Genetik yapısı deÄŸiÅŸtirilmiÅŸ tarım ürünlerine karşı direniÅŸ var

Güncelleme Tarihi:

Genetik yapısı değiştirilmiş tarım ürünlerine karşı direniş var
OluÅŸturulma Tarihi: Mart 10, 2004 00:00

Genetik yapısı deÄŸiÅŸtirilmiÅŸ tarım ürünleri 1996 yılında gündeme getirildiÄŸinde ziraat dünyası büyük umutlar beslemiÅŸti. Ancak teknik açıdan devrim sayılan bu ürünler saÄŸlıkla ilgili kuÅŸkuları da beraberinde getirdi ve kısa sürede çevreci ve tüketicilerin yoÄŸun tepkisiyle karşılaÅŸtı.2002 yılında dünya üzerinde 58 milyon hektarı aÅŸkın bir alanda genetik yapısı deÄŸiÅŸtirilmiÅŸ tarım ürünleri ekildi. Bu oran bir önceki yıla göre artışı simgeliyordu. Ancak bu yeni ürünler zararlı böceklere, hastalıklara daha dirençli olmalarına raÄŸmen ziraat dünyasını ikna edemiyorlar. Hatta çiftçilerin büyük bir bölümünün bu ürünleri yetiÅŸtirdiÄŸi ABD ve Kanada’da bile muhalif sesler gittikçe yükseliyor. Avrupa’da ise, 1999 yılında Çevre bakanlarının yasaklayıcı kararının ardından bu ürünlerin pazarlanması yeniden gündeme gelmesine karşın tüketiciler kuÅŸkuyla yaklaşıyor. Çin ise ihraç etmek üzere genetik yapısı deÄŸiÅŸtirilmiÅŸ 150 ürünü test etmek amacıyla bir agro-biyoteknoloji sektörü geliÅŸtirilmesi için son yıllarda 100 milyon euro’dan fazla bir para harcadı. Ancak önceki yıl laboratuvarlarda genetik yapısıyla oluÅŸturulmuÅŸ ürünlerin dağıtımını yasakladı. Pekin’in bu kararı almasında, Avrupa’nın 90’lı yıllarda genetik yapısıyla oynanmış Çin tütününü ithal etmekten vazgeçmesi önemli bir rol oynadı. Hindistan’da da bu tür pamuk üretimine yönelik araÅŸtırmalar hız kazanmasına raÄŸmen Hint hülkümeti genetik yapısı deÄŸiÅŸtirilmiÅŸ besin maddelerine kuÅŸkuyla yaklaşıyor. Kısacası, bu tablo bu tür ürünlerin daha uzun süre insanlara güven aşılayamayacağını ortaya koyuyor. Teknolojik beceri gerekGenetik yapısı deÄŸiÅŸtirilmiÅŸ bir ürünün geliÅŸtirilmesi, ciddi bir teknolojik beceri gerektiriyor. Ä°lk önce, bitki hücrelerini çok fazla zedelemeden hücrelerin çekirdeÄŸine bir gen yerleÅŸtiriliyor. Daha sonra da bu hücrelerden, genomlarında yerleÅŸtirilmiÅŸ genin tek bir örneÄŸini taşıyan bitkiler elde ediliyor. En son aÅŸamada da, bitkinin istenilen özelliÄŸe sahip olması için bu genin iÅŸlevsel proteine dönüştürülmesi söz konusu. Bugün genellikle, Agrobacterium adlı toprak bakterisi ile, bitkiye aktarılmak istenen özellik, bitkilerin kromozomlarına veriliyor. Bu gen transferi yönteminin daha önceki yöntemlere kıyasla 500 kat daha etkili olduÄŸu saptandı. Ãœstelik bu ÅŸekilde bitkinin doÄŸal yaÅŸam döngüsü de bozulmuyor. AraÅŸtırmacılar yine de genin bitki DNA’sında yerleÅŸtirileceÄŸi en uygun noktayı bulmak için, çalışmalarını sürdürüyorlar; böylece bitkinin metabolizması daha az zarar görürken etkililiÄŸi de artacak.Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!