Gerekirse estetik yaptırırım
Güncelleme Tarihi:
O modern bir deniz kızı... Suya aşık bir kadın... Hiçbir şey, onun için deniz ve sörf tahtası kadar çekici değil. Geçtiğimiz ay yapılan şampiyonada yedinci kez Türkiye sörf şampiyonu olan Çağla Kubat, hemen ardından Erol Albayrak’ın 2012 ılkbahar-Yaz koleksiyonu “Splash”ın tanıtımı için objektif karşısına geçti. Çekimde yardımcı rol yine denizindi... Hello! dergisinin sorularını yanıtlayan Kubat, “Hem sevdiğim bir tasarımcıyla çalışmak hem de temanın deniz olması beni cezbetti” dedi.
Modellik çok fazla tercih ettiğiniz, yaptığınız bir şey değil. Peki Erol Albayrak’a “evet” dedirten neydi?
- Doğru, daha önce herhangi bir moda markasının yüzü olmamıştım hiç... Neden bu projeye “evet” dediğime gelince... Ben öncelikle birlikte çalıştığım kişi ve kurumların başarılarını, marka değerlerini, temsil ettikleri değerleri göz önünde bulundururum. Erol Albayrak, gerçekten de sevdiğim ve başarılarını hayranlıkla takip ettiğim değerli bir tasarımcı arkadaşım. Koleksiyonun konsepti de deniz olunca hiç düşünmeden teklifi kabul ettim.
Suyla olan ilişkinizi anlatır mısınız?
- Günlük yaşamımın büyük bir bölümünde denizle iç içeyim... Ve hayatımın hiçbir döneminde denizden kopmayı düşünmedim. Kendimle baş başa kaldığımı hissettiğim, kendimi kendimle paylaştığım zamanlar genelde sörf yaptığım anlar oluyor. Zaten bir kere deniz insanı olduğunuzda bir daha kopamıyorsunuz...
Sualtı varlıklarından sizi en çok etkileyen hangisi?
- Genel olarak deniz altının tamamı beni çok heyecanlandırıyor. Dünyanın çeşitli denizlerinde sörf yaptığım için, etkileyen demeyelim ancak korktuğum çeşitli canlılar mevcut tabii (gülüyor).
Bu koleksiyonda sizi en çok hangi parçalar etkiledi?
- Koleksiyonun tamamında kullanılan renkler öncelikle benim renklerim ve daha ilk gördüğümde renklerden çok etkilendim. Ancak ipek inci beyazı organzaya, kayalıklarda çektiğimiz mercan takıma ve yine mercan rengi deri kokteyl elbisesine ayrıca bayıldım...
ŞEVKET ÇORUH’U SÖRFE ZORLUYORUM
Alaçatı’da açtığınız windsurf okulu ne durumda. ılgi nasıl, beklentinizi karşıladı mı?
- Gayet güzel. Yaz boyunca çok yoğunduk. Bu ilgiden gerçekten memnunum.
Sürekli antrenman yapıyor, şampiyonalara katılmak için dünyanın dört bir yanını dolaşıyorsunuz. Sörfte gelmek istediğiniz nokta nedir?
- Benim yükselen bir grafiğim var. Vietnam’da 11’inciydim, Kore’de 7’nciliğe, Aruba’da da 5’inciliğe yükseldim. Bu yükselişin devam etmesini bekliyorum.
Öğrencileriniz arasında Burcu Esmersoy’u da olduğunu biliyoruz. Başka hangi ünlüler sizden eğitim alıyor?
- Burcu kısa süreli bir eğitim aldı. Onun dışında şevket Çoruh’un kızı var, Gülenay... şevket’in kendisini de zorluyoruz sörf yapması için. Bir kere ben yokken çıkmış denize ama ben göremedim, çok üzgünüm. Zeynep Beşerler de okulumu ziyaret etti.
“Arka Sokaklar”daki rol arkadaşınız şevket Çoruh’tan söz etmişken... Siz dizinin yeni sezonunda yoksunuz. Oyunculuğu tamamen mi bıraktınız?
- Ben diziyi yarışlarım yüzünden bırakmak zorunda kaldım. Çünkü senaristimiz, artık benim gidişlerimi açıklayacak konu bulmakta zorluk çekiyordu. Sörfle ikisini bir arada yürütemeyince sörfü seçtim. Ama oyunculuktan vazgeçmiş değilim. “Arka Sokaklar” bana oyunculuğu çok sevdirdi. Kendimi geliştirmeye başka projelerde devam edebilirim ama şimdilik biraz ara vermem iyi olacak.
YENİ ŞAMPİYONLAR YETİŞTİRMEK İSTİYORUM
Gelecek için planlar yapar mısınız?
- Plan yapmıyorum aslında ama kafamda hep projeler var. Gideceğim yerler hep belli, doğru zaman geldiğinde hayata geçiriyorum. Okul açmak hep vardı aklımda mesela, uygun zamanı bekliyordum. Uygun zamanı ve yeri bulunca açtım. Belki plan yapsaydım, biraz daha ileri atabilirdim.
Bundan sonraki planlarınız arasında neler var?
- En büyük hedefimi gerçekleştirdim, okul açarak birilerini eğitmeye başladım. Bundan sonraki hedefim, bazı sporcuları şampiyon olabilecek şekilde hazırlamak. Ayrıca 10 yıl sonra çocuğumla birlikte sörf yapıyor olmanın hayalini kuruyorum.
Sürekli spor yaptığınız için kalori hesabı yapmanız gerekmiyordur herhalde diye düşünüyorum. Ne dersiniz?
- Hiçbir zaman diyet yapmam ama zararlı da beslenmiyorum. Çok sık yiyiyor, çok su içiyorum. Kahvaltıya çok önem veriyorum; örneğin kahvaltıda iki ya da üç yumurta yiyorum. Bazen de kocaman bir tabak menemen yapıyorum. Peynir çok yiyorum. Ekmeği ise az tüketiyorum. Patatesteki karbonhidrattan yararlanıyorum. Salatayı, özellikle etli salatayı çok seviyorum. Eğer antrenman yapacaksam öğlen makarna, pilav, özellikle de bulgur pilavı yiyorum. Nohut gibi baklagilleri de çok tüketiyorum. Canım çekerse pizza ısmarlıyorum ama sonrasında bir hafta zararlı yiyeceklerden uzak duruyorum. Tatlı ve çikolata seviyorum, ama özellikle yarış zamanlarında yememeye dikkat ediyorum.
GEREKİRSE ESTETİK YAPTIRIRIM
Benim de vücudumda beğenmediğim yerler var tabii, ama söylemem. Niye dikkat çekeyim? Yine de şimdiye kadar estetik yaptırmayı hiç düşünmedim. Sadece ameliyatsız bazı işlemler... O da gerektiği için... Sörf nedeniyle sürekli güneşin altındayım, buna bağlı olarak cildimde lekeler oluştuğunda işte o işlemleri tercih ediyorum. Bu arada yanlış anlaşılmak istemem, estetik konusunda katı değilim. Bir gün beni rahatsız edecek bir şey olursa, neden olmasın? Sonuçta önemli olan mutlu hissetmek...