıyor.

KORUYUCU ÜRÜNLERİ  HAYAT BOYU KULLANIN

Başı lekeyle dertte olanların unutmaması gereken bir kural daha. Güneşten koruyucular, tedavi sırasında ve tedavi sonlandırıldıktan sonra ömür boyu kullanılmalı. Çünkü çok az bir güneş ışığı bile renk hücrelerini uyarabilir. Güneşten koruyucuya tam güvenip rehavete kapılmayın. Asıl korunma, dışarıda geçirilen zamanı kısıtlamak ve koruyucu giysiler (şapka, gözlük vb.) giymek. Doç. Dr. Eken, ayrıca diyet desteği olarak antioksidan içeren (özellikle C, A vitaminleri, üzüm çekirdeği özütü, alfa-lipoik asit vb.) tabletler de öneriyor.

Lekelenmeye yol açan güneşin UV ışınlarının etkisi sadece yazın görülmüyor. Kışın, bulutlu ve karlı havalarda bile UV ışınlarından korunmak gerekiyor. Kış aylarında 15-20 faktör güneş koruyucular yeterli olsa da yaz aylarında daha yüksek faktör içerenleri tercih etmekte yarar var. Yine güneşten koruyucular, etkilerini 3-4 saatte kaybettiğinden ve suyla temasta etkilerini yitirdiklerinden birkaç saatte bir yenilenmeli.

Tedavi sonrası lekelerin tekrarlaması önemli bir sorun. Gebe, lohusa ve doğum kontrol ilacı kullananlara tedavi önerilmiyor. Gebelerde oluşan lekeler, genellikle doğumdan sonra 1 yıl içinde kayboluyor. Önemli olan bunlara yeni güneş lekelerinin eklenmemesi.

Lekenin derinliği saptanabilir

Melanin depolanması ne kadar yüzeyselse, ürünlerin başarısı o kadar yüksek. Melanin depolanması ne kadar derinse tedavi de o kadar zor. Maalesef bazen de başarısız. Dermatologlar, özel geliştirilmiş bir ışıkla lekenin derinliğini tespit edebilirler.

Bulut sizi korumaz

á Bulutlar güneş ışınlarını emer. Ancak açık renk ve hassas ciltliyseniz bulutlu havalarda da korunmaya devam edin.

á Deniz seviyesinden yükseldikçe ışın miktarı artar.

á Deniz ve havuz gibi ortamlarda güneş ışınları sudan yansır. UV ışınları suyun 50 cm. derinliklerine kadar ulaşır.

á Işınlar kar ve buzdan da yansır. Kış sporlarıyla uğraşanların yazın olduğu gibi güneşe karşı önlem alması gerekir.

En fazla kar ve buz yansıtıyor

Yüzeylerin UV yansıtma oranları şöyle:

á YüzeyYansıtma (%)

á Su 5-7

á Cam2.5-3

á Kum20-30

á Kar/buz80-90

Güneşin zararlarına karşı

Dünya Sağlık Örgütü’nün önerileri

á Gün ortasında güneşte kalma zamanını sınırlayın. 10.00-15.00 saatlerinde açık alanlarda bulunmayın.

á Yaşadığınız yerde varsa ultraviyole indeksini takip edin (Maalesef henüz Türkiye’de böyle bir ölçüm ve indeks yapılmıyor).

á Gölgeleri akıllıca kullanın.

á Baş çevresini yaklaşık 10 cm. genişliğinde çevreleyen, geniş kenarlı, koyu renk şapkalar, koruyucu giysiler ve ultraviyole koruyucu gözlükler kullanın.

á Güneşten koruyucu ürün kullanın.

á Solaryuma girmekten sakının.

Güneşin zararlı etkisi lekelenmeden ibaret değil. Cildi yaşlandıran etkenlerin de başını çekiyor. Uzmanlar güneşe bağlı cilt yaşlanmasına fotoyaşlanma diyor. Güneş ışınlarının cilt altında başlattığı biyokimyasal değişiklikler, deri altındaki destek liflerini çökertiyor. Cilt gerginlik ve esnekliğini kaybediyor. Fotoyaşlanmayı işaret eden bazı belirtiler şöyle:

á Erken yaşta başlayan derin kırışıklıklar

á Ciltte kuruluk ve matlaşma

á Elastikiyet kaybı

á Gözeneklerde belirginlik

á Kılcal damarlarda belirginleşme

á Ciltte morarmalar

á Düzensiz kahverengi lekelenmeler

á Hücrelerde bozulma

á Deri kanserleri
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!