Gerdek gecesi tanışmak

Vallahi ne ‘Güzin Abla’lar yetişiyor, şaştım kaldım! Doğrusu bir fikrini, hem de oldukça tartışılabilecek bir düşüncesini bu kadar güzel anlatan, hem de 20 yaşındaki bu okurum, beni gerçekten hayrete düşürdü. Katılırsınız, katılmazsınız; ama ifadesine, mantığına, hiç düzeltme gereği duymadığım Türkçesine hayran kalmamak elde değil. Fikrimi soruyor. Ona katıldığımı söylemeden edemeyeceğim. Evet, ondan ona, daldan dala atlamak değil anlatmak istediği. Böyle bir hayat, zaten kadını çok yıpratır ve ezer geçer. Ama evlenmeden önce sevdiği insanla mutlaka cinsel uyum konusunu tartmak, bu konuları tabu görmeyi bırakıp konuşmak, okuyup bilgilenmek, birbirini tanımaya çalışmak düşüncesi çok yerinde bence de...Rumuz: Azelea (20)Sevgili Güzin Abla; yazılarınızı sürekli takip ederken birçok sorun hakkında da kendimce yorum yapıyorum. Yayınladığınız birkaç yazıda kızların cinsel ilişki sonrası terk edildiğini ya da bu korkuyla evlenene kadar cinsellikle tanışmadığını görüyorum. Ben de bu konu hakkındaki görüşlerimi sizinle paylaşmak istedim. Flört, söz ve nişan gibi dönemler çiftlerin duygusal anlamda yakınlaşma ve tanışma dönemleridir. Peki ya cinsel anlamda tanışma ne zaman olmalı? Günümüzde pek çok çift cinselliği gerdek gecesi, yani evliliğin ilk günü tanır. Ancak bu geç tanışmanın pek çok kötü sonucunun geri dönüşü yok. Çünkü artık imzalar atılmış hayatlar birbirine bağlanmıştır. Kimse o güne kadar eşinin cinsel sorunlarının farkında ya da bu sorunlarla başa çıkıp çıkamayacağının bilincinde değildir. Örneğin kimse müstakbel karısının vajinismus ya da frijit olup olmadığını bilmez. Evlendikten sonra da bilmez ya, o ayrı bir konu tabii! Ya da hiçbir kadın evleneceği erkeğin penisinin küçük mü, düz mü, sertleşme ya da erken boşalma sorunu var mı bilmez. Ten uyuşmazlığı var mı, fantezileri uyuşuyor mu, ya da en basitinden beni tatmin edebilecek mi gibi soruların cevapları, hep gerdek gecesi ya da evlilik içinde, daha uzun bir süreçte alınır. Pek çok çift de bu tip çözümlerin üstesinden gelebilecek olgunluğa ve bilgiye sahip olmadığı için bu sorunlar evlilik süresince hatta ölene kadar sürer gider. Doğal olarak da sadece cinsel sorunlar olarak gözüken bu sorunlar duygusal ve sosyal hayata da doğrudan yansır.Peki evlilik öncesi hazırlık süreçleri olan flört, söz ve nişan dönemlerinde neden cinsel anlamda tanışılmaz? Bunun en önemli nedenlerinden birisi, bence erkeğin cinsel ilişki sonrası kadını terk edeceği korkusudur. Oysa eğer bir erkek bu davranışı gösteriyorsa, bu o erkeğin evlenilmeye uygun bir erkek olmadığının en büyük göstergesidir. Çünkü bu ilkel bir zihniyetin yol açtığı bir davranıştır. Bu zihniyet, bir erkeğin bir kadınla cinsel ilişkiye girmesinin kadını ‘kirleteceği’ düşüncesine sahip bir zihniyettir ki zaten bu zihniyete sahip erkek birlikte olduğu her kadını aşağıladığını düşünür ve cinsel ilişki sonrası eşinden tiksinebilir. Bu da cinsel ilişkinin bir ilişkinin son noktası ve bu noktadan itibaren ilişkinin bitirilmesi gerektiği düşüncesine yol açar ki bu düşünce evlilikle tedavi edilebilecek bir düşünce değildir. Çünkü bu zihniyetteki erkek evlendikten sonra da olsa eşiyle cinsel ilişkiye girdiği andan itibaren o kadını artık elde ettiğini ve başka kadınlara doğru ‘yelken açması’ gerektiğini düşünür. Böyle bir düşünce yapısındaki erkek evlendikten sonra da o kadına yaramaz. Zira bu tip erkekler aldatmaya daha yatkın erkeklerdir fikrindeyim (tabii şahsi fikrimdir herkes katılmak zorunda değil). Bu anlattıklarım da şunu gösteriyor ki cinsel ilişki sonrası kadını terk etme davranışı gösteren bir erkek zaten evlenilecek erkek değildir. Sonuçta tabii ki genç kız ve kadınlara ‘her önünüze gelenle yatın’ demiyorum. Bu çok büyük bir hata olur ve bence kültürel yozlaşma belirtisidir. Ancak, başka kadınlarla bu zihniyetin göstergesi olan davranışlarda bulunmamış, gerçekten sevdiğiniz, güvendiğiniz ve ‘karşılıklı’ evlilik planları kurduğunuz bir insanla cinselliği evlilik öncesi tanımakta yarar olduğunu düşünüyorum. Hatta böylelikle daha sağlıklı yuvalar kurulacağına ve evlilik kurumunun güçleneceğine inanıyorum. Çünkü birbirini her yönden iyi tanıyan insanların daha doğru kararlar vereceğini düşünüyorum. Bilmiyorum siz ne düşünüyorsunuz bu konuda!