Geleneğe karşı teknoloji

Devir, Burdur’un Hasanpaşa Köyü’nde, geleneksel ‘çoban yarışması’ üzerinden teknoloji ve doğa arasındaki çelişkiyi perdeye yansıtıyor. Belgesel, kurmaca ve fantastik unsurları bir araya getiren film, İstanbul Film Festivali’nde jüri özel ödülü almıştı.

Bir yanda doğa-insan, diğer yanda ise teknoloji, kapitalizm-insan ilişkisi.
Ne yazık ki kazanan çoğunlukla ikincisi oluyor.
Doğa ve gelenekler, hep yenik düşüyor medeniyet canavarına.
Derviş Zaim’in Devir adlı filmi de bunu taşıyor işte perdeye.

YILLARIN GELENEĞİ ÇOBAN YARIŞMASI

Burdur’un Hasanpaşa Köyü’ndeki geleneksel bir ‘çoban yarışması’ üzerinden sunuyor Derviş Zaim bu kavgayı.
Bir yanda doğayla iç içe geçmiş, yıllara yayılmış bir gelenek.
Diğer yanda ise bu geleneği bitirecek olan teknoloji.
Kurmaca ile belgesel işte bu noktada devreye giriyor.
Çoban yarışması, oyuncu kullanmak yerine köyün çobanlarıyla, yani olayın gerçek kahramanlarıyla kotarılmış.
Araya giren kapitalizm canavarı ise kurgunun ürünü, yani en az kurgu kadar yapay, suni.

MADEN OCAĞI TEHDİDİ

Uzun yıllardır sürdürülen bu yarışmada, köyün çobanları sürüleriyle birlikte suya girerek, peşlerinde koyunlarıyla su birikintisini durmaksızın geçmeye çalışıyorlar.
Sürüyle birlikte suyu duraksamadan, en hızlı geçen çoban yarışmayı kazanan oluyor.
Son sekiz yıldır Takmaz adlı çoban birinciliği kimselere kaptırmıyor.
Ayrıca köyün koyunlarını ‘kırmızı’ya boyama geleneği de sürdürülüyor.
Köyün çobanları çevredeki kırmızı renkli kayaları toplayıp, ezip, eleyerek toz boya elde ediyorlar.
Fakat köyün bu doğal yapısı kırmızı kayaların olduğu yerde açılan maden ocağı işletmesiyle tehdit altına giriyor.

JÜRİ ÖZEL ÖDÜLÜ VAR

Derviş Zaim, aynı önceki filmleri Filler ve Çimen, Cenneti Beklerken ve Nokta’da olduğu gibi Devir’de de yine gelenekler üzerinden anlatıyor derdini.
Ancak bu kez, hatta ilk kez tamamen amatör oyuncularla yapıyor bunu ve gelenek, doğallık, tazelik kavramına daha uygun bir yöntem seçmiş oluyor.
Devir, kalabalık vizyon haftasının en gerçek filmlerinden biri.
İstanbul Film Festivali’nde jüri özel ödülü aldıktan sonra vizyonda.

HAFTANIN DİĞER FİLMLERİ

Evi istila eden kötü ruh

Paranormal Activity serisinin yapımcılarından Jason Blum bir başka ‘evi istila eden kötü ruh’ temalı filmle karşımızda. Sessiz ve huzurlu bir banliyöde yaşayan Daniel ve Lacey Barret mutlu ve sorunsuz bir aile. Ama bu durum, akıl almaz olaylarla bozuluyor. Aileyi hedef alan rahatsız edici olaylar oğullarının odasında görünmeye başlayan bir yabancı siluetiyle başlıyor, ardından eve saldırmaya başlayan büyük kuş sürüleriyle devam ediyor. Yönetmenliğini ve senaryo yazarlığını Scott Stewart’ın yaptığı filmin başrollerinde Keri Russel ve Josh Hamilton yer alıyor.

Felekten son gece

1 milyar doları aşan hasılatı ile en kârlı komedi serisi olan Felekten Gece, üçüncü bölümüyle sona eriyor. Bu filmde sabah ne olduğu hatırlanmayan bir bekârlığa veda partisi ya da düğün yok. Ancak tabii ki kafadarların başı bir türlü dertten kurtulmuyor. Ekibimiz bu kez, psikolojik destek almasını düşündükleri Alan’ı bir rehabilitasyon merkezine götürmek üzere yola çıkıyor. Ancak yolda karşılaştıkları kötü sürprizle bir anda yine kendilerini karmaşanın ve bilinmeyenin kucağında buluyorlar.

Sihirle soygun

Sihirbazlar Çetesi, Atlas isimli son derece karizmatik ve etkileyici bir illüzyonistin liderliğini yaptığı, dünyanın en iyi sihirbazlarından oluşan ‘Four Horsemen’ ekibinin başından geçenleri konu alıyor. Ekip, üstün sihir marifetlerini sadece sahne gösterileri için değil, soygun yaptıkları bankaların sistemlerine erişmek ve izleyicilerini soymak için de kullanıyor. Louis Leterrier’in yönettiği filmin oyuncu kadrosu Jesse Eisenberg, Mark Ruffalo, Michael Caine ve Morgan Freeman’dan oluşuyor.

Ayrılık perişan edince

Geçen yılın filmlerinden olan Erkek Aklı, kız arkadaşından ayrıldıktan sonra hayatı altüst olan bir grafikerin hikâyesini anlatıyor. Charles işinde iyi, yakışıklı ve çapkın bir grafiker. Hayatının aşkı Ivana birdenbire onu terk edince, yaşamı da altüst oluyor. Ve tabii bir yandan çok sevip aşk acısı çekerken diğer yandan eski aşkından nefret ediyor. Senaristliğini ve yönetmenliğini Roman Coppola’nın üstlendiği bu komedinin başrolünde Charlie Sheen var.

İyi ve kötü arasındaki genç kız

Türkçesini Emre Törün, Kutay Kırşehirlioğlu, Seda Özelsoy ile Aydoğan Temel’in seslendirdiği animasyon film Doğal Kahramanlar, iyilerle kötülerin heyecan dolu savaşını anlatıyor. Yönetmenliğini Buz Devri’ndeki deli sincap Scrat karakterine sesiyle hayat veren ve Buz Devri serisinin çeşitli kısa filmlerinde yapımcı olarak yer alan Chris Wedge’in üstlendiği filmin senaryosu ise Tom J. Astle, Matt Ember, James V. Hart, William Joyce ve Daniel Shere’in elinden çıkma.

Son arzu için

Gazi Kurban, Güneydoğu’da askerlik görevini yerine getirirken teröristlerle çatışmaya girip, terhis olduktan sonra birliğinde şehit olan arkadaşının son dileğini yerine getirmek için İstanbul yollarına düşüyor. Ve bu son arzuyu gerçekleştirmeye çalışırken kendisini trajikomik bir hikâyenin ortasında buluyor. Avni Kütükoğlu’nun yönetmenliğini, Esef Özfırıncı’nın senaristliğini üstlendiği filmin oyuncu kadrosunda Yunus Günçe, Meral Kaplan, Suavi Eren var.