Gel gel Ferrari’si

Bir bakıyorsunuz sürekli önünden geçtiğiniz, düne kadar okulu kıran birkaç tıfıl öğrencinin takıldığı kafe sınıf atlamış, önüne bir Ferrari park etmiş, içerisi de tıklım tıklım. Allah Allah deyip ilerliyorsunuz... Bu kez de o tıfıl öğrencilerin küs olduğu başka bir grup tıfıl öğrencinin takıldığı diğer kafeye geliyorsunuz. Onun da önünde gıcır gıcır bir Lamborghini ve yine içerisi tıklım tıklım... Bizim mahallenin kafeleri barları sınıf atladı diye düşünebilirsiniz. Gelin neler olup bittiğini ben size anlatayım.

ALAN DA MEMNUN SATAN DA

Bu olup biten aslında tamamen bir pazarlama tekniği. Şu sıralar İstanbul’un birçok semtinde aynı trend hızla yayılıyor: Yeterince müşterisi olmadığına inanan kafe işletmecileri gidiyor bir oto kiralama şirketinden çok lüks bir otomobil, mesela bir Ferrari kiralıyor, dükkânının önüne çekiyor. Dükkanın kapısında Ferrari’yi görenler de “Önüne Ferrari park ettiğine göre, buranın mutlaka bir özelliği vardır” diyerek mekâna üşüşüyor.
Bu işten hem alan memnun hem satan. Oto kiralayan şirket araba garajda yatacağına orada dursun para kazansın derdinde. Nasılsa otomobil durduğu yerde duruyor, amortisman bedeli çıkmıyor. Üstelik acil bir müşteri durumunda arabayı kiralamış değil, istediği an geri çekebilir. Bunun için de kafeye günlük otomobil kirası üzerinden indirim yapıyor.

BÜTÜN ŞEHİRDE AYNI UYGULAMA

Mesela Etiler Car Rental’den konuştuğum Metin Kanalan normalde 1500 Euro civarında olan Ferrarileri böyle mekân kiralaması olduğunda 750 Euro’ya verdiklerini anlatıyor: “Ama bizden Ferrari kiralamak için gelen mekânlar kafe değil çoğunlukla gece gidilen mekânlar ve kulüpler.”
Sadece Etiler mi? İstanbul’un her semtinde yapılıyor bu uyanıklık. Bahçelievler Bilhan Oto Kiralama’dan Berkan Kamış şöyle anlatıyor kurulan düzeni: “Rekabet içindeki kafeler birbirine nispet olsun diye bu tür oto kiralama işlerine giriyorlar. Böylece müşteri kalitesini daha yüksek göstermeye çalışıyorlar. Şimdiye kadar hiçbir mekâna böyle otomobil kiralamadık. Ama yardım olsun diye kafesi olan bir arkadaşımıza Porsche yolladık. Gün boyunca dükkânın önünde tuttuk.”

3 sahne 30 performans

ELECTRONICA PARKORMAN’DA

Radyo FG tarafından düzenlenen Türkiye’nin ilk elektronik müzik festivali Electronica bu yıl 23 Haziran’da Parkorman’da. Kapılar saat 14.00’te açılacak ve aynı günde üç sahnede 30 performans sergilenecek. Burn sponsorluğunda ‘A New Era / Yeni Bir Çağ’ sloganıyla gerçekleşecek festivalde indie, dance ve disco ağırlıklı bir line up var.
İşte birkaç örnek: Amerika’nın en çok talep alan uluslararası DJ’i olma unvanını elinde bulunduran Markus Schulz... Fidget House tarzı müziğin yaratıcıları olarak gösterilen Crookers... İlk çıkış yaptıkları ‘Blind’ parçasıyla müzik endüstrisini bir daha asla eski haline dönemeyecek şekilde sarsan Hercules & Love Affair... Ve yeni albümlerinden yeni parçalarıyla son yılların en önemli gruplarından Who Made Who... Biletler Biletix’te 52-67 lira.

Eyüp’te Mangal Olimpiyatları

Yarın, Tekirdağ Rakısı sponsorluğunda, Santralistanbul’da Mangal Festivali düzenleniyor. Mangal için hiçbir malzeme getirmenize gerek yok. Festivalde dumanı tüten mönülerin yanı sıra, perküsyonda usta isim Burhan Öçal & Trakya All Stars’ın muhteşem performansı, söyledikleri alaturka şarkılarla kendilerine hayran bıraktıran Eşref Vakti ve ünlü radyo programcısı Geveze ve grubu Kuma ile birbirinden eğlenceli aktiviteler de var. Giriş 30-60 lira, biletler Biletix’te.

Bu Diva başka diva

Bülent Ersoy gibi şarkı söyleyemiyor ama kostümü-makyajıyla dansa durduğunda benim diyen kadınların bile ağzı açık kalıyor, oryantale yeteneği karşısında en homofobik bakışlar bile yumuşuyor. 1978 doğumlu. 12 yıl önce çıktı ilk kez, çıkış o çıkış. Al Jamal, Cahide, Nomades, Etiler Al Arabi’de dans ediyor. En çok elinde kandillerle yaptığı ateş dansı seviliyor. Diva adını seçmiş. Bülent Ersoy’la bir alakası var mı diyorum; “Yok, ayrı alanların divalarıyız” cevabını veriyor.