Guantamo’da Türkler ne yaptı

Güncelleme Tarihi:

Guantamo’da Türkler ne yaptı
Oluşturulma Tarihi: Ocak 13, 2010 11:35

Haberin Devamı

ABD’de yayınlanan ‘neo-con’ların takip ettiği bir muhafazakar bir dergi... Weekly Standard...

Dergide yazılar yazan Thomas Joscelyn, Guantanamo’ya bir gezi yapıyor.

Bilmeyen genç arkadaşlarımız için kısaca yazalım...

Guantanamo, ABD’nin İslami terörizmle bağlantılı olduğunu söylediği! ya da varsaydığı kişilerin tutulduğu bir hapishane...

Küba topraklarında olmasına rağmen, ABD kontrolündeki tek bölge...

Bu konu 1903 tarihli Amerika - Küba anlaşmasına dayanıyor...

Gazetecilerin de sık sık ziyaret ettiği bir yer burası... Tabii bölgeye gidenler sadece resmi ideoloji merceğinden gözlem yapma fırsatı bulabiliyor. (Resmi ideolojiye kafayı takmış liberaller bunu da eleştirir mi?)

Aslında düzenlenen gazeteci ziyaretlerinin tamamen şov amaçlı olduğunu biliyoruz, gezi sırasında adil, merhametli, dört başı mamur bir resim çiziliyor,

Haberin Devamı

Ziyaretçiler evlerine döndüğündeyse, düğmeye basılmış gibi kara bulutlar hapishanenin , gardiyanlar da tutukluların üzerine çöküyor.

Dünya, bu hapishaneyi turuncu kıyafetli, ağzı-yüzü bağlı tutukluların, dizlerinin üzerinde çekilmiş basına sızan resimleriyle tanıdı.

Zaten ABD hükümetinin gazetecileri bölgeye davet edip, gocunulacak bir şey olmadığını kanıtlamaya yönelik PR çalışması da o olaydan sonra başladı.

ABD hükümeti açıkça söylemese bile, insanların aklındaki o görüntüleri unutturmak amacıyla mahkumların basına yansıyan turuncu kıyafetlerini değiştirdi. Toplumsal belleğin zaafına güvendi.

Böylelikle ABD’nin yıkıcılığını simgeleyen turuncu rengi belleklerden uçurulacaktı.

Neyse...

Weekly Standard yazarı Thomas Joscelyn de gazeteci olarak bölgede temaslarda bulunmuş.

Yalnız gezi sırasında anlatılan bir şeye çok şaşırmış, yazdığı makalesinde de bunu belirtmiş.

Olay kısaca şöyle gelişiyor,

Bir kaç ay önce, Türk gazeteciler bölgeyi ziyarete gidiyor.

Mahkumların turuncu kıyafetli olmadıklarını gören gazeteciler, görevlilere nedenini soruyor.

Olayı resmi bir dille açıklayan hapishane görevlileri bu kez hiç beklemedikleri bir teklifle karşılaşıyor.

Türk gazeteciler, Guantanamo yetkililerine, mahkumlardan bir tanesine fotoğraf çekimleri için parlak turuncu kıyafetleri giydirmelerini istiyor.

Haberin Devamı

Gerekçe basit... “Türkiye’deki okuyucular, Guantanamo tutuklularını turuncu kıyafetlerle görmeye alışmış.”

Yahu adamlar turuncu kıyafetleri bilinçli olarak kaldırmışlar,

Hiç sen söyledin diye giydirirler mi... Giydirseler bile bu durum, gerçekliği vermekle yükümlü olan gazetecinin etiğine uyar mı?

Bir olayda toplumların tatmin olacak olması gerçeklerin göz ardı edilmesini meşrulaştırır mı?

Böyle basit bir ilkeyi sümenaltı edenler, Türkiye için hayati önem taşıyan gerçekleri eğip bükmekte beis görürler mi?

Bunun adına gazetecilik denilebilir mi?

Guantanamo’lara kadar zahmet edip, köylü kurnazlığı yapıp magazin gazeteciliğine soyunan arkadaşlarımızın öyküsü şimdi oradaki görevliler tarafından tüm dünyadan gazetecilere aktarılıyor.

Haberin Devamı

Böyleliklebasın etiği konusundaki “şanımız”sınırlarımızı aşmış oluyor.

“Ya bu Türkler var ya” diye başlayan fıkralara bir yenisi daha ekleniyor.

Cümleten hayırlı olsun...

 

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!