Güncelleme Tarihi:
Ömer Vargı: ‘Yabancı filmlere kaptırdığımız sinema salonlarında göğüs göğüse çarpışırız’
Başrollerinde Cem Yılmaz, Mazhar Alanson, Ceyda Düvenci ve Selim Naşit 'in oynadığı ‘‘Her Şey Çok Güzel Olacak’’ Ömer Vargı’nın ilk sinema filmi. Vargı çekimlerde tam yedi kilo vermiş!
Reklam filmi yönetmenliğinden sinemaya geçen Vargı, yirmi beş yıldır filmcilikle yatıp kalkıyor. Yeşilçam'ın tanımış yönetmeni Şerif Gören'den usta-çırak ilişkisi içinde çok şey öğrendiğini söyleyen Ömer Vargı ile filmini, oyuncularını, sinemayla ilgili hayallerini konuştuk.
İlk filminizi çekmek için neden bu kadar beklediniz?
Ben kendimi sadece yönetmen olmaya şartlamadım. Bu işin herhangi bir alanında faal olabilmek, benim için son derece tatmin edici. Bu kadar senedir gece gündüz çalıştım. Bu yüzden ilk film yönetmenliğim için bunca sene beklemedim de, ancak sıra geldi diyelim. Hem daha işin başındayım diye düşünüyorum.
Montaj masasına oturduğunuz zaman film içinize sindi mi?
Film çekimini bitirdiğimde, yaptıklarımdan memnundum. Bu montaj sonrası değil de, miksaj da bittikten sonra çıkan ilk kopyayı izlediğinizde kendinize sorduğunuz bir soru. Büyük ölçüde istediklerimi gerçekleştirdim. Zaten, bu denli rahatsız olduğum bir şey olsa, o sahneleri yapım sonrası hemen tekrarlardık. Bir sonraki filmde daha fazla dikkat etmem gereken şeylerse tabii ki var.
En çok etkilendiğiniz sinemacılar kimler, kült filmleriniz hangileri?
Yaşamımın değişik dönemlerinde birçok filmi hayatımın filmi diye tanımladım. Sıradan filmler birçoğu, genellikle Amerikan sinemasından. Yılmaz Güney benim için çok önemli, Yavuz Turgul da. Ancak filmcilik hayatımdaki en etkili kişi Şerif Gören. Ben Yeşilçam'da gerçek usta-çırak ilişkisi içinde ondan çok şey öğrendim.
Oyuncu seçimini neye göre yaptınız, performanslarından memnun kaldınız mı?
Bu filmin hikâye ve senaryosunu zaten Cem Yılmaz'la birlikte oluşturduk, yani Cem, Altan tipi daha yaratılırken vardı. Film müziklerini Mazhar Alanson'a yaptırmak istiyordum. Daha önce reklam filminde birlikte çalışmıştık. Bir anda, Nuri rolü için ideal kişi olduğunun farkına vardık. Bu filmdeki oyunculuk düzeyinin çok başarılı olduğuna inanıyorum. O kadar ki, değil oyuncular, arka planda yürüyenler bile aksamıyor.
Reklam diliyle sinema dili arasındaki benzerlik ve farklılıklar neler? Sizce uzun metraj çekmek her reklamcının hayali mi?
Ben çok büyük bir ayrım görmüyorum. Ama şu var: Reklam filmi kısa süreli olduğu için iki-üç günde anlatımınız için gerekli planları çekiyorsunuz. Uzun metrajdaysa konsantrasyonunuzu uzun bir süreye yaymak zorundasınız. Fiziki kondisyonunuzun bile yerinde olması lazım. Bu film çekimleri sırasında yedi kilo verdim. Bir de, daha riskli de olsa, sorumluluk tamamen size ait. Bence uzun metraj çekmenin her reklamcının hayali olduğu dönem geçiyor, geçmeli. Sesçi, ışıkçı, kameraman, montajcı olmak istemeli insanlar.
Sinemayla ilgili ileriye dönük hayalleriniz, projeleriniz neler?
En büyük hayalim, yaşamım boyunca bu işin içinde var olabilmek için gerekli düzeyi tutturmak. Çok zor olduğunu biliyorum ama hayal işte. Projelere gelince, şirketimiz içinde filmciliğin her alanında yeni bir şey yapmaya çalışıyoruz. Bunlar doğru ise, hayallerimize yaklaşmış oluruz.
Yumuşak ve demokrat bir yönetmen olduğunuz söyleniyor...
Nasıl bir yönetmen olduğumu bilmiyorum. Sette çekim başlamadan önce her şey hazır olmalı, herkes ne yapacağını bilmeli. O zaman da, yumuşak ve demokrat bir yönetmen olmak çok kolaylaşıyor.
Filminiz uluslararası platformlarda yer alabilecek mi sizce?
Bilmiyorum, insanın kendi filmine not vermesi gibi bir şey. Ancak Türk filmlerinin uluslararası platformda başarılı olabilmesi için daha çok çalışmamız gerekiyor. Biz daha kendi ülkemizde seyirci kitlesinin % 20'sine ulaşamazken, zor. Sadece birkaç festivalde istisnai başarılar sağlamak değil, uluslararası pazarda filmlerimizi izlenebilir hale getirmemiz lazım. Filmimle ilgili ise, yabancı filmlere kaptırdığımız sinema salonlarımızda, hiç değilse hattı müdafaada göğüs göğüse çarpışırız. Savaşı kazanmak için, daha çok silah (pardon film), hem de çeşitli ve kaliteli film üretmek gerekiyor gibi geliyor bana.