Güncelleme Tarihi:
Son üç ayda kuru üzüm fiyatlarındaki artış yüzde 73’ü buldu. ABD’de tonu bin 700 dolar olan üzümün fiyatı, İzmir borsasında 3 bin dolar. Bunun nedeni piyasada ürün azlığı. Piyasada kalan ürün stokunun 10 bin ton olduğu bildiriliyor. Bölgenin önemli ihracatçılarından İlhan Zincircioğlu ise yaşananları şu cümlelerle özetliyor: “Tam bir çılgınlık. Gerçek bir piyasa değil bu!”
Ekonomist Dergisi'nin önceki sayısında yer alan habere göre, Ege Bölgesi’nin en önemli tarım ürünleri arasında sayılan çekirdeksiz kuru üzümde bu yılbaşından itibaren hız kazanan yukarı yönlü fiyat hareketliliği, durmak bilmiyor. Geçen şubat ayında kilogram fiyatı “tarihinde ilk kez” 2 YTL’yi aşan çekirdeksiz kuru üzüm için “Böyle giderse 2.5 YTL’yi bulur” tahmininde bulunan ve bu nedenle “abartıyor” eleştirileriyle karşılaşanlar bile, fiyatlardaki önlenemeyen yükseliş nedeniyle büyük şaşkınlık yaşıyor. Çünkü üzüm piyasasının kalbi sayılan İzmir Ticaret Borsası’ndaki fiyatlar, kimsenin düşünmediği bir seviye olan 3.20 YTL’ye ulaştı.
Ege’nin diğer önemli tarım ürünü olan pamuktaki fiyat artışının sınırlı kalması nedeniyle de, iki ürün arasındaki parite tam tersine döndü. 1997 yılı ortalamalarına göre 1 kilogram pamukla 1.33 kilogram üzüm alınırken, bu rakam 2004 yılında 2.07 kilograma kadar çıktı. O tarihten itibaren de makas üzüm lehine değişmeye başladı.
Dört aylık artış büyük
2005 yılında 1.53 olan parite, bu yılın ilk ayında 1.05’e kadar geriledi. Şubat ayında da üzüm fiyatı, pamuk fiyatını geçti. 1 kilogram pamuğun karşılığı sadece 948 gram üzüm oldu. 18 Mart tarihinde ise fiyatlar eşitlendi: 2.30 YTL.
Tam “üzümde fiyatlar duruldu” diye düşünülürken, İzmir Ticaret Borsası’ndaki çekirdeksiz kuru üzüm fiyatları nisan ayından itibaren yeniden hareketlenmeye başladı. 16 Nisan tarihine gelindiğinde, 1 kilogram pamuğun borsa fiyatı 2.40 YTL olurken, çekirdeksiz kuru üzüm fiyatı 3.20’ye ulaştı.
Ege üzüm piyasasının önemli aktörlerinden, Ege’nin önde gelen ihracatçılarından İlhan Zincircioğlu, üzümde olan biteni şu cümlelerle özetliyor:
“Tam bir çılgınlık yaşanıyor diyebilirim. Gerçek bir piyasa değil bu! İş artık spekülasyona vardı.”
Piyasada üzüm azaldı
İran, Yunanistan, Güney Afrika ve Özbekistan’daki rekolte düşüklüğünün yanı sıra, Türkiye’de de bu yıl ürünün az olduğunu hatırlatan Zincircioğlu, “Ancak fiyatları bu kadar yukarı sıçratacak kadar sıkıntı yok!
Bugün Türkiye’de çekirdeksiz kuru üzümün tonu 3 bin dolar. California’da bin 700 dolar. Bu nedenle California’ya bir yönelim söz konusu. Sadece Avrupa’daki bazı büyük fırınlar için gelip Türkiye’den kısıtlı miktarda mal alıyorlar” dedi.
Geçen sezon Türkiye çekirdeksiz kuru üzüm rekoltesi 300 bin ton iken, bu sezon 245 bin tona düştüğünü kaydeden Zincircioğlu şöyle devam ediyor:
“Piyasada, yani Tariş’te ve üreticinin elinde 10 bin ton kadar üzüm kaldığını tahmin ediyoruz. İhracatçının elinde zaten çok az var.
Fiyat artışı sürebilir
İhracatçı, bu durumu yılbaşından önce gördüğü için üzümünü zamanında almıştı. Ancak bu yıl ihracattan kâr edildiğini sanmıyorum. 30 yıldır bu işin içindeyim. Her zaman pamuk fiyatları, üzümün üzerinde olmuştur. Hem de arada ciddi fark vardır. Şimdi neredeyse üzüm fiyatı, pamuğun iki katına geldi. Ama görünen o ki, bu fiyatlar biraz daha çıkacak.” İzmir Ticaret Borsası Meclis Üyesi Tayfur Gürcan, sezonun bitmesine beş ay kalmasına rağmen piyasadaki üzüm miktarının hayli azaldığını söylüyor. Bu nedenle, üzüme ihtiyaç duyanların fiyata bakmadan alım yaptığını öne süren Gürcan, “Fiyatların artık bir mantığı kalmadı. Üzüm 2 YTL’yi görünce, elinde mal olanların büyük kısmı ‘nasıl olsa daha fazla yükselmez’ diyerek satışa geçmişti. Böyle olacağını kimse tahmin edemedi. Bundan sonrasını kestirmek de çok güç” diyor.
Herkes bağ kuruyor
Ege Kuru Meyva İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Eli Alharal ise hızla yükselen fiyatlar nedeniyle üzüm ihracatçılarının verdikleri sözleri yerine getirmekte zorlandığını belirtiyor. Mevcut durumu ‘kaos’ olarak nitelendiren Alharal, “Stokçuluk yapılırsa, Ramazan ayına kadar fiyat artışı sürebilir. Oysa şu aşamada herkesin attığı adıma daha çok dikkat etmesi gerekiyor” diyor. Son 10 yıllık döneme ilişkin veriler incelendiğinde, pamuk ekim alanlarında düşüş, bağ alanlarında ise artış görülüyor. Bağ alanlarının artışının, diğer tarım ürünlerinden kaçıştan kaynaklandığı bildiriliyor. Sektörün ileri gelenlerine göre pamuğun azalmasındaki başlıca etken, çekirdeksiz kuru üzüm üretimindeki artış.
Tarlasına pamuk ekmeyip yerine bağ dikmek isteyen bir üretici, üç yıl içinde ilk üzüm hasadını yapabiliyor. Gerçek verimin alınması ise dördüncü ve beşinci yıldan sonra gerçekleşiyor. Bu arada üretici, bağların arasına karpuz, kavun ya da domates ekerek, geçiş döneminin zararını telafi etmeye çalışıyor.
Çekirdeksiz kuru üzüm fiyatlarındaki “büyük patlama” ile Ege bölgesindeki bağ alanlarının daha da artacağı tahmin ediliyor. Ancak bu artışla birlikte geçen sezonlarda sıkça yaşanan “pazarlama” sorununun yeniden gündeme gelmesinin kaçınılmaz olacağı savunuluyor.