Gezdiği yerleri fotoğraflamıyor, çiziyor

Güncelleme Tarihi:

Gezdiği yerleri fotoğraflamıyor, çiziyor
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 09, 2010 00:00

George Butler, İngiliz Sunday Times Gazetesi’nin yeni seyahat bloggerı. Onu kendi adıyla açtığı internet sitesinden de takip edebilirsiniz. Dünyanın pek de popüler olmayan yerlerini geziyor ve notlarını yayınlıyor. Onu diğer seyahat bloggerlarından ayıran bir özelliği var. Butler, gezilerini fotoğraflarla değil, yaptığı çizimlerle anlatıyor. Tıpkı eski zaman seyyahları gibi.

George Butler, 25 yaşında İngiliz bir sanatçı. Londra’daki Kingston Üniversitesi’nde ilüstrasyon eğitimi aldı. Yeteneği ona burs kazandırdı, daha mezun olmadan sergiler açtı, çeşitli dergi ve kitaplara skeçler (çizimler) yaptı.
2006’da İngiliz ordusu tarafından Afganistan’a davet edildi. Kabil’den Afganistan’ın derinliklerine doğru seyahat etti, savaşı bekleyen askerleri çizdi. Bu deneyim, onu derinden etkiledi ve kariyerini belirledi: Skeçlerle dünyanın her yerinden insan hikayleri anlatmak...
Döndükten sonraki ilk işi Fas, Marakeş’e gitmek oldu. Sokaklarda rastladığı insanları, pazar yerlerini, gündelik hayatı resmetti. Çizimlerine küçük dip notlar düşerek...
Oradan, New York’a gitti, itfaiyecileri çizdi. Durmadı, Paris’e geçti. Çizimleriyle Sacre Couer Kilisesi’ne bambaşka bir yorum kattı. Çalışmaları büyük ilgi gördü.
Bir sonraki çalışmasında kendi geleneğinden uzaklaştı; İngiltere’de bir estetik cerrahi ameliyata girdi. Skeçlerini, çarpıcı yazı ve renklerle hareketlendirdi, estetiğe bambaşka bir yorum getirdi.

150 ÇİZİMLE AFRİKA
/images/100/0x0/55eacafff018fbb8f8971347


Ancak tutkusu hep seyahat oldu. Yedi ay sürecek, 18 bin 400 kilometrelik bir Afrika turuna çıktı. Tunus’tan başladı geziye. Oradan Cezayir, Mali, Nijerya, Senegal, Gambia, Burkina Faso, Gana, Togo, Kamerun... Toplam 15 ülke gezdi. Toplam 267 saatlik araba yolculuğundan sonra seyahatini Gabon’da tamamladı. Sokakları, insanları, dükkanları, yiycekleri, gördüğü her şeyi çizdi. Kattığı kırmızılar, sarılar, pembeler Afrika’nın rengarenk kültürünü skeçlerine taşıdı. Politik konulara değindi, elmas madenlerini çizdi. George Butler, 150 çizimlik harika bir albüm ve anılarla geri döndü.

MAKİNE YERİNE İNSAN

Elde ettiği başarı ve gördüğü ilgi, İngiliz Sunday Times gazetesinin dikkatini çekti. George Butler, artık kendine has tarzıyla Sunday Times’ın yeni seyahat blogger’ı.
Sanatçı, seyahatlerinde neden çizimi tercih ettiğini şöyle anlatıyor: “Fotoğraf makinesinin duygusuz ve yanlış anlamaya meyilli olduğu zamanlarda, sanatçı karşısındakine çok daha usta ve gösterişsiz bir şekilde yaklaşabilir. Fotoğraf makinesinde sadece bir tuşa basıyorsunuz. Oysa, çizim yaparken geçen süre içinde karşınızdaki (bu ister bir insan olsun, ister bir manzara) çok daha kolay tanıyabiliyorsunuz. Bu sayede sanatçı, fotoğrafının altında ezilmiyor.”

Fotoğraf yerine çizgi yeniden moda oluyor

Skeç, bitirilmek üzere yapılmayan, taslak resimlere deniyor. Genelde kurşun kalemle siyah-beyaz yapılsa da, suluboya da kullanılabilir. Sanatçılar, genelde skeçleri bir resme hazırlık amaçlı yaparlar. Böylece, büyük tuvallerde zaman ve enerji harcamadan akıllarındaki fikirleri hızlıca, değişik kompozisyon ve renklerle deneme imkanı bulurlar.
Son yıllarda skeçler, sanatçıların tekelinden çıktı. Sketchbook (skeç günlüğü) modasıyla, bir nevi seyahat günlüğü tutuluyor. Resim çizmeyi tercih etmeyenler, fotoğraf makinelerinden yardım alıyor. Küçük, sert kapaklı defterler de bu modadan sonra popülerleşti. Angeline Jolie gibi ünlü isimler de bu sketchbooklar kullanıyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!