Güncelleme Tarihi:
Alman, İspanya, Portekiz ve Brezilya kırmasısınız. Kendinizi nereye ait hissediyorsunuz?
- Ben yüzde yüz Brezilyalıyım. İşime karşı titiz ve disiplinli oluşumu Alman tarafıma bağlayabiliriz belki ama evim, vatanım, ülkem kesinlikle Brezilya.
Erkek nüfusunun yüzde doksanının favorisi, ağızlarının suyunu akıtan Brezilya kadınlarının sırrı nedir sizce? Niye bu kadar güzel ve makbulsünüz?
- Çünkü bizler karışığız. Karışıklık da güzeldir. Farklıdır, dikkat çekicidir. Brezilya’nın güneyindeki halk Avrupalılarla, kuzeyindekilerse Afrikalılarla karışmıştır.
Nasıl yaşıyorsunuz?
- Eğer doğum günü, yıldönümü gibi özel bir gün kutlayacaksak dışarı çıkmayı seviyorum. Onun dışında sıradan bir genç insan gibi yaşıyorum. Denizi çok seviyorum, beş yaşından beri ata biniyorum, sinemaya gidiyorum. Ailemle vakit geçirmeye bayılıyorum.
Üç kız kardeşin en güzeli siz misiniz?
- Hayır ikisi de benden daha güzel. Biri 29, diğeri 27 yaşında.
Madem öyle neden siz daha ünlüsünüz?
- Küçük kardeşimin bu taraklarda hiç bezi yok. Diğeri ise bir dönem modellik yaptı ama sevmedi. 10 yıldır aktörlük yapıyor.
14 yaşında Brezilya’nın ünlü Ipenama plajında yürürken Elit Model Ajans’ın patronu tarafından keşfedildiğinizi biliyorum. Hangi özelliğinizle büyülediniz onu?
- Uluslararası bir güzelliğim olduğunu söylemişti. Dünyanın her ülkesinde kabul görebilecek, beğenilecek... Ama ben de onu hayal kırıklığına uğratmadım. İşimi çok sevdim, saygı duydum, tutkuyla bağlandım, disiplinli çalıştım.
14 yaşında New York’a taşınıp, çalışmaya başladınız. Moda dünyasının zorlu şartları malum. Kimi alkolik oluyor, kimi intihar ediyor, kimi sıfır beden rüzgarı yüzünden eriyip bitiyor. Siz nasıl savrulmadan ayakta kalmayı becerdiniz?
- Her şeyden önce bu aileden aldığınız terbiyeyle ilgili. Nasıl yetiştirildiğiniz çok önemli. Eğer iyi bir aile eğitimi aldıysanız doktorluk da mankenlik de yapsanız, iyi yaparsınız. Annem ve babam bana işe iş gibi bakmayı küçük yaşta öğretti. Yoksa başaramazdım.
En beğendiğiniz yanınız?
- Bu soruya cevap verirken hala zorlanıyorum ama bence gözlerim.
Çok şaşırdım. Gözaltınızdaki morluklar yüzünden gözlerinizi sevmeyeceğinizi düşünmüştüm. İnternette sizin hakkınızda yazılan yorumların yüzde sekseni gözaltı morluklarınızla ilgili... Erkeklerin çok seksi bulduğunu biliyor musunuz?
- Evet biliyorum. Ben de hiçbir zaman problem etmedim. Bence gözaltı morluklarım benim alamet-i farikam. Onlar sayesinde sürüden ayrıldım, farklılaştım.
GISELE’IN AÇTIĞI YOLDAN YÜRÜYORUM
Dünyanın en güzel ve en çok kazanan modellerinden Gisele Bündchen ile hemşehrisiniz. Üstelik o da sizin gibi Alman-Brezilyalı karışımı... Örnek aldığınız biri midir?
- İster istemez... Gisele, tüm Brezilyalı modeller açısından çok önemli bir figür. Onun açtığı yoldan yürüyoruz. Ondan önce Amerika ve Avrupa’daki moda dünyası sıska kızların etrafında dönüyordu. Gisele’le birlikte podyum yanık tenli, kıvrımlı kadınla tanıştı. Ve herkes vauv dedi. Rengiyle işe tat kattı.
Gisele güzel ama aynı zamanda çok zeki bir model. Size bu açıdan da örnek olduğunu görüyorum.
- Kesinlikle. Model olmak için güzel olmak yetmez, beyniniz çalışmazsa bu işi yapamazsınız. 14-17 yaş arası annem beni bir eğitim kampına soktu. Müzelere götürdü, kitaplar okudu, sınav yaptı. O döndükten sonra ben de olup biteni takip etmeye devam ettim. Çok okur, çok film izlerim.
Sizi tanımayan insanlar ‘mankendir aptaldır’ diye düşünüyor. Bu önyargıyla savaşmaktan yorulmadınız mı?
- Hayır. Çünkü hepimizin önyargıları var. Gün gelecek sona erecek. Ben kendimi biliyorum ya, yeter. Yeri geldiğinde devlet başkanlarıyla bile aynı masada yemek yiyip sohbet edebiliyorum. Sosyal sorumluluk projelerine vakit ayırıyorum. 10 yıldır Brezilya’da zeka geriliği olan çocuklar için çalışıyorum. Ömrüm yettiğince de çalışacağım.
BENİ GÜLDÜREN ERKEKLERİ BEĞENİYORUM
Bir çocuğunuz olsun istiyor musunuz?
- Tabii istiyorum. Ama bunu takıntı haline dönüştürmüyorum. Vakti geldiğinde hamile kalacağıma eminim.
Erkek arkadaşınız var mı?
- Şu an yok.
Nasıl erkekler sizi etkiler?
- Yakışıklı, zeki ve beni güldüren erkekler. Birlikte eğlenebilmemiz çok önemli. İlişkide dengeye çok inanıyorum. Aldığın kadar vereceksin ki, araba gitsin.
VICTORIA’S SECRET PODYUMUNA 10 KERE ÇIKTIM 11’İNCİ İÇİN SEÇİLMEZSEM ÜZÜLMEM
Victoria Secret modeli olmak kariyerinize ne kattı ne götürdü?
- Negatif hiçbir etkisi olmadı, hepsi pozitif. Victoria’s Secret defileleri sayesinde kapılar birbiri ardına açıldı.
Peki seneye kadroya seçilmezseniz üzülür müsünüz?
- Asla. Çünkü artık kariyerim belirli bir yere geldi. O podyuma 10 kere çıktım. Yeter artık doydum.
FORMUNU BOL SU VE SPORLA KORUYOR
Röportajdan sonra aldığım bilgilere göre Barros dediğini yapmış, İstanbul’u karış karış gezmiş. Kızkardeşiyle, Tarihi Yarımada’yı ziyaret eden Barros’un ilk durağı Sultanahmet Cami, ikinci durağı Kapalıçarşı olmuş. Altınlarını Kapalıçarşı’daki Hilat Kuyumcusu’ndan almış. Öğlen yemeğini Pandelli Osmanlı Lokantası’nda yemiş. Kırmızı şarap eşliğinde sebzeli kuzu incik tercih etmiş. İstediği her yemeği azar azar yediğini belirten model, formunu spor ve bol su içerek koruduğunu söylemiş.
UZUN ELBİSELER, KETEN GÖMLEKLER, FIRFIRLI ETEKLER
Marks&Spencer’in 2011 İlkbahar Yaz Kadın Koleksiyonu’nda romantizm ön planda. Fırfırlar, çiçek desenler ve uçuşan kumaşlarla kadınlar romantik bir görüntü sergileyecek. Dikkat çeken temalar, maksi elbiseler ve uzun etekler... Açık kremler, somon ve beyaz ön planda. Çok canlı ve parlak renkler de var.
Koleksiyonda dantel ve süet dokular çok önemli bir rol oynuyor. Keten gömlekler, yüzde 100 koton pantolon ve elbiseler her bahar olduğu gibi vazgeçilmez. Ekose gömlekleri ister rengarenk trikolarla kombinleyebilir, ister ılık günlerde jeanlerle tek kullanabilirsiniz. Kıyafetleri tamamlayıcı aksesuvarlar arasında şapkalar dikkat çekiyor. Geçen sezonun trend modeli dolgu topuk ayakkabıların yanı sıra makosen ayakkabılar da her kadının gardırobunda olmasını istediği çekicilikte! Ayrıca düğün, davet ve mezuniyet törenleri için son derece şık ve göz alıcı elbiseler de var, özel günlerinizden önce bir göz atmalısınız.