Fotoğraflar aşkımızı anlatıyor

Ä°ÅžTE AÅžKIN FOTOÄžRAFLARI  Â

Türkiye, İlker İnanoğlu'nu daha çocukluğundan, Türk Sineması'nın "Yumurcak"ı olduğu dönemden tanıyor. Şimdilerde ise Kanal D'nin sevilen dizisi "Arka Sokaklar"ın Engin Başkomiser'i olarak izliyor...

Özge Ulusoy'a gelince... O, 2003 Türkiye 2'nci güzeli. Uzun süredir de fotomodellik ve mankenlik yapıyor. Ama tanınmasını sağlayan, "Arka Sokaklar"daki lise öğretmeni rolü... Bu dizi Ulusoy'a sadece şöhret değil aşkı da getirdi üstelik... Sette yolu İnanoğlu ile kesişti. İkilinin senaryo gereği yaklaşık iki yıl önce başlayan aşkları, çok geçmeden gerçeğe dönüştü.

Ä°ÅŸte onların dilinden bu büyük aÅŸkın öyküsü... Â

Birbirinizi nasıl tarif edersiniz?

- Özge Ulusoy: İlker'le tanıştığımdan beri hep aynı şeyi söylüyorum ama çok güzel bir kalbi var. Benim için İlker hep güzel kalpli, iyi insan.

- İlker İnanoğlu: Özge çok cana yakın, bıcır bıcır. Onun da kalbi çok iyi olduğu için anlaşıyoruz zaten.

Peki birbirinizde hiç hoşunuza gitmeyen huy yok mu, eleştirel davrandığınız olur mu?

- Ä°.Ä°: HoÅŸumuza gitmeyen ne olabilir?

- Ö.U: Bilmem, yok galiba.

Yine ortak bir projede görecek miyiz sizi? Â

- İ.İ: Tabii ki olabilir, niye olmasın? Projeye bağlı bu.

Peki geleceğe yönelik kişisel projeleriniz var mı?

- İ.İ: Kendime ait bir sinema filmi projem var ama ne zaman hayata geçer bilemiyorum. Yapımcılığını da üstleneceğim ama önce sponsor bulmam gerek.

- Ö.U: Benim defilelerim devam ediyor. "Arka Sokaklar" dizisinden ayrıldım biliyorsunuz, şu an yeni bir proje yok ama önümüzdeki sezon için görüştüğüm
birkaç proje var, onlardan haber bekliyorum. Televizyonda bir şeyler yapmayı çok istiyorum. Daha önce iki yıl kendi moda programımı yapmıştım. Yine o
tarzda moda ya da life style türü bir program olsun istiyorum.

Ä°KÄ°MÄ°Z DE YEMEK YAPAMIYORUZ

Birlikte neler yapmaktan hoşlanıyorsunuz?

- Ö.U: Aslında klasik şeyler. Biraz da İlker'in mesleği gereği, birlikteyken çok film izliyoruz. Ortak noktalarımız çok fazla olduğu için uzun uzun sohbet etmeyi de seviyoruz.

- İ.İ: Özge'nin dediği gibi sinemaya, yemeğe gitmeyi seviyoruz, değişik bir restoran keşfetmekten hoşlanıyoruz. Daha seyahat edemedik ama ederiz inşallah.

İkiniz de çok yoğun bir iş yaşamının içindesiniz. Birbirinize nasıl vakit ayırıyorsunuz ya da bu durum ilişkide bir dezavantaj yaratıyor mu?

- İ.İ: Aslında avantajı var. Zaten biz iş ortamında tanıştık. Dizi çekimine başladığınızda sosyal hayat bittiği için insan tanıma gibi bir durumunuz da olmuyor. İşten çıktıktan sonra boş kalan iki günde birbirimize vakit ayırmaya çalışıyoruz.

İlker Bey'i en çok hangi zamanlarda özlüyorsunuz?

- Ö.U: Aslında İlker ile sık görüşüyoruz. Sadece o seyahate gittiğinde ya da ben defile için şehir dışına çıktığımda uzun süre ayrılığımız oluyor. Onun dışında birbirimize vakit ayırabiliyoruz.

Evde en güzel yemekleri kim yapıyor?

- İ.İ: Yemek yapmadığım için ben değil.

- Ö.U: Ben de yapmıyorum.

- İ.İ: En güzel yemekleri dışarıdan getirtiyoruz. En güzel yemekleri Mc Donald's yapıyor diyebiliriz...

Bu ilişkide ilk önce kim kimi fark etti?

- İ.İ: Beni fark etmemek mümkün değil. O yüzden anlayın kimin kimi fark ettiğini.

- Ö.U: Benim cevabım; o beni fark etti.

AÅžKIMIZI Ä°NSANLARA ANLATMAMIZ ANLAMSIZ

Birbirinizi ilk gördüğünüz an, hani bazen olur ya, bir gıcıklık durumu yaşadınız mı?

- Ö.U: Yok biz hemen iyi anlaştık. Zaten ilk önce arkadaş olarak başladık. İlker bana oyunculukta da yardım etti. İlk set günümde çok yardımcı olmuştu
mesela...

Dizide yaşadığınız aşk hikâyesi sizi etkiledi mi, her şey o anda mı başladı?

- Ö.U: Benim için dizi bir iş, buna sadece iş gözüyle bakarım. Sette de zaten çok mesafeli ve gayet profesyoneldik, ikimiz de işimizi yapıyorduk. O
bambaşka bir ortamdı. İlişkimizle pek alakası yok diye düşünüyorum.

Gözlerinize baktığınız zaman neler hissediyorsunuz?

- İ.İ: Bir şey hissetmem için birinin gözüne bakmaya ihtiyacım yok... Bunları kelimelere dökmek sahte geliyor bana.

- Ö.U: Cevap için çok düşündüm şimdi ama İlker doğru söyledi aslında. Birbirimizi bu kadar seviyoruz, şöyle, böyle yapıyoruz demek değil önemli
olan... Zaten bunu fotoğraflarda da göreceklerdir. Açıkçası bizim tercihimiz şu; İlker ile kendimizi insanlara anlatacağımıza, insanlar bizde ne görüyorlarsa onu bilsinler. Kimsenin bunlar âşık mı, değil mi diye düşündüğünü sanmıyorum, bizi yakından tanıyanlar da biliyorlar.

BU ÜLKEDE KÖTÜ OYUNCULUK MAKBUL

İş konusunda birbirinize nasıl destek oluyorsunuz?

- İ.İ: Ben bazı konularda karamsar oluyorum. Türkiye'de karamsar olmamak mümkün değil. Çünkü Türkiye'nin gerçeği böyle. Amerika'yı örnek alıp
süpermarketlerde eczane yapalım diyoruz ama Amerika'nın konuşma özgürlüğünü örnek almıyoruz... Böyle saçma durumların yaşandığı bir ülkede ne yapabiliriz ki? Mesela bana oyunculuk konusunu sorsanız, "Oyunculuk okumayın, çünkü hiçbir şekilde uygulayamazsınız" derim. Ne kadar kötü oyuncuysan o kadar makbul olursun Türkiye'de. Öyle bir durum var. O yüzden bir sinema projem var, onu bile yapmak içimden gelmiyor artık. Birçok insanı pakete bakarak yargılıyoruz. Mahsun Kırmızıgül'ün değerinin farkında değiliz ve hâlâ adamı aşağıya çekmeye çalışıyoruz. Bu hep böyle. Şahan'ın (Gökbakar) çok iyi bir oyuncu olduğunun farkında değiliz. Biz onun küfürlü konuştuğunu söylüyoruz. Her küfürlü konuşana niye gülmüyoruz? O zaman herkes küfürlü konuşsun. Demek ki bir kabiliyeti var. Bizim ülkede aşağı almak çok kolay. "Avatar"ı bile yerden yere vurdular. Böyle bir ülke olabilir mi? O yüzden karamsar olmamak mümkün değil bu ülkede, Özge de öyle anlarda bana yardımcı olmaya çalışıyor.

- Ö.U: İlker çok uzun süre yurtdışında bulunduğu için buradaki bazı şeylere çok çabuk sinirlenip tepki gösterebiliyor. İlker biraz daha pesimist bakıyor
olaylara... Bu gibi durumlarda ben ona biraz pozitif enerji veriyor, daha sakin olmasını söylüyorum. Benim açımdan bakarsak... Oyunculukta daha çok
yeniyim. "Arka Sokaklar" dizisi benim için iyi bir okul oldu. Mesela bir filmi artık İlker'i tanımadan öncekinden daha farklı izliyorum. İlker, bana insanların iyi mi kötü mü oynadığını çok güzel anlatıyor. Oyunculuğa bakış açımı çok değiştirdi diyebilirim.

EVLÄ°LÄ°K PLANIMIZ YOK

Sevgililer Günü için bir hazırlığınız var mı?

- Ö.U: Birbirimize "Seni seviyorum" dediğimiz her gün Sevgililer Günü zaten... O nedenle çok özel bir şey yapmamıza gerek yok diye düşünüyorum.

Evlilik planı var mı?

- Ä°.Ä°: Yok.

- Ö.U:Hayır, yok...