OluÅŸturulma Tarihi: AÄŸustos 25, 2005 00:00
Bülent Ersoy - Deniz Baykal polemiği dün iki tarafın yaptığı açıklamalarla tam bir yüzleşmeye dönüştü. Ersoy Hürriyet’e şunları anlattı:      Bülent Ersoy - Deniz Baykal polemiği dün iki tarafın yaptığı açıklamalarla tam bir yüzleşmeye dönüştü. Baykal: ‘Sadece iki dakikalık bir telefon konuşması yaptık.’ Ersoy: ‘Hayır kendisiyle yüz yüze görüştük.’Ersoy Hürriyet’e şunları anlattı: ‘Kendisiyle Ankara Dedeman Oteli’nin arkasında bir büroda buluştuk. Baykal, gri bir takım elbiseyle geldi. Yanımda söz yazarı ve avukat Muhittin Yüzüak’ın kardeşi Mehmet Yüzüak da vardı. Toplantının gününü ve saatini bile hatırlıyorum. Bir cuma günü saat 2’de buluştuk’ dedi. İşte Ersoy’a sorularımız ve yanıtları:Bir gazetede o görüşmede yanınızda bir gazeteci ile iki siyasetçinin daha bulunduğunu söylemişsiniz.Hayır sadece Kemancı şarkısının söz yazarı Mehmet Yüzüak vardı. Bu görüşmeyi ispat edecek deliliniz var mı?Üç kişilik bir görüşmenin delili olur mu? Ben dini inançları çok kuvvetli bir insanım. Yalan söylemem. Ayrıca bu konuda niye yalan söyleyeyim? Telefonla görüşme ile yüz yüze görüşme arasında ne fark var?Bunun dışında başka bir görüşmeniz olmadı mı?Bir telefon konuşmamız daha var.O da sizin davanızla mı ilgili?Hayır, o başka konu. Geçen belediye seçiminden önce CHP’nin Çankaya Belediye Başkan adayı bir yerde
seçim konuÅŸması yapmış. Orada kendisinin 12 Eylül döneminde cezaevinde yattığını, benim de onların koÄŸuÅŸunda akÅŸamları ÅŸarkı söylediÄŸimi anlatmış. Bu külliyen yalandı. Bunu sayın baÅŸkana ÅŸikayet etmek için aradım.KADIN KOÄžUÅžUNDA YATTIMBu sözler niye bu kadar tepkinize yol açtı?Bunlar benim için iftiraydı. Evet o dönemde ben cezaevinde yattım. Ama beni erkekler koÄŸuÅŸuna koymadılar. Kadınlar koÄŸuÅŸunda yattım. Onlara ÅŸarkı da söylemedim.Baykal telefonunuza çıktı mı?Ben aradıktan on dakika sonra dönüp beni aradı. Kendisine belediye baÅŸkan adayının yaptığı bu çirkin ÅŸeyi anlattım. Bunu kamuoyuna açıklayacağımı söyledim. Bana, ‘Hanımefendi çok kritik bir dönemdeyiz. Ben ÅŸimdi Trabzon’dayım. Dönünce kendisi ile konuÅŸacağım’ dedi. Benim ÅŸerefim ne olacak, dedim. ‘Lütfen benim hatırım için bir ÅŸey söylemeyin. Dönünce gereÄŸini yapacağım’ dedi.CÄ°NSÄ°YETÄ° TARTIÅžILANLAR Cinsiyetiniz söz konusu olduÄŸu için mi bu kadar tepki gösteriyorsunuz?KiÅŸiler cinsiyetleriyle deÄŸil, bıraktıkları eserleriyle anılmalılar. Ben lalettayin bir ÅŸarkıcı deÄŸilim. Mektup okur gibi nota okurum. Tarihe bakarsanız, nice sultanlar, müzisyenler var ki cinsiyetleri tartışmalıdır. Ama onları eserleriyle yaptıklarıya anıyoruz. Ben hesabımı yalnız Allah’a veririm.Aradan bu kadar zaman geçmiÅŸ. Niye çıkıp bugün bunları anlatıyorsunuz?Biliyorum, bazı insanlar bu soruyu soruyor. Bakın ben bugüne kadar çıkıp özel hayatım hakkında hiç konuÅŸmadım. Bu program için beni ikna ettiler. Sözlerimi saptırmayacakları garantisi verdiler. Ben neyi anlatıyorum? Ne yemekler yediÄŸimi mi anlatacaktım? Programın konusu özel hayatım. 1952’den bu yana geçen süre. Peki hayatımın bana en acı veren bölümünü anlatmayacak mıydım? Ben de hayatımı masaya yatırdım.Rüşvet demedimAradan bu kadar zaman geçmiÅŸ. Niye çıkıp bugün bunları anlatıyorsunuz?Biliyorum, bazı insanlar bu soruyu soruyor. Bakın ben bugüne kadar çıkıp özel hayatım hakkında hiç konuÅŸmadım. Bu program için beni ikna ettiler. Sözlerimi saptırmayacakları garantisi verdiler. Ben neyi anlatıyorum? Ne yemekler yediÄŸimi mi anlatacaktım? Programın konusu özel hayatım. 1952’den bu yana geçen süre. Peki hayatımın bana en acı veren bölümünü anlatmayacak mıydım? Ben de hayatımı masaya yatırdım. Ama baÅŸkaları hakkında iddialar ortaya atıldı?Ben kesinlikle bir isim ortaya atmadım. Çok nazik davrandım. Bir siyasi partinin baÅŸkanı dedim. Bana bunları yapan bir polis müdürü vardı. Bir vali vardı, onların isimlerini de vermedim. Canımı çok acıttıkları halde isimlerini vermedim. (Bülent Ersoy daha sonra basın toplantısında Ä°stanbul Valisi Nevzat Ayaz ile dönemin Ä°stanbul Emniyet Müdürü merhum Şükrü Balcı’nın ismini verdi.)Baykal’la görüşmenizde sizden baÅŸkalarına dağıtmak üzere para istendi mi? Daha açık söyleyeyim, bir rüşvet söz konusu oldu mu?Ben kesinlikle rüşvet kelimesini kullanmadım. Basın toplantısında da bunu açık açık, altını çizerek söyleyeceÄŸim. Bu tamamen bir avukatlık görüşmesiydi. Elbette istediÄŸi parayı konuÅŸacaktı. Ben de sahneye çıkıyorum. Karşılığında bana öpücük vermiyorlar. Para alıyorum. Benden 100 milyon lira vekalet ücreti istedi. Ben de ‘gerekirse 200 milyon lira vereyim ama garanti isterim’ dedim. Garanti veremeyince el sıkıştık ayrıldık. BoÄŸazımı sıkıp para istemedi ki benden. Tabi ki garanti isteyeceÄŸim. Bugünkü parayla bir trilyon eder. Kusura bakma olmadı dediÄŸinde sokaÄŸa atılacak para mı?Â
button