Güncelleme Tarihi:
Erden, yaptığı açıklamada, maddenin kötüye kullanım ve bağımlılığa yol açabilecek, değişik yollarla alınabilen, duygu durum, algılama, biliş ve diğer beyin işlevlerinde değişiklik yaratan her türlü kimyasal olduğunu belirtti. Madde kullanmaya başlamanın çeşitli nedenleri olduğunu, çocuk ve gençlerin heyecan arayışı, duygusal dengeyi sağlamakta zorlanma, arkadaşlarının madde kullandığını düşünmesi, görmesi ve bu yönde yapılan baskılar nedeniyle madde kullanmaya başlayabildiğini ifade eden Erden, şöyle konuştu:
“Maddenin yarattığı etkileri merak etme, yetersiz aile gözetimi, aile içi iletişimsizlik ve aile içi çatışmalar da madde kullanımına başlamada etkili olan faktörlerden. Aileler çocuklarının madde kullandığından şüphelendiğinde onu fiziksel, duygusal ve sosyal açıdan yakından izlemelidir. Madde bağımlısı bir kişi çoğunlukla bitkin ve dalgındır. İştah ve uyku sorunu yaşar. Bu kişi konuşmada güçlük çeker. Bağımlının vücudu terler, elleri titrer, yüzünde ve gözlerinde kızarıklıklar meydana gelir, solunum güçlüğü çeker ve mide bağırsak yakınmaları yaşar.”
Erden, sosyal ve duygusal açıdan ise bağımlı bir kişinin akademik başarısının düştüğü, sık sık arkadaş değiştirmeye başladığı, aile ve arkadaşlarla ilişkilerinin bozulduğu, içine kapandığı, aşırı neşeli ya da saldırgan olabildiği, duygu durumunun sık değiştiği, geleceğe yönelik beklentilerinden uzaklaştığının gözlendiğini vurguladı.
AİLELERE ÖNERİLER
Erden, anne ve babanın çocuklarına olan davranışlarında tutarlı olmasının çok önemli olduğunu bildirdi.
Ailelerin çocukların günlük etkinliklerini yakından takip etmesi, çocuğa baskı yapmadan, ince sınırlar belirleyerek yaşamındaki değişikliklerin nedenlerini araştırması gerektiğine dikkati çeken Erden, şöyle devam etti:
“Aileler çocuk ve ergenleri, yaşının sorumluluğunu alabilecek kadar özgür bırakırken, tehlikeleri fark edemediklerinde yanlarında olduklarını, destek olduklarını hissettirecek şekilde yakından izlemeli ve yaşa uygun sınırlar ve kurallar koyma konusunda yeterli ve tutarlı olmalı. Ebeveynler, stresle karşı karşıya kaldığında bu stresle baş edebilmesi için mutlaka çocuklarına destek olmalı, onları dinleyerek, anlamaya çalışarak sorunlara çözüm bulmada yardımcı olmalı, yaşadıkları kötü deneyimler sonrasında bile yanlarında olduklarını ona değer verdiklerini hissettirmeli.”
Erden, ailelerin, çocukları için madde bağımlılığı konusunda endişelendiklerinde mutlaka uzman bir kişiden yardım istemesi gerektiğini kaydetti.