Röportaj: Dilek Dallıağ
Oluşturulma Tarihi: Kasım 09, 2006 00:00
Yıllarca Moğollar’da çalan Bertuğ Cemil, ’Duygusal Tuzaklar’ adlı ilk solo albümünü çıkardı. Bir yıllık evli olan Cemil, "Albümümü yarım bırakıp askere gittiğimde kalbimin yarısını tamamlayacak birini düşlemiştim. Buldum ve mutluyum" diyor...
n Öncelikle müzik geçmişinizden konuşalım mı?
- 1990’lı yılların başında müziğe lisede başladım. Üniversiteye geçince Cengiz Köroğlu ile Beyoğlu Jazz Stop’ta bar hayatına başladık. Engin Yörükoğlu ve Moğollar’ın mekánı benim için iyi başlangıç oldu...
n Oldukça iyi bir başlangıç Jazz Stop... O zaman üçüncü sınıf barlarda başlayıp acı çeken, sürünen tayfadan değilsiniz siz?
- Biz de kendimizce acı çektik, sürünmek ne kadar doğru kelime bilmiyorum ama biz de süründük. 3-5 liraya çaldık. Ama geniş bir müzisyen tayfası vardı ve sürekli jam session’lar yapılırdı.
n Sonra grup mu kurdunuz?
- Evet o zaman Engin (Yörükoğlu) Ağabey’in içinde yer aldığı gruplarla çalıyordum. Ardından ’Kaos’ adında bir grup kurdum. Uzun yıllar Kemancı ve Hayal Kahvesi’nde çaldık. Daha sonra ’Sustain’ isimli grubu kurdum. Bir trio idik. Onlarla Marmaris, Bodrum, Beyoğlu’nda çaldık. İki sene funk grubu Gramofon’da, sonraki iki yıl Direnen Mızıkacılar’da çaldım. Ürettiğim besteler lise yıllarından beri iyice birikti. Moğollar’la çalıştığım zaman Engin Ağabey ve Taner Ağabey "Bakın oğlum bu camiaya kapılmayın. Mutlaka kendi şarkınızı yapın" diyorlardı...
n Peki kapıları çaldınız mı albüm için?
- Ben başlarda çalarım, birileri gelir, bulur, keşfeder.
n Çok Türk filmi mi izlediniz? Bir adamın gelip, kart uzatıp, ben albümünü yapacağım demesini de bekliyor muydunuz?
- (Gülüyor) Evet, meğerse işler öyle değilmiş. Sonra bizim tayfamız da palazlanmaya başladı. Müzisyen arkadaşların hepsi bir yerlere geldiler. Kimi stüdyo açtı, kimi aranjör, yapımcı oldu. Ben bu arada Nazan Öncel’in Demir Leblebi albümünde çaldım. Sonra süreç uzadı ve biz iki arkadaşla birlikte Prestij Müzik’le anlaştık. Aksilikler yaşanınca kontratları yırtıp oradan çıktık. Nazan Öncel’in albümü Mert Müzik’ten çıkmıştı ve arkadaşlar arayıp, senin de albümünü orada yapacağız dediler. Beni bir yere götürmeyin, karar aldım askere gidiyorum dedim ve bitmiş albüm yarım kaldı.
n Peki askerlikte neler düşünüp karar verdiniz?
- Askerliği 2000 senesinde kısa dönem yaptım. Hayatım bundan sonra nereye gider diye çok düşündüm. Hatta albümümdeki ’Gel Bana’ adlı şarkıyı orada düşünürken yazdım. Kalbimin boş yarısına yazdığım, hatta dua ettiğim bir şarkıydı.
n Geldi mi?
- Geldi...
n Evli misiniz?
- Evet evlendim. Eşim Esra iç mimar, bir yıldır evliyiz. Zaten onun hayatımda uğur olduğunu düşünüyorum. Evlendikten bir yıl sonra albüm geldi.
n Bar programına devam etmek istiyor musunuz?
- Evet ama konser hasretim var. Büyük bir konsere çıkmayalı bayağı oldu. Feridun Düzağaç’la sekiz konserde çaldım. Çaldığım en büyük konser ise Ahmet San Prodüksiyon olarak, 1996 yılında Samsun 19 Mayıs konseriydi. Anfiyi ayarlarken seyirciye döndüm, 50-60 bin kişi var. Yutkunup, tekrar anfiye döndüm. Başbakan Mesut Yılmaz da gelecekti. Seyirciyi görünce ne yapacağımı bilememiştim.