Gelen giden ona vuruyor

* “Ankara’nın Dikmen’i”nde oynamayı neden kabul ettiniz? Neydi cazip gelen?

- Bir müzisyen hikayesi olması, ayrıca Tükenmez Kalem’in yapımcılığında çekilmesi. Gani Müjde’yi önceden tanımam ve sevmem de teklife “evet” dememde önemli etken.

* Herkes albüm, konser beklerken sizden, oyunculuk nereden çıktı?

- Bu benim ilk oyunculuğum değil ki... Daha önce de bir dramada başrol oynamıştım.

* Yani sette, kamera karşısında zorlanmadınız...

- Bunu kendi adıma yorumlamam ne kadar sağlıklı olur bilmiyorum ama evet, zorlanmıyorum. Çünkü hem ortamı seviyorum, hem de o ortamlara alışkınım. Set ortamı nedir, ışık nedir, her şeyi biliyorum. O yüzden çok çabuk adapte oldum diyebilirim.

* Canlandırdığınız Latif karakterinden de biraz söz etseniz...

- Latif, garibim ya (gülüyor)... Gelen giden ona vuruyor. Çok dengeleyici, benim tam zıttım bir karakter.

* Ne açıdan?

- Ben dediğim dedik, her durumda aldığı kararların arkasında duran biriyim. Latif’in benimle ilgisi yok. Eşiyle dayı oğlu arasında kalan biri, sürekli eziliyor, hırpalanıyor.

LATİF’İN PATLAMA YAPMASINI BEKLİYORUM

* Bir de enstrüman olarak zili seçtiği, orkestrada zil çaldığı için eşi Tilbe (Gözde Kansu) sürekli dalga geçiyor onunla...

- Evet, sık sık “Keman çalsaydın da daha önlerde dursaydın” diye söyleniyor, Latif’i bu anlamda da çok eziyor. İlerleyen bölümlerde neler olacak, izleyip göreceğiz.

* Neler olur sizce? Sürpriz bekleyelim mi Latif’ten?

- Ben bir patlama yapmasını bekliyorum açıkçası...

* Ne çalsın, kariyeri nasıl gelişsin istersiniz?

- Normalde ben çok fazla enstrüman çalabiliyorum. Flüt, şan ve piyano bölümü mezunuyum. Yan flüt kullanacağım bir ortam olsa eğlenceli olur diye düşünüyorum.

* Kuzen Dikmen’le otoriter eş Tilbe arasındaki çatışma ne olacak peki?Latif bu ikili arasında kalmaktan kurtulabilecek mi?

- Size şu an böyle bir tüyo veremem, yetkimi aşar. Ama şu kadarını söyleyeyim, bu üçlü çok eğlenceli bir hale geliyor. Dikmen yavaş yavaş Latif’i açacak, onu ekstralara götürmeye başlayacak. Daha doğrusu onu Ankara müziğine çekmeye çalışacak. Latif de eşi Tilbe kendisinden daha çok para kazandığı için Dikmen’in önerilerini, tekliflerini değerlendirebilir.

BİZİM EVDE DEMOKRASİ VAR

* Eşiniz Cansen Hanım sizi izlerken neler söylüyor?

- Eşim de evde Latif gibi mülayim bir performans beklemeye başladı benden tabii (gülüyor), bu hiç iyi olmadı. Bunun şakasını yapıyorum bazen “Evde ezil, sette ezil” diye. Bu arada 3 yaşındaki kızım da karakterleri kabul etti. Babacım senin ismin “Lafif mi?” diye soruyor, “Dikmen abiye selam söyle” diyor.

* “Evde ezil, sette ezil” sözünüze bakılırsa, evde eşinizin sözü geçiyor...

- Bizde demokratik bir ortam var, herkesin sözü geçer. Gerçi çoğu insan da bilir ki, evde son sözü hanımlar söyler. Dışarıdaki aslanlar, evde kedi olurlar.

EVLAT HUZUR VERİYOR

* Kızınızla aranız nasıl?

- Gayet iyi... Evlat huzur veriyor, insanın üzerindeki negatif elektriği alıyor. Dün setimize geldi, oturup sessiz sedasız beni izledi. Çok keyifliydi.

* Ona bir kardeş düşünmüyor musunuz?

- Var niyetimizde ama bakalım ne zaman olur. Kısmet işi bunlar.

OYUNCULUKTA İLERLEMEYİ DÜŞÜNÜYORUM

* Yeni single çıkıyor değil mi?

- Evet, bir hafta kaldı.

* Oyunculukta yapsanız da sizin asıl vazgeçilmeziniz müzik gibi geliyor bana...

- Tabii ki... Ben aslında müziği hiç bırakmadım ama uzun aralar verdiğim için insanlar öyle sandı. Oysa albüm aralarındaki o uzun zamanları hep üreterek geçirdim. Şu an elimde iki albüm dolduracak kadar bestem var. Hepsi hazır, yavaş yavaş piyasaya sürmeyi düşünüyorum.

* Ya oyunculuk?

- Oyunculuk yeni bir alan olduğu için heyecan veriyor. Sete başka bir coşkuyla gidiyorum. Bu kolda da ilerlemeyi düşünüyorum. * Sinema filmi var mı aklınızda?
- Evet, ona dair de planlarım var. Bu işi yoluna koyduktan sonra sinema yapacağım.